AB, büyüme ve demokrasi

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI [email protected]

Geçen hafta uluslararası kuruluşların rapor bombardımanı vardı. Dünya Bankası, IMF ve AB arka arkaya 2015 yılına ilişkin beklenti raporlarını yayınladılar. AB 2015 Yılı Ekonomik Beklenti Raporu’nun yanında bir de aday ülkeler raporu açıkladı. Bu raporlardan IMF ve Dünya Bankası Raporları kötümser iken, AB raporları hem AB için hem de Türkiye için daha iyimser havada. 

AB’nin  Avrupa Beklentiler Raporu (European Economic Forecast 2015) analize AB’nin büyüme oranında, ekonomide canlanmada yavaş kaldığı saptaması ile  başlıyor. Canlanmanın yavaş seyretmesinin altında yatan neden ise reformlarda geç kalınması olarak açıklanmakta. Rapora göre AB’de mevcut büyüme oranının motoru özel tüketim harcamaları. Özel yatırım harcamaları düşerken, ihracattaki artışın ise çok küçük düzeyde kaldığı vurgulanmakta. Bundan dolayı 2014 yılında büyüme oranının AB’de %1,3, Euro Alanında ise %0,8’de kalacağı tahmin edilmekte. Raporda yapılan temel tespitler şöyle:
• AB’de büyüme oranının 2015’de %1,7, 2016’da %2,1, Euro alanında ise büyüme oranının 2015 yılında %1,3, 2016 yılında ise %1,9 olacağı tahmin edilmekte. Krizden bu yana gerçekleşen büyüme oranları düşünüldüğünde bu tahminler oldukça iyimser kalıyor.
• Birlik üyesi ülkeler içinde 2015 yılında İngiltere, Polonya ve İspanya daha iyi büyüme performansı gösterecek olan ülkeler. 
• AB’de işsizlik oranının 2015 için %9,8, 2016 için %9,3, Euro alanında ise işsizlik oranının 2015 yılında %11,2, 2016 yılında ise %10,6 olacağı tahmin edilmekte.   
• AB’de petrol fiyatlarındaki düşün büyüme oranının artmasına yardım edeceğini düşünülmekte.  
• 2015 yılından itibaren yatırım harcamalarındaki artış oranının daha yukarı çıkacağı öngörülmekte. Yatırım harcamalarındaki büyüme oranının 2014 yılında %2,2, 2015 yılında %3,0 ve 2016 yılında %4,6’ya ulaşacağı tahmin edilmektedir. 
• AB’nin parasal genişlemeye gitmesi (miktar kolaylığı) büyüme oranın artıracağı öngörülmekte.  
• ABD para politikası nedeni ile Euro’nun değer yitirmesi, AB menşeli  firmalara fiyat açısından daha rekabetçi yapacağı düşünülmekte.
• AB yatırım planı ekonomide beklenen canlanmayı sağlayacağı tahmin edilmekte. 
• AB için de jeopolitik riskler halen yüksek olduğu kabul ediliyor. Özellikle Rusya-Ukrayna çatışması önemli bir risk olarak Birliğin karşısında durmakta.
• Diğer yandan petrol fiyatlarındaki düşüş dezenflasyon etkisi yaratabilir. Bu da manşet enflasyon oranın 2015 yılı boyunca düşmesine neden olabilir.   
Rapor özetle 2015 yılında büyüme oranındaki artışı ve işsizlik oranındaki azalışı petrol fiyatlarındaki düşüşe ve parasal genişlemeye bağlamakta. 
Bu rapor ile birlikte aday ülkeler 2014 dördüncü çeyrek raporunda  Türkiye’ye ilişkin yapılan başlıca tespitler şöyle: 
• Türkiye’de düşen enerji fiyatları nedeni ile 2015 yılında enflasyon oranının düşeceğini tahmin edilmekte. Böylece tüketicilerin satın alma gücünün artacağını bunun da büyüme oranını yükselteceği öngörülmekte. 2016 ve 2017 yılı enflasyon oranı tahmini ise sırasıyla %6,3 ve %5,8.
• Raporun Türkiye ekonomisi için bir başka olumlu öngörüsü ise, petrol fiyatlarındaki düşüş etkisi ile cari açığının azalacağı, TL’nin değer yitirmesi nedeni ile de ihracatın artacak olması.
• Türkiye ekonomisinin 2014 yılında %2,8, 2015 yılında %3,7 ve 2016 yılında ise %4,0 büyüyeceği tahmin edilmekte.
• Rapor işsizlik oranın ise önümüzdeki üç yıl boyunca artacağını tahmin edilmekte. İşsizlik oranı tahminleri 2014 yılı için %9,8, 2015  ve 2016 yılları için de %10,6’dır.
• Rapora göre Türkiye’nin mali göstergeleri istikrarlı ve sürdürülebilir düzeyde.
Bu saptamalardan yola çıkarak AB’nin Türkiye ekonomisi için iyimser olduğu söylenebilir. Peki neden Türkiye AB’ye tam üye olamıyor?

Kısa ve özet yanıt şu: Türkiye AB’nin demokrasi kriterlerinden gittikçe uzaklaşıyor. Bunu göz ardı edip, Müslüman olduğu için Türkiye’yi AB’ye üye almıyorlar demek kolaycılığa kaçmak. Ne iktidar, ne de muhalefet partilerinin ciddi bir  AB stratejisi yok. Çünkü hiçbirinin uzun dönemli vizyonu yok. Seçime bu düşünce yapısı ile girip, demokrasi adına oy isteyecekler. Yazık.  
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019