9 ayda yapı kullanma izini alan daire sayısında % 31Artış var

2010 Yılının ilk 9 ayında, yapı kullanım izin  belgelerinde bir yıl öncenin aynı dönemine göre önemli artış var.

- Yapı kullanma izini alan bina sayısı 68 bin, daire sayısı 374 bin, yapı kullanma izini alan binaların büyüklüğü 73  milyon metrekare.

- Yapı kullanma izini alan bina sayısında yüzde 24, daire sayısında yüzde 31 artış var. İzin alınan binaların metrekare büyüklüğündeki artış yüzde 27 oranında.

Buna karşılık, alınan yeni  yapı ruhsatlarında   bir yıl önceye göre önemli ölçüde gerileme var:

-67 Bin bina, 429   bin daire için yapı  ruhsatı alınmış. Bunların büyüklüğü 429  bin metrekare

-Bir yıl öncenin aynı dönemine göre  bina sayısında yüzde 8.3, daire sayısında yüzde 8.1, yapılacak binaların metrekare büyüklüğünde yüzde 3.3 gerileme  görülüyor.

Bu tablo, inşaat sektöründe, (1) Stok birikimini, (2) Birikimi görenlerin   faaliyetlerini firenlediklerini  ortaya koyuyor.

Son yıllardaki gelişmeler yepyeni bir tablo ortaya çıkardı. Konutlar ve işyerleri, daha proje aşamasında iken satılır oldu. Bu bakımdan yapı ruhsatı  ile ilgili bilgiler bugünkü talep yapısını ortaya koyuyor.

Yapı kullanım belgeleri ile ilgili rakamlar, geçmiş senelerde başlamış, yeni tamamlanmış veya gecikmeli olarak yapı kullanım belgesi alınabilmiş binaların ve dairelerin sayısını gösteriyor.

Son aylarda  gazetelerde  "markalı" konut  ve ofis binası yapan  inşaat firmalarının reklamlarındaki artış dikkati çekiyor.

Bir yanda krizin  olumsuz rüzgarı, öte yanda  döviz fiyatındaki ve faizlerdeki tırmanış, bina talebini frenledi.

İnşaat sektörü ile, alıcının ödemeleri ile binaları tamamlamaya dönük bir yapı içine girmişti.

Sisteme giriş aksar veya durur ise, sistemin  yürümesi imkansız hale gelir. Başlayan projeler tamamlanamaz.  Her şeye rağmen tamamlanan projeler satılamaz. Stok oluşur.

Bizde inşaat kesiminde olanlar genelde iyimserdir." Gayrımenkulun olsun, bugün olmaz ise yarın nasıl olsa alıcısı çıkar, hem de daha iyi fiyat ile satılır "denilir.

Stok finansmanını kaldırabilecekler için bu doğru olabilir . Fakat şimdilerde  para da değerlenmeye başladı.

İşte o nedenle yeni projelere niyetlenenlerin  ciddi piyasa araştırması yapmadan  işe başlamamaları gerekir. Hele hele büyük projelerin riski de  büyük olur.

Bu dönemlerde  tehlikeli bir eğilim de, büyük inşaat firmalarının çarkı döndürebilmek arayışında, yeni ek  projeleri devreye sokmalarıdır. Bu riski daha da büyüten, zora düşmeyecekleri, kısa sürede zora  düşüren bir yanlıştır.