9 ayda net 208 ton altın ithal edildi; bu altın kimde ve nerede?

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Türkiye altın dış ticaretinde geçen yıl pek bir mutluydu. Yılın tümünde tam 13.3 milyar dolarlık altın ihraç edilmişti, ithalat 7.6 milyar dolar olmuştu ve altın dış ticareti net 5.7 milyar dolar fazlayla kapanmıştı.

İlk dokuz ayın rakamları da aynı paraleldeydi. Geçen yıl ocak-eylül döneminde 10.7 milyar dolarlık ihracata karşılık ithalat 6.7 milyar dolardı ve altın ticaretinde 4 milyarlık bir fazla sağlanmıştı. Geçen yılın ilk dokuz ayındaki 4 milyar dolarlık fazlanın 2.4 milyarı da son iki ayda, yani ağustos ve eylülde elde edilmişti.

Ama bu yıl rüzgar tersine döndü. Altın ithalatı ihracatın üstünde seyretmeye başladı. Geçen yıl dış ticarete olumlu yönde önemli bir katkı yapmış olan altın, bu yıl tam tersine adeta “zarar” ettiriyordu.

Geçen yılın ilk dokuz ayında 10.7 milyar dolar olan altın ihracatı bu yıl 3.1 milyar dolarda kaldı. Yani 7.6 milyar dolarlık bir azalma oldu. İthalat ise 6.7 milyar dolardan 12.1 milyar dolara çıkarken 5.4 milyar dolarlık artış gösterdi.

Yani, altın ticaretinde dokuz ayda 7.6 milyar fazladan 5.4 milyar açığa geçildi ve böylece altın, dış ticarete 13 milyar dolarlık olumsuz bir etkide bulunmuş oldu.

207 ton altın nerede?

Bu yılın ilk dokuz ayında 12.1 milyar dolarlık altın ithal edildiğini belirttik. İhracat ise 3.1 milyar düzeyinde. Yani net 9 milyar dolarlık altın bir anlamda Türkiye’de kaldı.

Miktar olarak verelim. İlk dokuz aydaki ithalat 272 ton 790 kilogram, ihracat ise 65 ton 36 kilogram. Yani, 207 ton 754 kilogram altın Türkiye’de kalmış görünüyor.

Bu altını vatandaş mı aldı, bankalar mı, nereye gitti 200 tonun üstündeki bu altın; işte bu bir türlü kestirilemiyor.

Az ve önemsenmeyecek bir rakamdan söz etmiyoruz. Dokuz ayda Türkiye’ye giren ve Türkiye’den çıkan altın arasında 208 ton fark var. Belli ki bu altın Türkiye’de kalmış; ama nerede?

“Altın dahil, altın hariç!”

Yeniden altın ihracat ve ithalatının değer bazındaki rakamlarına dönelim. Altın ticaretinde dokuz ayda geçen yıl 7.6 milyar dolar olan fazla, bu yıl 5.4 milyar dolar açığa dönüştü, yani toplamda 13 milyar dolarlık bir bozulma etkisi yaşandı. Bu eğilim, önceki aylarda da bu yöndeydi. İşte “altın ticareti hariç cari açık şöyle gidiyor, böyle iyi seyrediyor” söyleminin altında yatan bu eğilimdi.

Bu değerlendirme için “tümüyle yanlış” ya da “hiç haklılık payı yok” denemezdi elbette. Ama, ortada başka bir gerçek de vardı; bu ithalat yapılmış mıydı, yapılmıştı; bu ithalat için döviz ödenmiş miydi, ödenmişti. Dolayısıyla “altın hariç dış ticaret fena gitmiyor, cari açık aslında azalıyor” gibi söylemler, rakamsal olarak doğru olmakla birlikte gerçek tabloyu yansıtmaktan tabii ki çok uzaktı.

Hani bir süre önce “icat ettiğimiz” bütçedeki “faiz dışı denge” gibi… Bütçede uzun zamandır bir bütçe dengesi var, bir de faiz dışı denge var. “Faiz ödemesi olmasaydı bütçe dengesi hangi düzeyde oluşurdu” varsayımından yola çıkılarak oluşturulan rakam. Bu da bir gösterge kuşkusuz, faiz yükünü daha iyi algılamamızı ve faiz ödememe durumunda bütçe dengesinin nasıl oluşacağını görmemizi sağlıyor. Ama iyi de, o faiz ödemesini yapıyor muyuz, gerçek bu!

Net ithalatçı olunması normal

Hem Türkiye için altında normal olan ne; net ihracatçı olması mı, net ithalatçı olması mı?

Yanıt çok açık tabii ki, altın üretimi olmayan bir ülkenin, yani Türkiye’nin net ihracatçı olması mümkün mü? Haydi bir yıl oldu, bu hep sürdürülebilir mi?

2003’ten bu yana olan dönemin altın ihracat ve ithalat rakamlarını çıkardık. 2003’ten bu yana geçen 11 yılın yalnızca 2’sinde net ihracat yapılabilmiş; 2009 ve 2012 yıllarında. Türkiye, kalan 9 yılda net ithalatçı konumda. Bu da normal.

Normal olmayan, bu yılki ithalatın çok artış göstermesi. Daha önce yıllık bazda (2012’de) ancak 7.6 milyar dolara çıkan ithalat yapılmışken, bu yılın ilk dokuz ayındaki ithalat 12.1 milyar dolara ulaştı. Biraz önce belirttiğimiz gibi dokuz aydaki ticaret sonunda net 208 ton altın Türkiye’de kaldı.

Altın ticareti hız kesiyor

Her ne kadar ilk dokuz ayda çok yüklü miktarda ithalat yapılmış olsa da, altın ithalatında eğilimi belirgin olarak azalmaya işaret ediyor. Nisan, mayıs ve haziran aylarında 2 milyar doların üstünde gerçekleşen, şubat, mart ve temmuz aylarında da 1 milyar doların üstünde olan altın ithalatı, son iki aydır belirgin bir şekilde gerilemiş durumda. Özellikle eylül, 333 milyon dolarla bu yılın en düşük ithalatının gerçekleştiği ay oldu.

Bu arada, altın ithalatı ile ihracatı arasındaki fark bu yıl en düşük düzeye indi. Eylüldeki altın ithalatı, ihracattan yalnızca 78 milyon dolar daha fazla oldu.

Yarısı İsviçre’den

İlk dokuz ayda 12.1 milyar dolar olan altın ithalatının 6 milyar doları İsviçre’den gerçekleştirildi. Birleşik Arap Emirlikleri’nden de 3.9 milyar dolarlık altın alındı.

İhracatta ise İran ilk sıradaki ülke. Dokuz ayda İran’a 1.6 milyar dolarlık altın ihraç edildi. İlk sırada bulunuyor olmakla birlikte İran’a yapılan altın ihracatı, geçen yılın aynı dönemindeki 6.4 milyar dolara göre dörtte üç oranında azaldı.

tablo1-004.jpgtablo-021.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar