82 milyonun birlik beraberliği için…

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Cumhurbaşkanının 82 milyonun birlikteliğini/ beraberliğini isteyen çağrısını okuyunca, bizi bundan uzaklaştıran konuları sıralamak istedim. 82 milyonun beraberliği herkesin ülkenin eşit vatandaşı olmasıyla, kimsenin dışlanmaması/ ötekileştirilmemesi ile mümkün olacaktır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un milletvekillerine verdiği iftarda 82 milyon için kardeşliğe, birlik beraberliğe her zamandan daha çok ihtiyacımız olduğunu belirterek bir çağrıda bulundu. 82 milyon vatandaşımızın her birini Türkiye ortak paydasında bir araya gelmeye davet etti. Siyasi rekabetin bu birlikteliğin sağlanmasına engel olmadığını belirtti. 'Seçimler yapılır, kararlar alınır, sonuçta hepsi gelir geçer, geride sadece Türkiye kalır. Hepimiz Türkiye gemisinin yolcularıyız…' vurgusunu yaptı. Bu açıklamayı okurken, “Doğru söze ne denir” diye düşündüm.

Bunun sağlanabilmesi için neler olması gerektiğini sıralamak istiyorum:

Ama önce çözümü zor bir sorun tartışılırken rahmetli Demirel’in bir önerisi olmuştu: “O konuyu bir çember içerisine alıp kenara koyalım. Zamanı geldiğinde ela alırız” demişti. Şimdi de bazı konular için böyle çember içine almalar düşünülebilir. Neyse neler olması gerektiğine dönelim:
-En başta siyasetin dili iktidar tarafından da muhalefet tarafından da değiştirilmeli. Dışlayıcı, ötekileştirici dil, sadece “benim söylediğim doğrudur” düşüncesi terk edilerek “rakibin söylediğinde hangi doğrular var” düşüncesi öne çıkarılmalı. Ötekileştirmenin yerini empati ve ortak akılla üretim almalıdır.

-Herkesin eşit olduğu bir hukuk platformunda hangi eksikliklerin olduğu ele alınmalı, bütün vatandaşlar için adaletin eşit olacağı arayış başlatılmalıdır.

-Doğaldır ki bu bizi vergi adaleti arayışına götürecektir. Verginin tabana yayıldığı adil dağıtıldığı bir düzenin sağlanması için adımlar atılması gereklidir.

-Bu kadar çok işsizin olmasının en önemli nedenlerinden birisi eğitim sistemindeki uyumsuzluktur. Çalışma hayatına uygun insan yetiştiren bir eğitim sisteminin kurgulanmasının adımları ortaya konup hayata geçirilmelidir.

-Kararlar Ankara merkezli yukarıdan oluşturularak, topluma empoze edilmek yerine, sorunları bizzat yaşayanlarla birlikte çözüm ortak akıl içerisinde geliştirilerek, konuların muhataplarının içinde yer aldığı tartışmalarla oluşturulmalıdır.

-Sorunların öncelik sıralaması için de toplumun uyarıları ve öncelikleri dikkate alınmalıdır. Sıralama toplumun taleplerine ve önceliklerine bağlı olarak yapılmalıdır.

-82 milyonun birlikteliği/beraberliği ancak tek tek bütün bireylerin görüşlerinin dışlanmadığı, kimsenin ötekileştirilmediği demokrasinin her yönüyle işlerlik kazandığı ortamda mümkün olabilir.

Cumhurbaşkanının beraberlik çağrısını okuyunca bunları düşündüm. Ve 82 milyonun beraberliğinden bizi uzaklaştırdığını düşündüğüm konulara değinmek istedim. 82 milyonun beraberliğinin demokrasi içerisinde, hukukun üstünlüğü ve adalet sağlanarak, herkesin ülkenin eşit vatandaşı olmasıyla mümkün olabileceğimizi düşünüyorum. Bu düşünce ışığında 82 milyonun birliğinden/beraberliğinden epey uzakta olduğumuzu, atılması gereken adımlar olduğunu düşünüyorum. Cumhurbaşkanının açıklamasının bu yolda hareketin başlamasına yardımcı olmasını diliyorum…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar