62. Hükümet'in hedefi "orta gelir tuzağı"ndan kurtulmak o
Arkadaşımız Hüseyin Gökçe’nin haberinde Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulacak 62. Hükümet’in programında önceliklerin 61. Erdoğan Hükümeti'ndeki gibi anayasa değişikliği, çözüm süreci ve ekonomi olacağını, buna farklı bir unsur olarak “paralel yapı” ile mücadelenin eklenebileceği bilgilerine yer veriliyor.
Gökçe, programın ekonomi alanında 5 hedefinin yer almasının beklendiğini belirterek bunların, istikrarlı ve sürdürülebilir büyüme, istihdamın artırılması, fiyat istikrarının sürdürülmesi, mali dengelerin sağlamlaştırılması ve finansal istikrarın korunması olacağını belirtiyor.
Türkiye’de ilk AK Parti iktidarı 3 Kasım 2002 tarihinde 52. Cumhuriyet Hükümeti olarak iktidara gelirken ülkemizde kişi başına milli gelir 2 bin 503 dolardı. O günden bu yana kurulan 9 AK Parti iktidarı döneminde 12 yılda kişi başına milli gelirimiz 4 kattan fazla artarak 11 bin 227 dolara yükseldi. AK Parti iktidarının ilk yıllarında 51. Hükümet’ten devraldığı Kemal Derviş’in ekonomik programını sürdürmesi ve uluslararası piyasada bol likidite olması nedeniyle 2008 kriz yılına kadar yaşanan hızlı büyüme ile 2008 yılında kişi başına milli gelirimiz 10 bin doları aşarak 10 bin 281 dolara ulaştı. O yıldan bu yana geçen altı yılda ise önemli artış gözlenmediği için bir çok ekonomi uzmanı ülkemizin “Orta gelir tuzağına düştüğünü, yeni bir ekonomik kalkınma modeli ile bundan çıkabileceğimizi” öne sürüyorlar.
Uzmanlar, orta gelir tuzağına düşen ülkelerin, ucuz emek ve ucuz hammadeden daha fazla yararlanan bir büyüme modelini benimsiyerek kısır döngüye girdiğini, bundan çıkmak için katma değeri yüksek daha teknolojik ve rekabetçi ürünler üreten yeni bir kalkınma modeline geçilmesiyle orta gelir tuzağından kurtulanacağını örnekleriyle ortaya koyuyorlar. Çin’in yüzde 7 üzerinde büyüme sağlayan yeni kalkınma ve üretim modeliyle 16 yılda orta gelir tuzağından çıktığını, Güney Kore’nin 19 yılda çıkabildiğini belirtiyorlar. O nedenle ben uzun süredir ekonomi yönetiminde bulunan ve yeni hükümette de yerini koruması beklenen Ali Babacan ve ekonomi yönetiminin hedefinin orta gelir tuzağından kurtulmak için, “yeni üretim ve kalkınma modeli” olması gerektiğine inanıyorum.
Bunun için Ali Babacan’ın son dönemde sık tekrarladığı hukuk ve eğitim reformlarını da içeren yeni bir kalkınma modelinin esaslarını belirleyecek çalışmayı ülkenin üreten kesimleriyle, katılımcı bir modelle hazırlama çalışmasını hemen başlatmasını diliyorum.
Çünkü bana göre bugün Türkiye ekonomisinin en önemli ihtiyacı “Ülkeyi Orta gelir tuzağından kurtaracak bir üretim ve kalkınma modelinin hayata geçirilmesidir.” 52. Hükümetin ekonomi kurmaylarından bekleyeceğim budur.