57 trilyon adres
Dünyanın bütün yüzeyini, dağlar, denizler, çöller dahil, 3 metreye 3 metre = 9 metrekareye böldüler: 57 trilyon kare etti. İngilizce sözlükten 40 bin sözcük seçtiler. Bunlar küfür içermeyen, ırkçı olmayan, aşağılayıcı olmayan, kimsenin canını sıkmayacak sözcüklerdi. Yaptıkları hesaba göre, bu 3 sözcükten oluşan kombinasyonu 57 trilyon kareye dağıttılar. What3words (Hangi 3 sözcük) adlı şirketinin bu çok yenilikçi girişimine Intel iki kez yatırım yaptı. Son yatırımı 3.4 milyon Dolar.
Dünya yüzeyindeki 57 trilyon karenin “üç sözcüklü bir adresi” var artık. Bu işi bir app haline de getirdiler. Türkçe dahil çeşitli dillerde arama yapılabiliyor. Sisteme göre İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nin yeni adresi: tribune.smudges.cracker. Ankara’da TBMM adresi: trumped.coconut.shower. İzmir Saat Kulesi: secret.muddle.browser. Edirne Selimiye Camii: lake.goodness.either.
Bu, yenilikçilik uğruna bir tuhaflık mı? Hayır, hiç değil. Bu sistemi kullanarak lojistik şirketleri, ilkyardım kurumları bir yeri dünya üzerinde 9 metrekare bir alanda çok daha çabuk bulacaklar. Dağ tepe deniz fark etmeyecek. Bunun sağlayacağı zaman, enerji, para tasarrufu ne kadar büyük olacak. Bilgi toplumlarında adresin kod numarası olsa bile, yetmiyor. İngiltere gibi bu konuyu ilim haline getirmiş bir ülkede dahi Posta Kurumu her yıl “yanlış adres” arama yüzünden 1.2 milyar dolar zarar ettiğini açıklamışken. Posta adresi ve kodu olmayan yerleri arayıp bulmaya çalışmak ayrı bir zahmet, masraf.
Bu yüzden, sistemin ilk müşterisi Birleşmiş Milletler’e bağlı çalışan ilkyardım kurumu UN-ASIGN oldu. Bu kurum, bir felaket bölgesinin yerini tam saptayıp, ilkyardımı tam o noktaya götürüyor. Üç sözcüklü adres sistemi, kurumun arayıp da bulamadığı bir nimet... İngiltere’de Direct Today Couriers adlı lojistik şirketi de kullanmaya başladı. Ama en ilginci, Moğolistan bütün adres sistemini bu yeni sisteme göre ayarlamaya karar verdi.
Bu Moğolistan, Çin’deki değil, Çin’in kuzeyindeki Dış Moğolistan... Başkenti Ulan Bator olan. Neden böyle bir karar almış hükümet? 1.5 milyon kilometre karelik bu dev ülkede (Türkiye’nin 2 katı) halkın büyük kısmı göçebe. Batılı anlamda posta adresi yok. Başkentte bile isimsiz sokaklar bol. Yeni sistemle, bir adresi “bulmak” saniyelik iş olacak.
Dünya yüzeyini enlem ve boylama bölmeyi akıl edene kadar insanlık, geceleri yıldızlara bakarak, gündüzleri güneşe göre yönünü buluyordu. Evvel zaman içinde enlem ve boylam fikri çıktı. Çeşitli bilimciler hesabını yaptı. Uzun yıllar süren çok ilginç yöntemlerle harita denilen şey oluşturuldu. Ve nihayet GPS’li dünyaya geldik. Ama adres için hâlâ enlem boylamın uzun ve karmaşık rakamları (koordinatları) kullanılıyor. Oysa dünya nüfusunun dörtte üçünün adresi yok. Mevcut adresler de zaten bilgi toplumlarında “adres”, ama diğerlerinde tarif. Bankayı geç, sola sap, çeşmeye gelince sor, herkes gösterir türü adresleme hâlâ geçerli. Bizde de sokak cadde adları, kapı numaraları değişir durur.
Oysa artık drone dönemindeyiz. Drone’a vereceksin koordinatı, gidip şak bulacak. Bu yeni sistem bunu pek basit hale getiriyor. İsmi “birazcık” ingilizce! Eh, o kadar olacak. Fransızlar bu konuda yine yayan kaldı. Nasıl ki Paris üzerinden geçen boylamı İngilizlere kaptırıp 1884’te Greenwich’i kabullendiler mecburen, şimdi de aynı durum. Yine de tesellisi var: Kilo, metre, litre’nin sahipliği Fransızlara kalmıştı. Bu konuda Paris’te 1875’teki uluslararası toplantıya Osmanlı da katıldı. Bu ölçülerin kütle standartları bugün Paris’te Musée des Arts et Metiers’de sergileniyor. Ayrıca orijinalleri Paris yakınında Sèvres’de Pavillon de Breteuil’de kasada saklı.