4. İşe yarayacak yazıyı nasıl yazmalı?: Habercilik

Osman Ata ATAÇ
Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ [email protected]

Tabii işletme yöneticisi mesleğinin tanımı, dış ticeret desteği falan gibi işlerle uğraşmak yerine güncel olaylara değinen devamlı yazılar yazma olanağı da var. Haftalık, günlük hatta benim hesabıma göre üç saatte bir makale yazabilirim. Ama itiraf zorundayım ki devamlı makale yazmak hem çok kolay hem çok zor.

Hani vaka metoduyla ders anlatmak gibi. Bu metotla ders anlatmak hem çok kolay ama doğru dürüst yapacaksanız çok zordur. Harvard Üniversitesi "Extension School" da ders verdiğim yıllarda ben de bu üniversitenin vaz geçilmez eğitim modeli olan vaka metodunu kullanmak zorunda kalmıştım. Yanlış anlaşılmasın, vaka metoduna karşı falan değilim. Ama bu metotla kolaya kaçması hoca için kolaydır. Hoca isterse vakayı okumadan bile ders! verebilir. Bütün yapacağınız "Mister falanca siz vaka konusunda ne düşünüyorsunuz?" diye konuşkan bir öğrenciden başlayıp, üç beş dakika dinleyip, "Mis filanca siz Mister Falanca'nın söylediklerine katılıyormusunuz?"  diyerek, hele hele biraz da becerikli iseniz sınıfı saatlerce meşgul tutabilirsiniz.

Öte yandan, zoru yapan hocalar da vardır. Bu hocalar yirmi otuz sayfalık vakayı okur,  vakalarla gelen ve sadece öğretim üyelerine verilen çözüm kitabından bu vakanın yazarı tarafından önerilen çözümlemesini çalışır, beğenirse bu çözümlemeden ders planı çıkarır, beğenmezse vaka konusunda araştırma yapar, vakaya ilişkin kuram, teknik ve uygulamalar için  ders hazırlarlar. İki, üç saatlik ders için en aşağı sekiz dokuz saat hazırlık yaparlar. Ticaret, dış ticaret, işletme yönetimi vesair konularında makale yazmakta öyle bir şey.

İşin kolayına kaçarsam günde iki üç yazı yazabilirim gibi geliyor. Alt tarafı Sayın Bahçeli "AKP, bakkallarla uğraşıyor; kasaplara göz dikiyor, manavları alaşağı etmenin sinsi planlarını yapıyor, yolsuzluk şantiyesiyle inşa edilen, yumurta üreten, mısır kaynatan, gemi yüzdüren, enerji hattı çeken, kıtalararası petrol indiren işletmelerin artması nasıl izah edilecektir?" demiş diyerek başlarım (bu haberi Nethaber web sitesinden aldım). Sonrası kolay. Eğer iddialı ve siyasi iktidar yanlısı bir yazarsam "Sayın Bahçeli halt etmiş. Bununla AKP iktidarının KOBİ'leri ihmal ettiğini söylüyor ama devlet ihalelerinde elektronik alım (E-İhale) dönemine bu iktidar zamanında geçiliyor. Bu KOBİ'lerin önünü açacak bir girişimdir ve geç bile kalınmıştır" derim (bu haberde Zaman Gazetesinden). Devam ederim: "Kamu İhale Kurumu (KİK) Başkanı Hasan Gül'ün de söylediği gibi sadece belli büyüklüğü aşan firmalar bünyelerinde ihale dosyası tutma ve süreci takip etmeye yönelik personel bulundurabiliyorlar. E-İhale ile tüm belgeler elektronik ortamda tutulacağı için ve bu sayede şirketler ihaleye katılmak için fazla efor sarf etmeyecekleri katılım masrafları da azaldığı için KOBİ'ler de kamu ihalelerine rahatlıkla  katılabileceklerdir." Bana öyle geliyorki bu "makale" benim bir iki saatimi ya alır ya almaz.

Yok, siyasi iktidara karşıysam aynı haberi alır, "Sayın Bahçeli doğru söylemiş. İktidarın KOBİ'lere verdiği destek son derece yetersiz kalmaktadır. E-İhale M-ihale falan bilmem KOBİ'lerin ciddi sorunları var iktidar bunların üzerine gideceğine fantazilerle vakit geçiriyor. KOBİ'ler hangi üretim güçleriyle devlet ihalelerine katılacaklar?  Belli büyüklüğü aşan firmalar bünyelerinde ihale dosyası tutma ve süreci takip etmeye yönelik personel bulundurabiliyorlarmış şimdi buna gerek kalmayacakmış, sanki elektronik dosya için adam lazım değil. Öyle ya bütün KOBİ yöneticileri birer INTERNET uzmanıdır ve de bilgisayara aldığınız evrak için dosya falan gerekmez" diye celallenirim. Bu makale de bir iki saat alır.

Bu işin kolay tarafı. Gördüğünüz gibi yazının yarısını geçtik bile. İktidar yanlısı ve karşıtı makalelerimde benim hem rengimi öğrendiniz hem de "kanaatlerilerimi." Kanaat bildirme, yani başkasının yaptığı, söylediği şeyler üzerine tenkit yazma bir yazı türüdür. Söz gelimi edebiyat, sinema kritiklerinin işi budur. O bunu dedi, bu bunu dedi der ben de bunu diyorum diyerek konudaki kanaatlerinizi okur ile paylaşırlar. Tabii tarafsız falan kalarak, etliye sütlüye karışmayacaksam "o bunu dedi, bu bunu dedi" der ben ne diyoruma hiç bulaşmam. Yani, kanaatlerimi dahi sunmam. Bildirmem de sonucunda bu yazılan da makale olmaz olsa olsa haber olur.

Haber işini benden daha iyi yapacak muhabir arkadaşlar var. Makale olması için bir sav sahibi olmak lazım.  Eğer kuramsal temele dayalı bir savınız yoksa, haberlerden ne haber Web sayfalarına girer yukarıda yaptığımız gibi her gün  çala kalem üretebilir hatta bir müddet sonra bu makaleleri kitap haline getirebilir, televizyon programlarında ahkam kesebilir kanaatlerinizi bildirebilirsiniz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Teknokrat-Politikacı 30 Ekim 2019
Strateji mi? 23 Ekim 2019
Tenkisat 16 Ekim 2019
Kasvetli ilim 02 Ekim 2019
Zombiler 25 Eylül 2019
Yeni Bull 18 Eylül 2019
Bull 11 Eylül 2019
Neden olmuyor? 04 Eylül 2019
Olmayacak duaya... 28 Ağustos 2019