2024’te nereden tasarruf edilmez?
Önce nereden tasarruf edilmeli o konuda düşüncelerimi paylaşayım. Malum, 2024 ekonomide yeni politikaların sonuçlarının en sert şekilde hissedilebileceği bir sene olarak görülüyor.
Para politikasında sıkı duruşun seçim sonrası da devam edebileceği açıklandı. O halde 2024’te talep, ciro, karlılık parametreleri etkilenecek. Şirketler olarak 2024’te daha gerçekçi bir bakış ile kemer sıkmak durumunda kalabiliriz.
Kemeri nereden sıkalım?
Kemeri sıkacağımız yerler belli. Öncelikle acil ve gerekli olmayan tüm yatırımların bekletilmesi lazım. Üzerinde çalışmayın demiyorum, çalışalım, önümüzü görene, finansman kanalları açılana ve maliyetleri düşene kadar bekleyelim. Tabi güçlü bir özsermayeniz yoksa. Özsermayeniz güçlü ise, yatırım da acil ise elbette yapın. Ancak yatırımları önceliklendirmek önemli. Hepsi üst üste gelmesin, nakit açısından sıkıntıya sokabilir. Diğer nokta SMM.
Bu noktada işçilik ve hammadde/ malzeme gibi maliyetleriniz var. İş gücünü daha etkin kullanmak için otomasyon ve benzeri çözümler daha iyi planlama yapmanıza, daha sağlıklı stok tutmanıza, kayıp ve kaçağı önlemenize yardımcı olur. Bazen planlama sürecinizi düzelttiğinizde, daha az sayıda mavi yaka ile çalışabiliyorsunuz. Ya da bazı süreç, yazılım ve teknolojileri devreye aldığınızda, işgücü saatinden tasarruf edebiliyorsunuz. Bu noktada diğer önemli mesele de hammadde ve malzeme alımlarınızın maliyeti ve ödeme vadelerini iyileştirmek.
Tedarikçi değiştirmek, ya da üretim maliyetleri çok yüksek ise, bir kısmını üretmeyip fasona vermek çözüm olabilir. Son olarak, faaliyet giderleri. Burada kemer sıkacak epey nokta var. Öncelikle, pazarlamadan ziyade bir satış senesi olduğunu vurgulayayım. Pazarlamaya çok akıllı para harcamanız lazım. Bu noktada bir kısıtlama olabilir. Ancak satış, çok aktif olmalı, özellikle eldeki müşterileri tutmak, memnun etmek lazım. Hızlı şekilde yeni müşteri kazanmak lazım. Diğer konu beyaz yaka çalışanlar.
Burada da dijitalleşme ile muhasebe, finans, BT, İK gibi konularda verimlilik sağlayabilirsiniz. Önerim pazarlama ve genel yönetim giderlerini artırmadan, verimliliği artırarak ciro artışı sağlamak. Bu iki gideri sıkı takip etmeniz, gerekiyorsa limitler ve onaylar koyarak kontrol altına almanız faydalı olur. Pek çok şirket bu iki gider kaleminde nasıl tasarruf yapılacağına yeterince kafa yormadığı ve alternatif iş modellerini düşünmediği için düşük karlılık sağlıyor. Oysa burada yapılacak çok iş var.
Nereden tasarruf edilmez?
Bence üç tane noktadan tasarruf etmemelisiniz. Oysa biraz önce bahsettiğim konular yerine ilk tasarruf maalesef buralardan yapılıyor. Birincisi inovasyon ve ARGE. Kriz dönemlerinde bile sizi rakiplerden farklılaştıracak konu inovasyon. Fiyat rekabetinden kurtaracak olan da inovasyon.
O sebeple, buraya kaynak akışını asla kesmemek gerekiyor. İkinci nokta teknoloji ve dijital dönüşüm. Tasarrufun başladığı nokta aslında burası. Nesnelerin interneti, sanal gerçeklik, süreç otomasyonları, yapay zeka, endüstriyel otomasyon veya robotik süreç otomasyonları işinizi verimli hale getiriyor. Buradan tasarruf etmeyin. Son olarak, eğitim. Çalışanlarınızın eğitimi ve mesleki gelişiminden de asla tasarruf etmeyin derim.
Eğitim bütçeleri ilk kesilen bütçeler oluyor, çok yanlış olduğunu düşünüyorum. Eğitim konusunda maliyet etkin çözümler, platformlar var. Buralarda alanında uzman, iyi eğitmenlerin eğitimleri oluyor. Ayrıca benchmarking ve ortak çalıştaylar da maliyeti düşük işler ama çok faydalı. KOBİ sahipleri eğitimlerin pahalı olduğunu sürekli dile getiriyorlar, haklılar ama eğitim almamak daha pahalı! Şirketinizin 2024’te ihtiyaç analizine dayalı çok iyi bir eğitim planı olmasını öneririm.