2024’e girerken . . .

Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER
Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER [email protected]

Zor bir yılı geride bıraktık. Hem bizde hem de küresel piyasalarda önemli haberler gündeme taşındı. Yılın ilk çeyreğinde ABD’den gelen ban­ka iflasları gözleri bu sektöre çevirdi. Yükselen faizler ve riskli krediler portfö­yü, iyi bilinen bankaların finansal kırıl­ganlıklarının artmasına yol açtı. ABD’de teknoloji alanındaki girişimcilere destek veren ABD’nin büyük bankalarından Si­licon Valley Bank (SVB) ve sonrasında genellikle kriptopara borsalarına fon te­mini yapmakla bilinen Signature Bank de kripto piyasalardaki düşüşler neden­li iflasını açıkladı. Bunu büyük müşteri­ler ile çalışan First Republic Bank takip etti. Şüphesiz en fazla gündem oluşturan İsviçre’nin dev bankalarından Credit Su­isse haberleri oldu. Tüm bu gelişmeler, bankacılık sektöründen özellikle riskli kredilere ilişkin regülasyonların gözden geçirilme zorunluluğunun yeniden ko­nuşulmaya başladığı bir dönemi berabe­rinde getirdi. Küresel piyasalarda FED politikaları yakından takip edildi. FED faiz artışına başladığı Mart 2022’den iti­baren 11 faiz artış kararı ile faizleri 525 baz puan arttırdı. Son üç toplantıda de­ğişikliğe gitmeyerek yüzde 5.25-5.50 aralığında tuttu. FED toplantı tutanak­ları yaklaşık yüzde 9’lardan yüzde 3’ler seviyesine çekilen enflasyonun faiz ar­tışında sona gelindiğine işaret etse de, yüzde 2’lik enflasyon hedefinin halen uzağında duran ABD ekonomisinin fa­izde yumuşak iniş için ilk çeyreği göz­leyeceği yönünde beklentimi belirtmek isterim. Benzer şekilde henüz enflasyon hedeflerinin gerisinde olmasına karşın, AB Merkez Bankası için de 2024 faizler­de indirime gideceği bir dönem olacak. Şartlar böyleyken yatırımcının yönünün yeniden riskli varlıklara döneceği bekle­nebilir.

Türkiye ise 2023 yılının en zor döne­mini şubat ayında yaşadı. Deprem fela­keti ile yaşanan can kayıplarının üzün­tüsü bir müddet hepimiz için herşeye ara verdiğimiz bir dönemi beraberinde ge­tirdi. Bir yandan depremin yaraları sarıl­maya çalışılırken, bir yandan seçim ha­zırlıkları devam etti. Mayıs ayında Tür­kiye 2 turlu seçimi geride bıraktı. İktidar partisi yola devam dedi. Elbette bir sü­redir konuşulan liyakat tartışmalarına kayıtsız kalmadı ve ekonomi yönetim­de önemli bir değişikliğe gitti. Mehmet Şimşek ve Hafize Gaye Erkan’lı dönem, haziran ayı itibarıyla başlamış oldu. Dü­şük faiz ortamı son buldu. Yeni ekono­mi yönetimi hızla hem faiz artışına gitti hem de yabancı fonların Türkiye’ye gi­rişine çalışmaya başladı. Haziran ayın­da görevi devraldıklarında politika faizi yüzde 8.5 ve dolar kuru 20’li seviyeler­deydi. Son 7 ayda toplam 34 puanlık faiz artışına gidildi. Aralık ayında gerçekle­şen son toplantı ile yüzde 42.5’e yüksel­tilmiş bir faiz oranı ve 29 seviyelerinde seyreden dolar kuru gözlenmekte. Enf­lasyon faiz artışları ile kontrol altına al­maya çalışılsa da, dövizin ateşini düşür­meden enflasyonda hızlı yol alınamaya­cağı kesin. PPK’nın son toplantı notları faiz artışlarında artık sona gelindiğini işaret etmekte. Genel beklenti yüzde 45’e çıkarılmış bir politika faizi ile bera­ber yerel seçimlere girilmesi yönünde. Seçimler sonrasında Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri de yaklaşık 670’li seviyelerden 270’li seviyelere geriledi. Sonuçları biraz yavaş göreceğiz ama 2024 yılında yaban­cı yatırımcının ilgisini çekecek bir dö­nemin geri gelmesi beklenebilir. Bakan Mehmet Şimşek altını çizerek peşinde olduğunun portföy yatırımından ziyade doğrudan yabancı yatırım olduğunu vur­guluyor. Uzun süreli kalıcı büyüme ve is­tihdam olanağı için bu gerçekten önemli. Öte yandan bu koşulların sağlanması, bir ekonomide finansal altyapı, iş yapabilir­lik, hukuksal düzen gibi çok sayıda para­metrenin şeffaf olarak uygulanmasına da bağlı. Bu konuda Türkiye’nin notu henüz düşükte. Türkiye hem coğrafi hem de ti­cari olarak potansiyeli yüksek bir ülke. Bu topraklarda doğduğumuz için şanslı­yız. Sanayide, ticarette, eğitimde, sanat­ta, sporda çokça alanda parlayan yılları­mız olsun. 2024’te ne kadarı gerçekleşir göreceğiz. Tüm okurlara sağlıklı bir yeni yıl dilerim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Trump 2.0 etkileri 13 Kasım 2024
Faiz, Trump ve Bitcoin 06 Kasım 2024
TÜİK, OVP ve vatandaş 10 Eylül 2024