2023’e girerken liderleri neler bekliyor?
2023 yılına günler kala, kurumlar ve liderleri bekleyen, değişen yeni dünyanın öncelikleri ve bizi bekleyen zorlukları, 1979 yılında Gideon Gartner tarafından Amerika’da kurulan bir araştırma kuruluşu olan Gartner raporundan aldığım veriler ile paylaşmak isterim.
Gartner’ın 60 ülke ve farklı sektörlerde 800’den fazla insan kaynakları lideri ile yapmış olduğu anket sonuçlarına göre 2023 yılı için öne çıkan gündemler şöyle: Yüzde 60 lider ve yöneticilerin etkililiği, yüzde 53 organizasyonel tasarım ve değişim yönetimi, yüzde 47 çalışan deneyimi, yüzde 46 işe alım ve yüzde 42 işin geleceği…
Çalışma ortamı değiştikçe doğal olarak liderlik de değişmeli. Liderler için özellikle üç çevresel değişime dikkat çekmek gerekiyor. Birincisi sosyal, politik, ekonomik değişimler, ikincisi iş-yaşam dengesi, üçüncüsü ise esnek çalışma düzenlemeleri…
Lider-çalışan dinamiği artık yukardan aşağı değil de insandan insana ilişkisine dönüşmeli. İşyerindeki insandan insana dinamik, liderleri insan merkezli liderlik sergilemeye itiyor. İnsan merkezli liderlik, özgünlük, empati ve uyarlanabilirlik ile liderlik etmek olarak tanımlanır. Bu özellikler bir süredir yazılıyor ve konuşuluyor ancak bugün artık çalışanlar bu özellikleri talep ediyor.
Organizasyonel tasarım ve değişim yönetiminde önemli olan, yukarıdan aşağıya yaklaşımların yerine, daha az kuralcı ve daha işbirlikçi, açık iletişimi destekleyen bir değişim stratejisiyle, özellikle değişim ve belirsizlik döneminde çalışanların desteklenebilmesidir. Çalışanların tüm süreçlere dahil edilmesi, açık iletişim ile bilgilendirilmesi, organizasyon kültürünün devamlılığı ve çalışan bağlılığını artırmada önemli rol oynadığı bir gerçek.
Çalışanlar değişimlerden yorgun düştü
Çalışanlar özellikle son yılarda değişimlerden oldukça yorgun düştüler. Pandemi, değişen ekonomik ve iş koşulları ve en önemlisi de belirsizlik hepimizi zorladı. İşte bu dönemde kurumların çalışanlarına yaşattıkları deneyim ne kadar güçlü oldu ise o kurumlar bugün 2023 ve belki 2025’e daha hazırlar ve tam kadro ilerleyebiliyorlar. Yapılan araştırmalarda kurumda çalışanlardan sadece 4’te 1’i aynı kurumda kariyer planı yapabiliyor, dörtte üçü ise yeni bir rol arayışında. Yeteneği elde tutmak için, dinamik stratejiler ve en önemlisi de çalışan ile bağ kurmanın önemini bir kez daha dile getirmek isterim.
İnsan kaynakları alanında çalışanlar, son günlerde işe alım tarafında birçok zorluk ile karşı karşıya kaldı, kalmaya da devam ediyor. Özellikle ilgili roller için talep azlığı, adayları cezbetme, yeterli ve role uygun başvuru alma & adaya ulaşma konusunda mücadele ettiğini görüyoruz. Çalışanların beklentilerine baktığımızda ise yüzde 82’sinin çalışana yaşatılan deneyim yüzde 70’inin refah, yüzde 53’ünün kurumun ortak amacı, yüzde 52’sinin esneklik sorguladığını görüyoruz, bire bir yaşıyoruz. Tüm bu beklentileri karşılamak kurumdaki tüm liderlere önemli görevler yüklemekle birlikte, stratejik insan kaynakları yapısının kurulması, var olan yapının sürdürülebilir olmasını da kaçınılmaz hale getiriyor.
Peki işin geleceğini nasıl hazırlayacağız?
Gelecekteki becerileri tahmin etmek, yetenek planlaması yapmak, çalışanlar için cazip, sürekli gelişmeyi teşvik eden kariyer planlamaları yapmak, yenilikçi olmak, esnek çalışma modelleri geliştirmek, iş akışlarını yeniden düzenlemek gibi birçok konuyu sayabiliriz. Bunlardan olmazsa olmaz ise değişimi öngörmek, kabul etmek ve geleceği değişen koşullara göre planlamaktır.
Not: Gartner rapor detaylarına ulaşmak için; gartner.com/en/human-resources