2023 hedefine yeni model...
Hay Allah sizden razı olsun Sayın Zafer Çağlayan...
Sohbetimize katılan dostlarımız da lütfen Şefik Bey Ekonomi Bakanına yağ çekiyor demeden bu sohbeti okusun ve kararlarını ondan sonra versinler.
Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisince (TİM) Sapanca'da düzenlenen "2023 Hedefi Yolunda Türkiye Markası Çalıştayında" konuşan Çağlayan, 2023'te muasır medeniyetler seviyesine gelmek istediklerini anlatmış. Çağlayan, muasırlık ve milliyetçilik anlayışının kişi başı milli geliri artan, Avrupa'nın master kriterlerine uygun ve ekonomisi güçlü Türkiye olduğunu dile getirerek, "Böyle bir ortamda mevcut sistemler, bizi 2023'e götürmez. Gelebileceğimiz yere kadar geldik. Buraya kadar geldik. Bundan sonra artık yeni bir modelle yol gitmemiz gerekiyor. Yeni bir anlayışla gitmemiz lazım" ifadesini kullanmış.
Değerli dostum Osman Ata Ataç'ın makalelerini yazdığı klavyesinde tüy bitti demek az olur, herhalde bilgisayarının klavyesi tavus kuşunun kuyruğuna dönmüştür. Zira, bu sistemle bir yere varılamayacağını ve sistemin farklılaştırılması, değiştirilmesi konusunu kaç defa yazdığını, alternatif önerileri seslendirdiğini burada sayamam. Dünyanın dış ticareti geliştirme kuruluşlarına bu konuda akıl veren arkadaşımızın söylediklerine benzer deyişleri, Ekonominin en yetkili ağzından duymak bizi mutlu etti.
Öte yandan, sohbetimize katılan dostlarımızın hatırlayacağı gibi, ara sıra dış ticaret bürokrasisinde çalışan arkadaşlarımızın hem çalışma tarzlarında hem de bakış açılarında farklılık olması gerektiğini vurgularız. Sayın Bakanımız da iş insanı kökenli olduğu için, bunu gayet iyi anlayacaklardır. Dış ticaret bürokrasisinin, iş adamlarının düşünce tarzına yaklaşamamaları halinde, yapacakları işlerin etkinliği hiç bir zaman istenilen seviyeye gelemeyecektir. Bu nedenledir ki bürokraside çalışan dostlarımızın gerek Türk iş insanları ile gerekse özellikle dış misyonlarda çalışanların yabancı iş insanları ve onların örgütleri ile sıkı temas halinde olmaları çok amma çok önemlidir. İş hayatının ve ihracatçının gerek duyduğu hizmeti verecek insanla doğru iletişim kurabilmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Kendisinden müşteri adresi temini konusunda yardım istenen dış misyon görevlisine " Kompass adresleri ve Ticaret Odasının adres, telefon ve faksını vermeyin onları buradan da buluyoruz " diyen ihracatçıya, " bizde bunlardan başka bilgi yok " diyen bürokratın, 2023 hedefine ne kadar katkısı olabilir sormak gerekir. Kendilerine gönderilen yardım talebine, yarım saat içerisinde cevap veren çalışkan Ticaret Müşavirleri olduğu gibi, yukarıda kaydettiğimiz soruyu bile anlayamadığını ileri sürenler ve hatta hiç cevap vermeyenler de var. Sistemin çarklarında dişliler karşılıklı dönüyor. Biz ihracatçılar ve iş insanları ne yaparsak yapalım, bürokrasi ile uyum sağlayamadığımız takdirde sonuç hem geç, hem güç ve hem de yetersiz olmaktadır. Bu nedenledir ki diyaloğun sağlıklı yürümesi için karşılıklı anlayış şarttır.
İç ve dış iş dünyası ile sağlıklı iletişime giren bürokratlarımızı da lütfen koruyalım. Onları uygunsuz ilişkilere girmekle suçlamayalım. Aksine, verdikleri hizmetin kalitesine ve sonuçlarına bakalım. Kuşkusuz, arada hem iş hayatından ve hem de bürokrasiden çürük yumurtalar çıkabilir. Onların da cezalarının ibret alınacak ölçekte olmasını sağlayalım ki herkes ayağını denk alsın.
Türkiye'nin dünyanın 241 gümrük bölgesinde ihracat yaptığını anımsatan Sayın Çağlayan, Ar-Ge ve inovasyona ihtiyaç duyduğumuzu kaydetmiş. Doğrudur ve hem de çok ihtiyacımız vardır. Amma gel gelelim kaç işletmemiz Ar-GE ve İnovasyonun ne anlama geldiğini biliyor? Bu konuda harekete geçen kaç işletmemizin hevesi değerlendirme komitelerinin bilinçsiz tutumu ile kırılmış biliyor muyuz?
Diyeceğimiz o ki Sayın Bakanımız çok doğru bir ifade kullanmış. Bu günkü düzen ile bir yere varamayız. Ancak düzenin değişmesi, tek başına bir tarafı düzeltmeye çalışmakla olmaz. Dış ticaret bürokrasisi, dış ticaret yapanlar, Ar-Ge değerlendirici bürokratlar ve akademisyenler, özellikle de dış misyonlarda ticaret konusunda görev yapanlarda ciddi değişikliklere gerek var. Bu değişiklikleri de dışarıdan gelenlerden ziyade, kendimizi bilenlere yaptıralım. Dış uzmanların fikirleri kuşkusuz faydalıdır amma onlar Türkiye şartlarında biraz "Fransız" kalıyorlar.
Yazara Ait Diğer Yazılar
Tüm Yazılar