2016 ortasında ekonomide iyi ve kötü gelişmeler

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA [email protected]

2016 yılının ortalarına gelmiş ve ramazanın ikinci yarısına girmiş olduğumuz bu günlerde önümüzde çok ciddi birkaç konu veya sorun var.

1. Özellikle iktidar partisinin gündeminden hiç düşmeyen, düşürmeye de niyetli olmadığı ve hatta artık zaman planını yaptığı “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi” konusu. 

2. Yakında sonuçları ortaya çıkmaya başlayacak ve hem iç siyasette ve hem de uluslararası arenada çok ciddi sonuçlar yaratacak olan “dokunulmazlık dosyaları” sorunu. 

3. İçinden bir türlü çıkamadığımız ve uluslararası platforma bir türlü dengesini yakalayamadığımız veya tutturamadığımız, üstelik etkileri belki onlarca yıl sürecek olan “Rusya uçağının düşürülmesi ve Siuriye’de yaşanan gelişmeler” 

4. Ve nereden, nasıl bakacağına bağlı olarak değerlendirilebilecek yepyeni bir konu…. Sanki yeni bir siyasal depremin ayak seslerini ortaya koyan “MHP’deki başkaldırı niteliğindeki gelişmeler”. 

Tüm bu gelişmelerin içinde veya ortasında kaybolmuş gibi görünen ekonomi ile ilgili durumu bir değerlendirelim. Ekonomiye ilişkin iyi veya kötü diye algılanan başlıkları sıralamaya çalışalım. Büyüme: Yılın ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisi yüzde 4,8 büyüdü. Bu büyümede inşaat sektörünün katkısı çok oldu. Sektör ilk çeyrekte yüzde 6,6 büyüyerek 2013’teki performansını yakaladı. İnşaat sektörü harcamalarındaki yüzde 8,2’lik büyümede özel sektör yatırımları etkili oldu. Yine 2016’nın ilk çeyreğinde alınan yapı ruhsatları geçen yıla göre yüzde 37,4 artış göstermiş. Konut dışı bina yapı ruhsatlarında da yüzde 16.6’lık bir artış var. Yüzde 0.8’lik büyüme çok büyük ölçüde özel tüketim artışı sayesinde gerçekleşti. Bu artışın başlıca nedeni olarak ilk çeyrekte meydana gelen yüksek reel ücret artışları görülüyor. Ücret şokunun tüketim üzerindeki etkilerinin önümüzdeki aylarda zayıfl aması bekleniyor. Özel yatırımlar önceki çeyreğe göre düşüş gösterdi. Yatırım iştahındaki zafiyet devam ediyor.Bu koşullarda 2016 büyüme oranının tahminler doğrultusunda yüzde 4 civarında gerçekleşmesi yüksek ihtimal. Küresel düzeyde bakıldığında düşük değil ama Türkiye’nin özgün koşullarında yeterli değil. Türkiye ekonomisi 2012’den itibaren yüzde 2 ile 4 arasında dalgalanan nispeten düşük bir büyüme trendi izliyor. 

• Dış ticaret: Maalesef ihracat rakamlarında hala olumlu bir tablo yok. İhracatımız ilk çeyrekte yüzde 15.6’lık bir kayıpla ciddi bir risk sergiliyor. Öte yandan, ithalat hareketlendi. Biz hep sektör olarak cari açığa sağladığımız pozitif katkıyla övünürdük, ancak ihracattaki gerilemenin aksine ithalatımızda %10’a yaklaşan bir artış var. Yani bu, ihracatla ithalat arasındaki çıtanın daraldığı anlamına geliyor ki, sadece sektörler adına değil, ülkemiz için de dikkatle değerlendirilmesi gerekiyor. Yurt dışı müteahhitlik: Bir diğer husus; yakın coğrafyamızdaki siyasi gelişmelerden en çok etkilenen sektörlerimizden biri de inşaat ve inşaat malzemeleri sektörleri. Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde müteahhitlerimiz yurt dışında toplam 2,8 milyar dolar değerinde 28 proje almış iken, bu yılın aynı döneminde 1 milyar dolar tutarında sadece 8 proje alabildi. 

• İşsizlik: Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2016 yılı Mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 46 bin kişi azalarak 3 milyon 23 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0.5 puanlık azalış ile yüzde 10.1 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 0,7 puanlık azalış ile yüzde 11.9 olarak tahmin edildi. 15- 24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı 1,6 puanlık azalış ile yüzde 17 olurken,15-64 yaş grubunda bu oran 0.5 puanlık azalış ile yüzde 10.3 olarak gerçekleşti. İstihdam oranı ise 1.1 puanlık artış ile yüzde 46.1 oldu. İşgücüne katılma oranı ise 0.9 puan artarak yüzde 51.3 olarak gerçekleşti. Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı 0.9 puanlık artışla yüzde 71.5, kadınlarda da yine 0.9 puanlık artışla yüzde 31.6 olarak gerçekleşti. 

• Enflasyon: TÜFE’de (2003=100) Mayıs 2016’da bir önceki aya göre yüzde 0.58, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 3.1, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,6 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 7.7 artış gerçekleşti. Ana harcama grupları itibariyle 2016 yılı Mayıs ayında endekste yer alan gruplardan ulaştırmada yüzde 1,1, eğitimde yüzde 1, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 0.9 ve haberleşmede yüzde 0,9 artış gerçekleşti. Buna karşın ev eşyasında yüzde 0.3 ve alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0,03 düşüş gerçekleşti. Mayıs 2016’da endekste kapsanan 417 maddeden; 67 maddenin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 247 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 103 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti. 

• Bütçe: Merkezi yönetim bütçesi 2015 yılı Ocak-Mayıs döneminde 2 milyar 419 milyon TL açık vermiş iken 2016 yılı Ocak-Mayıs döneminde 9 milyar 65 milyon TL fazla verdi. 2015 yılı Ocak-Mayıs döneminde 25 milyar 605 milyon TL faiz dışı fazla verilmiş iken 2016 yılı Ocak-Mayıs döneminde 33 milyar 251 milyon TL faiz dışı fazla verilmiştir. 

2015 yılı Ocak-Mayıs döneminde bütçe giderleri 200 milyar 324 milyon TL olarak gerçekleşmiş iken 2016 yılının aynı döneminde yüzde 10,8 oranında artarak 221 milyar 869 milyon TL olmuştur. 2015 yılı Ocak-Mayıs döneminde 197 milyar 904 milyon TL olan bütçe gelirleri, 2016 yılının aynı döneminde yüzde 16.7 oranında artarak 230 milyar 934 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde vergi gelirleri ise yüzde 11.5 oranında artarak 183 milyar 358 milyon TL olmuştur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar