2014’te internetimizin hali

Edip Emil ÖYMEN
Edip Emil ÖYMEN YENİLEŞİM [email protected]

Yıl biterken adettir, “geçen yıl neler oldu?” hesabı yapılır. Son ayın ilk günü, “ülkemiz 2014’te internette neredeydi?” hesabına uygun. 

Geçenlerde yayınlanan Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Bilgi Toplumu Gelişmişlik İndeksi (MIS) Raporu’nda Türkiye, 166 ülke arasında 68. sırada duruyor. Avrupa’daki sırası 38. Daha önceki 2012 Raporu’ndaki pozisyondayız. Pozisyonun aynı olması bir “teselli”? Çünkü daha geriye düşebilirdik. Performansımız yeterli olmadığından, mevcut pozisyonu “korumak” bile başarı sayılmak zorunda. 

Bu rapordaki üst kat komşumuz Tridad&Tobago. Alt kat komşumuz Bosna Hersek. Üst kattaki komşu bize uzak, ama alttaki yakın. Bu da ayrıca bir “teselli” mi?... 

Yine aynı ITU tarafından dünyada genişbantın durumuna bakan raporda 190 ülke içinde 69. sıradayız (State of Broadband 2014). Bir önceki raporda bir puan üstteymişiz. İnmişiz. Dünya Ekonomik Forumu Küresel Bilgi Teknolojileri Raporu 2014’te 148 ülke arasında 51. sıradayız. Bu, Ağyapılarına Hazırlık İndeksi puanımız. (The Global Information Technology Report 2014.) 
Raporun 236. sayfası Türkiye’ye ait. 4 ana eksen üzerinde 10 başlık altında 54 ölçütle, ülkemizde bilişimin, ekonomiyi ittirme gücü incelenmiş. 

Birinci Eksen: Çevre-piyasa ve yasal düzenlemelerde 44. sıradayız. 
İkinci Eksen: Hazırlık-bireysel, iş dünyası ve devlette ağa hazırlıkta 42. sıradayız. 
Üçüncü Eksen: Bireysel ve iş dünyasında kullanımda 63. sıradayız. 
Dördüncü Eksen: Etki-bütün önceki ölçütlerdeki durumun ekonomik ve sosyal etkisinde 65. sıradayız. 
Rapor verilerinden sıkıldınız belki ama, dünyada neredeyiz sorusunun yanıtı bu rakamların arasında gizli. Ve bir tane daha var sırada: Sosyal-ekonomik araştırma, analiz, tahmin merkezi Economist Intelligence Unit’in hazırladığı Bilişim Küresel İndeksi (ICT Globalisation Index 2014), 20 ülkede konuyu rakama döküyor. 

Rapor, ülkeleri 4 konuda değerlendiriyor: Bilişim ticaretine açıklık. Yabancı ortaklık durumu. Ar-Ge’de küreselleşme. Bilişimin ekonomiye etkisi. 

Türkiye, 20 ülke arasında 37.1 puanla 14. sırada. Hindistan ve Brezilya’nın arasında. Birinci sırada 69.6 puanla İngiltere var. 

Küresel ölçekte bilişim Ar-Ge’sine açıklık, yabancı şirketlerin yenilikçi hedefli yatırım yapması konusunda, 20. sıradayız. En alttayız. Eh, bu çok normal: Kişisel Verilerin Korunması Yasa Tasarısı TBMM’de bekleye bekleye öldü. Türkiye, AB mevzuatına göre “güvensiz üçüncü ülke” sayılmaya devam ediyor. 

Türkiye, bilişimin ülke ekonomisine katkısı konusunda, Meksika ile Hindistan arasında 19. sırada. En alttan bir üstteyiz. 

Bütün bu “geri” verilerin önemi: Bilişim altyapısı yetmiyor. Ekonomi (yani hepimiz) olumsuz etkileniyoruz. Bunun ise pek farkında değiliz. Gözümüz sadece faiz, enflasyon, cari açığı görüyor. Oysa onlar, semptom. İnovasyon yetersizliğimizi tedavi etmeden, semptom düzelmez. 

Bir doktor var, elinde ilaç çantası: Kalkınma Bakanlığı’nın hâlâ hazırladığı 2014-18 Bilgi Toplumu Stratejisi’nin taslak 8. sayfasındaki madde, ilaç: “2018’de hanelerin en az yarısında en düşük 70 Mbps, hanelerin tümünde en düşük 20 Mbps internet bağlantısı sağlanacaktır.” 

Avrupa Dijital Gündemi, 2020’ye kadar ne hedefliyor? “Bütün AB’yi kapsayacak 30 Mbps, hanelerin yarısını kapsayacak 100 Mbps.” 

Karşılaştırınız... Hem zaten biz, nasıl yapacağız “o” işi? Strateji taslağında 16. Eylem açıklıyor: “Ulusal genişbant stratejisi hazırlanacak.” İyi niyetle yazılmış, ama çıkışı görünmeyen bürokratik labirentler içinde dolanıyoruz. Zaman, enerji, para, heves kaybediyoruz. Sorunları hep eski yıldan yenisine aktarıyoruz. Hastalık tedavi bekliyor, bekliyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hollywood’a yapay zekâ 02 Ağustos 2019