2011 yılının en önemli dersi

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

2011 yılının küresel krizden çıkışın yerleşip ivme kazanacağı bir yıl olacağı düşünülüyordu. Böyle olmadı. Yıla dünya ekonomisi için olumlu beklentilerle başladık. Ama yıl içindeki gelişmeler bu iklimi bozdu. Beklentiler neredeyse tersine döndü.

2011 yılı küresel gelişme ve yeniden yapılanma açısından önemli bir yıl olarak kaydedilecek. Bunda kuşku yok. 2011'in  aynı zamanda önemli dersler de  içerdiğini düşünüyorum. Farklı optikten bakanlar ders sayısını arttırabilir tabii. Kendi adıma  2011 derslerinden birisinin ötekilerden daha önemli olduğu kanısındayım.

                                             *                   *                   *

2011'in en önemli dersinin  bir tür küresel değişim ivmesine direnme öyküsü olarak okunabileceğini düşünüyorum.  Tarihin kırılma noktalarında değişim baskısına direnen ülkeler daha önce de oldu. Değişim  dinamiğinin  koordinatlarını ıskalayan bu ülkelerin tarihinde de benzer dersler var kuşkusuz. Ama 2011 deneyimi hem daha taze hem de bazı eğilimleri daha net sergiliyor.

Küresel gelişme dinamiği ülkelerin konumunu ve ağırlığını değiştiriyor. Değişimin dünya ekonomisini yeniden yapılandırdığı anlamına geliyor bu. Bazı ülkeler tarihsel gelişim sürecinde edindikleri konum ve ağırlığı koruyamıyor, birkaç adım geri gitmek durumunda kalıyor. Bazıları ise daha hızlı ilerliyor, yeni bir konum ve ağırlık kazanıyor.

Ekonomilerin konum ve ağırlık değiştirmesi çoğu zaman mutlak olarak bazen de görece küçülmek anlamına geliyor. Geri adım atmak, küçülerek eski konumunu terk etmek durumunda kalan ülkeler bu dayatmayı kolaylıkla içselleştirip kabullenemiyorlar. Değişime direnip, yapay önlem ve araçlarla durumlarını korumaya çalışıyorlar. Direnç bir süre devam ettirilse de sonuçta ekonominin acımasız kuralları egemen oluyor. Değişim öngörülen yönde gerçekleşiyor.

                                             *                   *                   *

2011 yılı bu tür bir dinamiğin çağdaş örneğine tanıklık etti. Avrupa Birliği üyeleri. küresel dinamiğin konum değiştirmeye, birkaç adım geri gitmeye zorladığı ülkelerdi.  Başkaları da vardı ama en bilinen örnek Yunanistan oldu.

Bu ülkelerin AB imkanlarından da yararlanarak edindikleri konum ve ağırlıklar sanaldı. Küresel ekonominin somut verilerinin bu tabloyu destekleyip, doğrulamadığı bir süredir biliniyordu. Ancak  söz konusu ülkeler durumu algılayıp içselleştirmeye  yanaşmadılar.

Olayın katalizörü küresel kriz oldu. Kriz, yapay konum ve ağırlıkları koruyup, sürdürme olanağını fiilen ortadan kaldırdı. Bu noktadan itibaren direniş başladı. Değişime zorlanan ülkelerin direndiklerini en açık ve somut biçimde 2011 yılında gördük.

Bu noktadan itibaren 2011 dersi başladı. Belki de dersleri demek gerek. Zira 2011 yılında bu bağlamda üç ders var.

Sanal konumlar sonsuza kadar sürdürülemiyor. Hiçbir irade ve kaynak bunun için yeterli olmuyor. Nitekim,  Yunanistan örneğinin çok net olarak ortaya koyduğu gibi, ne ulusal irade, ne Birlik iradesi ne de ortaya saçılan kaynaklar küçülüp, birkaç adım geri gitmeyi engelleyemedi. Sonuçta Yunan ekonomisi bulunduğu konumu terk edeceği, küçüleceği ve birkaç adım geri gideceği kabullenildi. Geçtiğimiz günlerde Yunanistan Maliye Bakanının  gelecek beş yılda ülke ekonomisindeki durgunluğun yüzde 20'ye, işsizliğin de yüzde 25'e ulaşacağını itiraf etmesi bu sonucu doğruluyor. Derslerden birincisi bu.

Sanal konumların değişmesine direnmeye çabalamanın süresi maliyeti katlayarak büyütüyor. Gerçeği algılama, içselleştirme, kabullenme ve gereğini yerine getirme süresi uzadıkça değişimin maliyeti büyüyor. Bunun da en açık örneğini Yunanistan'ın 2011 yılında yaşadıklarında görmek mümkün. Bugün yapılanlar en başta yapılsaydı olayın maddi ve insan maliyetinin çok daha düşük olacağı genel olarak kabul ediliyor. Direnme uzadıkça maliyet artıyor. 2011 derslerinin ikincisi bu.

Üçüncü ders de yine konum değiştirmeye gösterilen direnç ve bunun süresi ile ilgili. Değişime direnme sonuçta akıntıya karşı yüzme gibi bir durum yaratıyor. Gerilimin artması ve bunun küresel göstergelere yansıması olarak ekonomiye tercüme ediliyor bu durum. Yani olay içeride saklı kalmıyor,  etrafa da bulaşıyor. Süre uzadıkça bulaşma dozu büyüyor. Sonuçta, başta da söylediğim gibi, olumlu olan beklentiler yılın ortasında ters dönebiliyor. Derslerin üçüncüsü de bu.

2011 okumasını ileriye uzatmak için bu dersleri iyi bellemek gerekiyor. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018