2011 beyanlarında yatırım indirimi

Zeki GÜNDÜZ
Zeki GÜNDÜZ VERGİ POLEMİKLERİ [email protected]

 

Yatırımcının sabır sınavında mutlu son


Değerli DÜNYA okurları, yatırımlarda yeni teşvik rejiminin tartışıldığı bugünlerde biz halen eski teşvik rejiminin en önemli unsuru olan yatırım indirimini tartışıyoruz.

Kazanılmış haklar geri alınmıştı

Kısaca hatırlatmak gerekirse yatırım indirimi teşviki 2006 yılında çıkarılan bir kanunla kaldırılmış, ancak geçici bir düzenleme ile kanun öncesinde yapılan yatırımlarla ilgili olup henüz kullanılamamış yatırım indirimlerinin 2008 sonuna kadar kullanılmasına imkân verilmişti.

1. Anayasa Mahkemesi kararı
Yasa ile verilmiş hakkın bu şekilde sınırlandırılması Anayasa Mahkemesi'nce Anayasa'mıza aykırı bulunup 2010 yılı Ocak ayında iptal edildi.
Mali İdare 2009 yılında kullandırmadı
Mali İdare Anayasa Mahkemesi kararı 2010 yılında yayınlandığı için 2009 beyanlarında yatırım indiriminden yararlanılamayacağını  (Elektronik beyanlarda yatırım indirimi satırını bloke edip, diğer indirim satırına da açıklama koymak suretiyle üstü örtülü bir şekilde) ilan etti.
Mahkemelerde mükellefler kazandı
Mükellefler 2009 yılında da yatırım indiriminden yararlanılabileceği savıyla konuyu yargıya götürdüler ve tüm davalar mükellefler lehine sonuçlandı.
Kazanılmış haklar ikinci kez yine sınırlandı
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında yeni bir düzenleme yapılarak 2006 öncesinden gelip henüz kullanılamamış yatırım indirimleri bu kez de yıllık kazancın %25'i ile sınırlandı.


2. Anayasa Mahkemesi kararı
Bu sınırlama da Anayasa'ya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine götürüldü ve Anayasa Mahkemesi Ocak 2012'de yasanın yürürlüğünü durdurdu.
2011'de yatırım indirimi hakları kullanılabilecek
Bu ay kurumlar vergisi beyanı verilecek. Bu kez Mali İdare 2009 dönemindeki yargı kararlarını dikkate alarak yine sessiz sedasız, elektronik beyanların satırlarında yaptığı değişiklikle mükelleflerin 2011 kurumlar vergisi beyanlarında yatırım indirimlerinden tam olarak yararlanabilmelerinin önünü açtı.
Mali İdare'yi mükellefleri tekrar yargı yoluna zorlamadığı için kutlarız.
Yeni düzenlemeler yaparken haddimi aşarak
Değerli DÜNYA okurları, 2006 yılında düzenleme yapılırken de, 2009 beyanlarıyla ilgili olarak da, %25'lik sınırlama yapılırken de bulduğumuz her zeminde (gazete-dergi yazıları, toplantılarda yapılan sunumlar, raporlar vb.) uyarılarımı yaptığım ve gelişmeler de uyarılarımı teyid etmiş olduğu için bu satırları yazabilme gücünü kendimde buluyorum.
Yeni teşvik sisteminin ilan edilip detaylarına ilişkin düzenlemelerin yapıldığı bu günlerde çok önemli bulduğum bu örneğin öneminin altını çizmek istiyorum.
· Devletin yapacağı düzenlemelerde kazanılmış haklara riayet dışında bir seçeneği olamaz.
· Yargı kararları dikkate alınmalı ve finansal kaygılarla, yargı kararlarını uygulamamaya dönük formül icatları ile uğraşılmamalıdır.
· Vatandaşları, mükellefleri gereksiz yere yargıya gitmeye zorlamak hem idare hem mükellefler için zaman ve mali kayıp anlamına gelmektedir.
· Yapılan uygulamalar mükelleflerin mali hafızasına kazınmakta ve devlet için bir karşıt unsur, mücadele edilen taraf algısı oluşmaktadır. Bu algı da her türlü mali uyumsuzluğun psikolojik gerekçesini pekiştirmektedir.
· Devlet hukuk, süreklilik, tutarlılık ve itibarı için gerektiğinde maliyete katlanmak zorundadır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar