2010'dan beklentimiz 2009'dan iyi olması

İnsanlar için iyilik nedir? Önce can ve mal güvenliği ve huzurdur, sonra da refahtır.

Can ve mal güvenliği ve huzur alanında 2010 yılında neler olabilir?

- Hükümet 2009 yılında birden fazla paket/cephe açtı. Açılan her paket/cephe (özellikle Kürt, Ermeni, Kıbrıs açılımları) ateşten top halinde 2010'u da etkileyecek.

- Hükümetin İran, Arap ülkeleri, Kafkas ülkeleri, Rusya, AB ve ABD ile ilişkileri başı ucu belirsiz, bıçak sırtında sürdürülen ilişkiler olarak 2010 yılında dış politikada ciddi dalgalanmalara neden olabilecek.

- Asker, polis, jandarma, koruculuk sistemi ile ilgili tartışmalar, güvenlik sisteminin bugüne kadar süregelen görev ve sorumluluk yapısında boşluklara yol açtı. 2010 yılında bu boşlukların, terör, asayiş olaylarında olumsuz etkiler ortaya çıkarması halkın can ve mal güvenliği konusunda endişelerinin artması tehlikesi mevcuttur. 

Huzur ve üretim önemli

Ülkede can ve mal güvenliği ve huzur olmaz ise insanlar yatırım yapmak, üretim yapmak için riske girmez.

Yatırım yapmak, üretimi artırmak insanların gelecek hakkında iyimser bekleyişlere sahip olmaları ile mümkündür.

Can ve mal emniyetinin ve huzurun olmadığı, hukuk sisteminin işlemediği bir ülkeye yabancılar ne  döviz gönderir, ne de yatırım yapar.

2010 yılında iş ve aş sorunundaki iyileşme öncelikle iç talebin ve ona bağlı olarak üretimin ve ardından yatırımın canlanmasına bağlıdır.

- Kriz nedeniyle iç ve dış talep düştü. İç talebin düşmesini insanların para harcamaktan korkmaları ile izah etmeye çalışmak yanıltıcı olur. İnsanların büyük bölümünün geliri düştü. Çok sayıda insan işsiz kaldı. Talep ve üretim ilişkisi "yumurta-tavuk" ilişkisidir. İnsanlar para harcamaz ise üretim artmaz. Üretim artmaz ise insanların harcayacak parası olmaz.

- Hükümet piyasaya can suyu dökmedi. Can suyunun önemini anlayamadı. Bu nedenle talep çok yavaş büyüyor. Bu nedenle 2010 yılında üretimde hızlı bir düzelme beklenemez.

- Üretim hızla artmaz ve kapasite kullanım oranında iyileşme olmaz ise yeni yatırımlar yapılamaz. Bunun ilk etkisi işsizliğin sürmesi, ikinci etkisi ekonomik büyümenin beklenen ölçüde olmaması şeklinde ortaya çıkar.

Doğru politikalara ihtiyaç var

- 2010 yılı için fazla iyimser olmaya imkan yok. 2009'dan iyi olsun yeter. 2006-2007 ve hatta 2008'den iyi olması imkansızdır.

- İşsizlik (maalesef) 2009 çizgisinde devam edecek. İşsizlere iş bulunamayacak. Sanayide işsizliğin daha fazla artmaması başarı olacaktır.

- Halkın genelinde reel gelir artışı görülemeyecektir. Gelir artışı üretim artışına bağlıdır. Üretim artmadan gelir artamaz.

- Tarım kesimindekilerin durumu göreceli olarak daha iyi olabilir. Ama KOBİ türü işletme sahiplerinin sorunu devam edecektir.

- Bütçe açığı büyüyeceğinden hükümet iç borçlanmaya ek olarak vergileri artırıcı tedbirler uygulamak mecburiyetinde kalacaktır.

 "Ne yapalım… Kaderimiz bu… Kör talih…" diyemeyiz. Bu "iyi olmayan tabloyu" düzeltmek mümkün. Yanlışları doğru teşhis eder, sorunların çözümü için doğru politikaları gecikmeden uygular isek, üretimi harekete geçirebiliriz.

 İşte o zaman daha iyi bir 2010 yılı hayali gerçekleşebilir.