2002 yılına göre enflasyondan arındırılmış bütçe ne kadar arttı?
Meclis’in en fazla mesai harcadığı konuların başında gelen 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na göre yapılması gereken yıllık bütçe çalışması 22 Şubat’ta tamamlandı. İktidar tarafından her zaman öne sürülen geçmiş yıllar ile kendi dönemlerini karşılaştırma alışkanlığı devam etti. Muhalefet ise her zaman olduğu gibi onlarda eleştiri hakkını kullandı.
Bu tartışmalar çoğu zaman sabahlara kadar sürdü. Bugün geçmiş yıllara göre enflasyondan arındırılmış TL ile dolar kuru üzerinden yapılan merkezi hükümet bütçesini incelemesini ve karşılaştırmasını yapacağım. Bütçe büyümesi nasıl oldu, GSMH’nin büyümesinin bütçeye katkısı nasıl oluştu? Vergi gelirlerinin artması bütçeye nasıl yansıdı, bu konuların detayına bakmayı uygun gördüm. Karşılaştırmamıza 2002 yılından başlayarak 2016 yılında sonlandıracağım. Konuyu uzatmadan güncel bilgilerden faydalanmayı uygun gördüm.
Elde edilen gelirler sosyal adalet anlayışı gereği eşit miktarda daha çok kazanan ile daha az kazanan arasında adil bir şekilde paylaşıldı mı? Yoksa Deli Dumrul’ un köprüsü misali köprüden kamyonla geçen ile yürüyerek geçen den aynı oranda bedel alındı mı? Bunları karşılaştırmanın doğru olacağını düşünüyorum. Bütçe büyürken verginin temeli olan geniş kesimlere yaygınlaşması ilkesi nasıl oldu? Bunları daha sonraki yazılarımda inceleme imkânımız olacak. 2002 -2016 yılları arasında birikmiş kümülatif enfl asyon artışı %188 olmuştur. 1 doların alım gücü 2016 yılına kadar ABD oluşan enfl asyondan arındırıldığında 1.33 dolara karşılık gelmektedir.
2002 ile 2016 yılları arasında vergi gelirlerini ve hükümet bütçesini enfl asyondan arındırılmış dolar bazında incelediğimizde bu şekilde oluşmaktadır.
Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi enflasyondan arındırılmış, Türk Lirası’na göre %66, dolar kuruna göre merkezi hükümet bütçesi 2002’ye göre 2016'da %80’lik bir artış söz konusudur. Aynı dönem içinde GSYH’de meydana gelen artış ve reformların etkisi, vergi gelirlerini toplamada artış ve özelleştirme gelirleri sonucu bütçe gelirlerinde %156’lık bir artış olmuştur. Tabloda görüldüğü gibi merkezi hükümet bütçesi 2009 yılından sonra düşmeye başlamış sadece 2013 yılında dolar bazında yükselmiştir. 2015'te ise hükümet bütçesi 2007 yılındaki bütçe büyüklüğüne kadar düşmüştür. 2001 yılında yapılan reformların etkisi son yıllarda geçmeye başlamıştır.
GSYH’nin büyümesi kişi başı milli gelirin ve ihracatın artması için ülkemizin yeni bir menüye yeni reformlara ihtiyacı gözlenmektedir. Büyümeyi yurt içi ve kamu harcamaları ile sağlamak yerine yüksek teknolojili ürün ihracatı ile sağlamamamız gerekmektedir. Bu yüzden acil olarak eğitim sisteminde analitik düşünebilen bireyler yetiştirecek reformlarına ihtiyaç vardır.