2000'lerde pazarlamayı neler değiştirdi?
Aralık ayının ilk günlerinde, Bilgi Üniversitesi'nde hazırladığımız Habervesaire.com'un gündem toplantılarından birinde, öğrencilerimizle 2000'li yıllarda hayatımızda nelerin değiştirdiğini tartışıyorduk. Öyle ya 2000'lerin ilk on yılını geride bırakıyoruz ve artık 2010'lu yıllara giriyoruz. 70'ler, 80'ler 90'lar gibi 2000'ler de ileriki yıllarda elbette iyi veya kötü bir şeylerle anılacak. Tabii 2000'lere damgasını vuran esas gelişmenin dijitalleşme veya Türkçe söyleyişiyle sayısallaşma olduğu konusunda hemen herkes hemfikir. Dijital teknoloji elbette geçtiğimiz on yılda keşfedilmedi. Ama bu on yılda hayatımıza öyle bir girdi ki, çok uzun süredir alıştığımız pek çok şeyi bir daha geri dönmemek üzere değişime uğrattı.
Yeni teknolojiler, kişiler arası iletişimden, sosyal hayata, alışverişten eğlence anlayışımıza kadar pek çok alışkanlığımızı değiştirdi. Müzik ve sinema gibi sektörlerin yapısında adeta devrim yaşanırken kültür ürünlerinin üretilmesi, erişimi ve tüketilmesi konusunda bambaşka yöntemler ortaya çıktı. Google, Wiki, sanal ortam, etkileşim, Web 2.0, sosyal paylaşım, online oksijen, djital müzik, dijital görüntü, mobil teknoloji, Wi-Fi, 3G, ve daha pek çok yeni kavramın yaşamımıza hakim olduğu 2000'lerde pazarlama kavramı da neredeyse yeniden tanımlandı. İkibinlerin ilk on yıllık diliminin son günlerinde ben de pazarlama kavramını kökten değiştiren gelişmelere kısaca bir göz atalım istedim...
Google: 1990'larda Yahoo sayfasının en altındaki "Gooooooogle" yazısından tanıdığımız -ki bu yazı halen Google arama sayfasının altında da kullanılıyor- bir küçücük kutucuk, 2000'lerde dünyanın en fazla kullanılan ve ihtiyaç duyulan kutucuğu haline geldi. Ürünler, hizmetler, tedarikçiler, alıcılar, satıcılar, patronlar, şirketler, çalışanlar, herkes ve herşey Google tarafından indekslendi, kategorilendirildi, puanlandı, sıraya dizildi. Artık herkes herkesi Google'lıyor ve aradığı bilgiyi Google'da buluyor. Google'de birinci sayfada çıkmak, bugün en önem verilen pazarlama araçlarından biri haline geldi. Ürün ve hizmetlere yönelik bu erişim kolaylığı ve şeffaflaşma aynı zamanda "metalaşma" sürecini de hızlandırdı. Google ayrıca "Adwords", "Adsense" uygulamalarıyla internet üzerindeki reklam alma ve verme konusunda da ciddi bir değişim yarattı.
Web 2.0: 1990'larda web sayfaları, internet erişimindeki yavaşlık ve yazılımların tam olarak gelişmemesi nedeniyle neredeyse basılı materyallerin ekrandaki görünümünden ibaretti. 2000'lerin hemen başında İnternet erişiminin biraz hızlanması, ses aktarımının da işin içine girmesiyle fotoğraf, video, ses gibi uygulamalarla internet biraz daha canlandı. Flash, QuickTime gibi araçlar kurumsal siteleri geliştirirken klasik medyalar da internet üzerindeki içeriklerini hızla artırdılar. Ancak internetteki esas sıçrama bir yandan hızlı ve ucuz erişim sağlayan DSL teknolojisinin yaygınlaşmasıyla, diğer yandan ise içerik yönetim sistemlerinin geliştirilmesiyle yaşandı. 2001'de ortaya çıkan Vikipedi hızla büyürken büyük ölçüde açık yazılım geliştiricilerin katkısıyla en ünlüleri PHPnuke, Wordpress, Joomla gibi içerik yönetim sistemleri ortaya çıktı. 1990'larda Usenet veya internet forumlarıyla başlayan online görüş alışverişi, kısa süre içinde "Blog" kavramına dönüştü ve Web 2.0 çağı başladı. Web 2.0'ın doruk noktası ise hiç kuşkusuz 2005'te YouTube'un ortaya çıkışıyla yaşandı.
Sosyal paylaşım: 2002-2003'te ortaya çıkan MySpace, günümüzde yaygın olarak kullanılan sosyal paylaşım ortamlarının ilk örneklerinden biri sayılabilir. Aynı tarihlerde Blogspot, Wordpress gibi ücretsiz blog sitelerinin gelişmesi büyümesi, kişisel yayıncılığa olan ilginin artması, Technorati gibi Blog arama servislerinin ve Digg gibi etkileşim-paylaşım ortamlarının doğmasına neden oldu. Blogların yarattığı sosyal ortamlar, etkileşimler ve ağlar 2003-2004'te Facebook'un temellerinin atılmasıyla yeni bir sıçrama yaşadı ve Facebook'la birlikte "Sosyal ağ" veya "Sosyal paylaşım" çağı başladı. Her türlü içeriğin istenen kişilerle paylaşılabildiği, etkileşim olanaklarının son derece yüksek olduğu Facebook, 350 milyon kullanıcısıyla bu alanın lideri konumunda. Twitter, FriendFeed gibi sosyal paylaşım ve mikroblog siteleri artık insanları bir "Online sosyal ortamda" yaşatıyor. Web 2.0 ve sosyal paylaşım ortamları genel olarak pazarlama kavramının, özellikle de viral marketing, buzz marketing ve kulaktan kulağa pazarlama gibi kavramların köklü bir değişime uğramasına neden oldu. Kitlesel pazarlamanın amiral gemileri televizyon ve basın, krallıklarını büyük ölçüde blog ve paylaşım kavramlarına terk etmiş gibi görünüyor.
Mobil teknolojiler: İnternet ve buna bağlı olarak geliştirilen donanım ve yazılımlar hayatımızı ve pazarlama anlayışını değiştirirken 2000'li yıllar bir yandan da bütün bunları "mobil" olarak yapmamızı sağlayacak teknolojileri ortaya çıkarttı. 1990'larda cep telefonuyla yolda yürüyerek konuşanlar kendilerini Uzay Yolu dizisinden fırlamış gibi hissederken telefon görüşmesi bugün cep telefonlarının neredeyse küçük bir detayı haline geldi. Cep telefonu, cep telefonundan internet erişimi yanında Wi-Fi, yani kablosuz internetin hayatımıza girmesi, yaşamımızın her anını son derece ucuz, hatta bedava yüksek hızlı internet ortamında geçirmemize olanak veriyor. Bunun yanında notebook ve netbook fiyatları giderek düşerken, avuç içi bilgisayarlar, bilgisayar özelliği kazandırılmış cep telefonları ve bu aletlerin sağladığı olanaklar da her geçen gün artıyor.
Online alışveriş: Başlangıçta pek çokları tarafından güvensiz bulunsa da online alışveriş 2000'lerde özellikle de ikinci yarısından sonra hayatımızın önemli bir parçası haline geldi. Kitap, CD, elektronik eşya gibi kalemlerde alışverişin daha büyük bir yüzdesi online ortamda gerçekleştirilirken, online inceleme, offline alışverişi belirler duruma geldi. Tabii burada yalnızca alışverişi değil, tüm finansal işlemleri de dikkate almak gerekiyor. Sermaye piyasaları, bankacılık işlemleri, yatırımlar ve parayla ilgili daha birçok işlem artık bilgisayar veya telefon aracılığıyla internet üzerinden gerçekleştirilebiliyor.
Bunlar ikibinli yıllarda pazarlama sürecinin ciddi değişimler geçirmesine neden olan önemli kilometre taşları. Nereden nereye ve hangi araçlarla geldiğimizi hatırlamak için kısa bir özet yapmak, nereye gittiğimizi bilmek açısından önemli. Tabii futbolcuların dediği gibi her zaman "Önümüzdeki maçlara bakmak" gerekiyor. Biz de öyle yapmaya devam edeceğiz.
Önümüzdeki cuma yeni yılın ilk günü. Herkese mutlu, sağlıklı yıllar ve onyıllar dilerim...