1,900 dolar gerçeği yansıtmıyor
Altın ve gümüş tahminlerimdeki başarı oranı yüksek olunca, değerli metaller ile ilgili çok sayıda soru alıyorum. DÜNYA'da yazmaya başladığımdan beri; 'Altın ve gümüş portföyde bulunmalı' diyorum. Hatta; bundan 1,5 ay önce altın 1,590 dolar ile zirvedeyken, 'Altın 1,600 dolar seviyesinden bile alınır' yorumunu yapmıştım. Genel görüşümde bir değişiklik yok.
ABD'deki değerli metal lobisini, yazılarımda zaman zaman belirtiyorum. Altın ve gümüş fiyatlarındaki yükseliş, bu grubun işine gelmiyor. Ellerinde yeterli miktarda fiziki metal olmadığı için, teslimatlarda sorun yaşıyorlar. Yükselişin hızını kesmek için, başta teminat artışı olmak üzere, her yolu deniyorlar. İki hafta önce, altın kontratlarında yüksek bir teminat artışı açıkladılar. Fiyat, 1,900 Dolar'dan 1,700 Dolar'a düştü. Bugün yine 1,900 Dolar. Lobi, küçük muharebeleri kazansa da, genel trendi değiştiremiyor. Bence $1,900 seviyesindeki altın fiyatı gerçeği yansıtmıyor. Dünyanın en büyük emtia borsası ABD dışında olsaydı, yani fiyat Amerika dışında belirlenseydi, altın fiyatı bugün 2,000 Dolar seviyesinin çok üzerinde olurdu.
ABD ekonomisi toparlanırsa altın düşer diyen yorumcular var. Oldukça sofistike bir yorum. Peki ne zaman? Bir öngörünüz var mı? ABD'de üç yıldır süren, ve en az 2013'e kadar da devam edeceğini düşündüğüm 'bilanço resesyonu' bitecek; ekonomi toparlanacak; bunun sonucunda Fed faizleri en az yüzde 5 seviyesine yükseltecek. Bir tarihte bunlar yaşanırsa, değerlendirme yaparız. Fed, 2013'ün ortasına kadar faizleri 'sıfır' seviyesinde tutacağını açıkladı. Ayrıca; 20-21 Eylül tarihlerinde yapılacak Fed toplantısından yeni bir tahvil alım programı çıkacağı beklentisi de var. İlk iki tahvil alım programının, değerli metaller üzerindeki 'psikolojik' etkisi, yadsınamaz bir gerçek. Bu tip programlar, fiyatlarda spekülasyona yol açıyor.
Euro bölgesindeki borç sorunları; Avrupa bankacılık krizi; ABD ekonomisinin durumu; kağıt paralara olan güvensizlik; değerli metallere olan ilgiyi artırıyor. Küresel piyasalarda topu topu üç tane güvenli liman var. Bunlar; altın, CHF ve JPY. Dün İsviçre Merkez Bankası (İMB); 'EUR/CHF'de minimum seviye 1.20 olacak' açıklamasını yaptı. Bu duyuru CHF'yi vurdu. Japonya Merkez Bankası ise, USD/JPY'de 76 bölgesini korumaya çalışıyor. Geriye ne kalıyor?
Bütün bunların dışında; Çin'in bir 'Asya Altın Borsası' ideası var. Fiyatların, Londra ve New York merkezli olarak belirlenmesinden hoşnut değiller. Yukarıda da vurguladığım gibi, bu merkezlerde farklı dinamikler çalışıyor. Örneğin; Venezuela, Londra'daki altınlarını istiyor. Londra fiziki teslimatta zorlanıyor. Borsa yatırım fonu olarak verelim diyor. Yani; 'Size metal yerine kağıt verelim' deniliyor.
Çin Merkez Bankası'nın(ÇMB), son yıllarda altın rezervlerini artırdığı biliniyor. ÇMB'nin bu kadar altın almasının bir nedeni; 'altın'a endeksli Yuan' hedefi olabilir. Çin, Yuan'ı on sene içinde küresel bir para yapmak istiyor. Bu yolda adımlar atıyor. Asya Altın Borsası'ndan önce, Hong Kong Emtia Borsası açıldı. Asya'da kurulacak yeni bir Altın Borsası; fiziki metallerin doğru fiyatlanması ve teslimatlar açısından bir dönüm noktası olabilir. Londra ve New York'un değerli metaller üzerindeki etkisini azaltacak bu projenin, en kısa zamanda hayata geçirilmesi amaçlanıyor. Bunun, değerli metaller üzerindeki pozitif etkisini önümüzdeki dönemde görebiliriz.
Hocam Salih Neftçi; 'Kalabalık içinde koşmaya başlayan bir Çinli görürsen, sen de koş' derdi. Allah rahmet eylesin.