”13 puanlık maç!”

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Futbolda hep seyirci olmamak gerekiyor. Bu en popüler spora zaman zaman yorumlarla katkıda bulunmaya da çalışmalı. Biz de öyle yapacağız. Ekonomik analizle, futbol yorumunun ne ilgisi var, demeyin; aslında bu bir futbol analizi değil, biraz sabır! 

Cuma günü Fenerbahçe Bursa deplasmanında 3 puan bırakmış. Cumartesi Trabzon Gaziantep'e yenilmiş, 3 puan da o kaybetmiş. Aynı günün akşamında berabere kalan Sivas'la Beşiktaş 1'er puana razı olmuşlar. Bu maçta, iki takımın da 2'şer puan kaybettiğini söylemek pek doğru değil ya, neyse. O zaman maçın puanı 3'ün üstüne çıkmış olur ki, bunun doğru bir değerlendirme olduğunu kimse söyleyemez. Ama biz Sivas ve Beşiktaş'ın 2'şer puan kaybettiği yönündeki yorumların doğru olduğunu varsayalım.

Yani; Fenerbahçe, Trabzon, Sivas ve Beşiktaş'ın kaybettiği puanların toplamı 10'a ulaşmış. Bu takımların hepsi Galatasaray'ın şampiyonluktaki rakipleri.  Pazar sabahının yorumları: "Galatasaray Eskişehir'i yense 3 puan alacak, rakipleri de 10 puan kaybetti, dolayısıyla Eskişehir maçı 13 puanlık maç!"

Müthiş aritmetik dehalarının ortaya koyduğu bu değerlendirmeye dayalı haberler ve yorumlar yeni de değil. Galatasaray-Eskişehirspor maçı başlıyor, maçı anlatan spikerin ilk cümlelerinden biri de bu: "13 puanlık maç başladı."

Soru 1: Rakipleri 10 puan kaybeden Galatasaray galip gelse 3 puan alacak ve toplam 13 puan kazanacaktı ya, maçı yenik kapattığı ve 3 puanı alamadığı için şimdi 10 puan mı kazanmış oldu? Öyle ya, diğer takımların kaybettiği 10 puan peşin peşin Galatasaray'ın hanesine yazılmıştı, Eskişehir maçından alınacak 3 puanla 13 puana ulaşılacaktı, Eskişehir maçından puan gelmedi, bu durumda kazanılan puanın 10 olması gerekmiyor mu?

Soru 2: Aynı durum haftayı yenik kapayan Fenerbahçe ve Trabzon için de geçerli mi, onların bu haftaki kazançları da 10 puan mı? Her takıma 10'ar puan verilemeyeceğine göre bu 10 puanı üç takım arasında paylaştırmak mı gerekir; 10, üçe bölünemeyeceği için bu paylaştırma nasıl olacak?

Soru 3: Geride kalan haftayı puan alarak kapatan iki şampiyonluk adayı Sivasspor ve Beşiktaş. Diğer şampiyonluk adayları toplam 9 puan yitirdiklerine göre, bu 9 puanı Sivasspor ve Beşiktaş'ın paylaşması mı gerekiyor? Bu durumda 9, ikiye nasıl bölünecek?

Soru 4: Haftayı puanla kapatan iki takıma diğer üç takımdan 9 puan düşerken, hiç puan alamayan takımlar nasıl oluyor da 10 puanı paylaşıyorlar?

Bunlar, "akıllara ziyan" sorular. Rakiplerinin kaybettiği puanların toplamının bir takıma "sanal" bir şekilde yazıldığı varsayımına dayanan "akıllara ziyan" değerlendirmelerin soruları da ancak böyle olur!

Matematiği sevmiyoruz, anlaşılan zor geliyor; ama aritmetiği sevdiğimiz de pek söylenemez. Bir de üstüne üstlük, çoğu kez mantık yürütmeyi de beceremiyoruz. Sonra da ortaya diğer takımların kaybettiği puanları bir başka takıma yazmaya kadar giden "müthiş" değerlendirmeler çıkıyor.

Merkez Bankası'nın mart ayı beklenti anketinin ikincisi. Yüz kadar "seçkin" katılımcının görüşleriyle oluşuyor bu anket. Ama ne yanıtlar, dolayısıyla ne ekonomik değerlendirmeler var, bir bilseniz…

Merkez Bankası gecelik faizleri indiriyor, tüm beklentiler bu yönde ama bir katılımcı yüzde 10.5'e indirilen faizi yüzde 15.5 olarak bekliyor.

Cari açık yıllık bazda azalma eğilimine girmiş; 2008'de 41.6 milyar dolar olan açık, ocakta 37.2 milyara kadar gerilemiş ve bu gerileme eğiliminin iyice hızlanacağı, yılın tümündeki açığın 15 milyara, belki daha aşağı ineceği beklentisi hakim. Üstelik ocakta cari işlemlerde fazla bile verilmiş. Ama bir katılımcıya göre 2009 yılı 45 milyar açıkla kapatılacak.

Seçime beş kalmış. Üç lider meydan meydan dolaşıyor; rakamlar havada uçuşuyor adeta. Müthiş bir maharet sergileniyor; aynı rakamların böylesine farklı gösterilebildiğini, yorumlanabildiğini ağzımız açık izliyoruz.

Aritmetik bilgisi "13 puanlık maç" düzeyini aşamayan geniş kitleler, seçim sürecinde önlerine dökülen yüzlerce rakamı algılamak ya da algılamaya çalışmak yerine, o rakamları kimlerin ortaya koyduğuna bakmakla yetiniyor ve haykırıyor: "Türkiye seninle gurur duyuyor…"

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar