11 trilyon dolar 'fosil'den çekildi

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

İklim değişikliği ile mücadelede çok önemli bir noktaya gelindi: 2012 yılından bu yana fosilden çekilen yatırımlar 11 trilyon dolar eşiğini aştı.

Sermayenin fosilden çekilmesi ilk başlarda çok kolay olmasa da, son dönemde oldukça hız kazanmış durumda. Öyle ki, ilk 2 trilyon dolarlık sermayenin fosil yakıtlardan çekilmesi iki sene sürerken, son 2 trilyon doların fosili terk etmesi sadece 6 ay aldı.

İklim dostu çözümler üretilmesini destekleyen küresel hareket "Divest Invest" tarafından hazırlanan "11 Trilyon Dolar ve Daha Bitmedi: Fosil Yakıtsız Bir Dünya İçin Yeni Hedefler" başlıklı rapor, fosilden çekilen 11 trilyon doların daha da artacağı sinyalini veriyor.

Geçtiğimiz haziran ayında, trilyon dolar değerine ulaşan Norges Bankası Yatırım Yönetimi Fonu’nun fosil yakıtlardan çekilme kararı almıştı. Fon, 150 petrol ve doğal gaz şirketindeki milyarlarca dolarlık yatırımını, petrol fiyatlarındaki düşüş gerekçesiyle sonlandırdığını açıklamıştı.

Norveç Hükümeti Küresel Emeklilik Fonu, bugün dünyanın en büyük devlet fonu konumunda. Kuruluş aynı zamanda Petrol Fonu olarak da biliniyor. Avrupa ölçeğinde 170’i aşkın üyeyi ve 26 trilyon dolar değerinde portföyün yönetildiği bir yatırımcı grubunu temsil eden İklim Değişikliği Kurumsal Yatırımcı Grubu Genel Müdürü Stephanie Pfeifer, Norveç’in bu kararının ardından yaptığı açıklamada, “11 trilyon dolarlık varlık yöneten 95 küresel yatırımcı, enerji şirketlerinden beklentisini 2030 yılına kadar kömür kullanımını durdurmaları olarak açıkladı. Petrol ve doğalgaz şirketleri, artan yatırımcı baskısı sebebiyle, stratejilerini Paris Anlaşması'nın hedefl erine cevap verecek şekilde hazırlamalı” yorumlarını yapmıştı.

“Fosil yakıtlar ekonomik açıdan anlamsızlaşıyor”

Küresel iklim değişikliği konusunda kanaat önderlerinden biri olarak değerlendirilen Christiana Figueres’in şu sözleri çok önemli: “Fosil yakıtlara dayalı enerji modeli çekiciliğini yitiriyor ve yatırımcılar paralarını geleceğin teknolojilerine yatırmak istiyor. Depolama teknolojisindeki gelişmeler, dünyanın bol miktardaki yenilenebilir potansiyelinin çarpan etkisiyle büyüyeceğine işaret ediyor. Fosil yakıtlar, toksik nitelikteki hava kirliliğinin ölümcül sağlık etkilerinin fark edilmesiyle birlikte, ekonomik açıdan anlamsızlaşmanın yanı sıra toplum nezdinde geçerliliklerini yitiriyorlar.’

Kurumsal yatırımcılar geleceği inşa etme gücüne sahip

Divest - Invest Küresel Hareketi'nin Direktörü Clara Vondrich de Figueres ile aynı yorumları yapıyor ve iklim değişikliği ile mücadele hareketi güç kazandıkça her sektörde fosil yakıt yatırımlarından net bir uzaklaşma görüldüğünü söylüyor. Kurumsal yatırımcıların geleceği inşa etme veya yıkma gücüne sahip olduğunu kaydeden Vondrich, "Kömür, petrol ve gaz yatırımları toksik olarak algılanıyor. Sadece iklim krizine dayalı ahlaki nedenlerle değil, aynı zamanda finansal olarak da büyük risk taşıyor" diyor.

HEDEF 2020’DE 15 TRİLYON DOLAR

Raporda yer verilen bilgilere göre, bin 110 kuruluş fosil yakıt yatırımlarından vazgeçmiş durumda. Bunların arasında Norveç Hükümeti Varlık Fonu’nun yanı sıra, Rockefeller Kardeşler Fonu, İngiliz Tabipler Birliği, Alman kalkınma bankası KfW Group, Fransa’nın kamu finans kuruluşu Caisse des Dépots, New York ve Cape Town şehir yönetimleri, İngiltere’nin Tate müzeleri ve Allianz Sigorta’yı sayabiliriz. Dünya Bankası istatistiklerine göre, 11 trilyon dolar, 2018'deki küresel sermaye piyasalarının toplam değerinin yaklaşık yüzde 16'sını oluşturuyor. Yatırımların fosil yakıtlardan temiz enerji kaynaklarına aktarılmasını teşvik eden küresel hareket, 2020'de bu miktarın 15 trilyon dolara, kurum sayısının da 2 bin 20'ye yükselmesini hedefliyor. Hareket, yatırımcıların portföylerinin en az yüzde 5'ini iklim dostu çözümlere yönlendirmesi gerektiğini savunurken yatırımların fosil yakıtlardan bir an önce çekilmemesi durumunda, dünyadaki alarm durumunun giderek artacağı tahmin ediliyor.

Kömür yatırımları hızla geriliyor 

Dünya genelinde çok sayıda ülkenin gündeminde kömür yatırımları yer almıyor. İngiltere, Almanya, Fransa, İspanya, Portekiz ve İtalya'da kömürden elektrik üretimi 2019 yılının ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 40 düştü. Türkiye’de de 2009 yılından bu yana 70 bin megavatlık kömür santrali planı rafa kaldırıldı.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar