100 yaşındaki bankanın ihyası

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

 

 

2001 yılında TMSF yönetimine bırakılan Türk Ticaret Bankası kuruluşunun 100. Yılında borçlarından arınmış ve kasasında para bulunur durumda BDDK'nın lisans vermesi ve güçlü bir sermaye grubunun satın almasıyla yeniden ihya olmayı bekliyor. Uzun süredir TMSF ile sürdürdükleri görüşmelerde uzlaşmaya varan Banka Munzam Vakfı 100 yaşında, borçlarından arınmış, kasasında parası bulunan Türk Ticaret Bankası'nın biri katılım bir mevduat bankası olarak iki lisansla ihya edilebileceğini düzenledikleri sempozyumda açıkladılar. 
 
Yazımın girişinde yer alan 9 Mart 1913 tarihinde kurulan Adapazarı İslam Bankası'nın hisse senedi.   O dönem İttihat Terakki yöneticilerinin önerileriyle yurdun çeşitli bölgelerinde kurulan milli bankalarımızdan birisi. Bankanın kurucusu 13 bölge tüccarı bankanın ilk sermayesini haftada 5'er kuruş ve üç ayda bir 27'şer kuruş koyarak gerçekleştirmişler. Bankanın adı önce Türk İslam Ticaret Bankası, sonra Türk Ticaret Bankası olarak sürdürülerek yola devam edilmiş. Uzun süre Türkiye'nin 5. Büyük bankası olan Türk Ticaret Bankası daha sonra 1990'lı yıllarda 64. Madde kapsamına alınmış, ardından da 2001 yılında tasfiyesi için TMSF yönetimine terk edilmiş. Şimdi 100 yaşında olan bütün borçlarını sıfırlamış kasasında 550 milyon lira bulunan bankanın yeniden ihyası isteniyor. Hem de BDDK uygun görürse biri ilk dönemdeki ardıyla İslam bankası olarak bir katılım bankası lisansıyla, biri de "İkinci adresiniz" sloganıyla tanındığı dönemdeki adıyla Türk Bank adıyla mevduat bankası lisansıyla.
Bankanın bir dönem yüzde 85 hissesine sahip olan hisseleri zaman içersinde yüzde 5.7'ye kadar düşen son dönemde TMSF ile karşılıklı davalarını geri çekip sulh sağlayan Munzam Vakfı ve emeklileri şimdi 100 yaşındaki bankalarının yeni izinlerle ihya edilmesini ve güçlü bir sermaye grubuna satılmasını sağlamak için çalışmalar yapıyorlar.
 
Dün onların düzenlediği "Türkbank (İslam Ticaret Bankası)ın 100. Yılı)  sempozyumunun açılış konuşmasını yapan İstanbul emekliler dernek başkanı Şerafettin Livada, bankanın durumuyla ilgili bilgiler verdi. Ardından yapılan sempozyuma ben moderatör olarak katıldım. Sempozyumda Ticaret Üniversitesinden Yardımcı Doçent Yasemin Vanlı, bankanın kuruluşundan günümüze tarihini anlattı. TMSF Daire Başkanı Abdullah Güzeldülger, TMSF sürecinde gelinen uzlaşma noktasındaki gelişimi anlatıp, "En kötü anlaşma, en iyi mahkeme kararından iyidir" düşünhcesini ortaya koydu. 100 yıllık markanın ihyasının öneminden söz etti. Dr. Öztin Akgüç, Osmanlı dönemindeki üç bankacılığı, borçlanma bankacılığı, yabancı sermayeyi destekleyen yabancı bankacılığı ve İttihat Terakki'nin yönlendirdiği ulusal bankacılık olarak tanımladıktan sonra, Cumhuriyet dönemi bankacılığının evrelerini anlattı. Türkiye'de bankacılığın bugün büyük sermaye isteyen bir noktada olduğunun altını çizerek, Türk Ticaret bankasının ihyası için böyle bir sermayeye ihtiyaç olduğunu belirtti.
 
Avukat Turgut Kazan, kendisine 1997 yılında Munzam Vakfının genel kurul hazırlığı çalışması için kendisine başvurduğunu, mahkemeden karar aldıklarını, devlet bakanlığının engelleyici tutumunu aşmalarına, konulan tedbirleri kaldırmalarına, bakanlığın engeline konu olan Kanun Hükmündeki Kararnameyi Anayasa Mahkemesinde iptal ettirmelerine sonunda, bütün yasal şartların lehlerine sonuçlanmasına karşın genel kurulu gerçekleştiremediklerini söyledi. Buna neden olan konunun bankanın bir dönem içini boşaltan usülsüz kredilerinin ortaya çıkmasının istenmemesinden kaynaklandığını belirtti.
 
Munzam Vakfı Başkanı Celal Balabanlı ise bankalarının zora düşmesine 24 Ocak Kararları ve 1980 darbesi ile, 28 Şubat sonrası banka yönetiminde yer alanların ve siyasilerin usulsüz kredi ile bankanın içini boşaltmalarının neden olduğunu ve bankanın İMF yazısıyla kapatıldığını anlattı. Bankanın 800  emeklisinin büyük zarar görmesine karşın, bankanın yeniden ihyası için çalıştıklarını, TMSF ile davalarını karşılıklı olarak geri aldıkları için  aralarında sorun kalmadığını, bankalarına iki yeni lisans verilip satılması ile mağdur olan emeklilerinin de bazı imkanlara kavuşabileceğine inandığını, buna hakları olduğunu belirtti.
 
Toplantıya katılan 150 civarındaki banka emeklisi 100 yaşındaki bankalarının yeniden ihya edilerek iki alanda katılım bankası ve mevduat bankası sertifikaları alabilecek durumda olduğunu öğrenmekten mutlu oldular. TMSF ile anlaşmalarının ardından BDDK'nın lisans vererek Türk Ticaret Bankası'nı yeniden "İkinci adres" olarak sektöre katacağına inandıklarını ifade ettiler.
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar