100 dolarlık ihracattan 29 dolar net gelir!

Naki BAKIR
Naki BAKIR MAKRO BAKIŞ naki.bakir@dunya.com

Türkiye’nin ihracatının yüzde 90’dan fazlasını sanayi sektörü gerçekleştirirken, ihraç edilen sanayi ürünlerinin üretiminde kullanılan ithal girdiye ödenen yüksek orandaki döviz, ihracat gelirinin büyük bölümünü alıp götürüyor.

Dahilde İşleme Rejimi (DİR) verilerine göre toplam ihracatta yüzde 50’yi aşan ithal girdi oranı, özellikle en çok ihracat yapan sektörlerden ana metal sanayinde yüzde 71’i aşıyor. Buna göre sektörün her 100 dolarlık ihracatının net getirisi 29 dolarda kalıyor.

Bilgisayar, elektrikli teçhizat, kimya gibi sektörlerde de yüksek düzeylere ulaşan ithal girdi kullanım oranı, ihracatın lokomotifi konumundaki motorlu taşıtlarda da yüzde 50’nin üzerinde bulunuyor.

‘DİR’ verileri

 Belirli bir süre içinde işlendikten sonra ihraç edilmek koşuluyla üretilen ürünlerin üretiminde kullanılan girdilerin gümrük vergisi ve benzeri vergiler ödenmeksizin ithaline olanak sağlayan bir teşvik uygulaması olan DİR verileri, ihracatta yüksek ithal girdiği bağımlılığını ortaya koyuyor.

Aylık bazda Resmî Gazete’de yayımlanan Dahilde İşleme İzin Belgelerinde yer alan verilere göre taahhüt edilen ihracat tutarı ve bunun için ithal edilecek ara mallarına ilişkin tutarlar dramatik bir tabloya işaret ediyor. DİR kapsamında, ocak-temmuz döneminde düzenlenen 3 bin 938 izin belgesi kapsamında ihracatçılar toplam 49 milyar 764,4 milyon dolarlık ihracat taahhüdünde bulunurken; karşılığında, ihracatını yapacakları ürünlerin üretiminde kullanılmak üzere vergisiz 26 milyar 425 milyon dolarlık ara malı ithali izni aldılar.

Böylece, ihraç edilecek ürünlerin üretiminde kullanılacak söz konusu ara mallarına ödenecek dövizin, ihracatından elde edilecek gelire oranı, ilk yedi ayın ortalamasında yüzde 53,1 düzeyinde oluştu.

Buna göre Türk ihracatçıları, her 100 dolarlık ihracatta yurt dışında yerleşik ara malı üreticilerine 53,1 dolar, ülkeye ise 46,9 dolar kazandırmış olacaklar.

Üretim için ithal edilen ara mallarından devletin vergi almadığı da hesaba katıldığında, bu ihracatın ulusal ekonomiye katkısı daha düşük düzeylere iniyor.

En düşük katma değerli sektörler

 DİR kapsamındaki ihracat ve ithalat verilerine göre, yüksek bağımlılık oranında ana metal sanayi başı çekiyor. İlk yedi ayda sektöre, DİR kapsamında gerçekleştirmeyi taahhüt ettiği 6 milyar 876,3 milyon dolarlık ihracat karşılığında, bunun yüzde 71’i oranında 4 milyar 884,6 milyon dolarlık vergisiz girdi ithali izni verildi.

İthal girdi bağımlılığın da bu sektörü, yüzde 61,6 ile toplam ihracattaki payı düşük sektörlerden bilgisayar ve optik cihazlar izliyor. Söz konusu oran, önemli ihracatçı sektörlerden elektrikli teçhizatta yüzde 58,7 düzeyinde bulunuyor. Bağımlılık oranında daha sonra yüzde 57,8’le madencilik ve taş ocakçılığı, yüzde 57,7 ile stratejik sektörlerden kimya, yüzde 56,8’le temel eczacılık ürünleri, yüzde 54,6 ile gıda ürünleri geliyor.

Otomotivde yarı yarıya

 Ülke ihracatının lokomotifi konumundaki motorlu taşıtlar sektörü, ilk yedi ayda tutar bazında DİR kapsamındaki ihracat ve girdi ithalinde de başı çekti. Bu dönemde 14 milyar 519 milyon dolarlık ihracat taahhüdünde bulunan sektör, 7 milyar 347,4 milyon dolarla bunun yüzde 50,6’sı düzeyinde vergisiz ara malı ithali için izin aldı.

Aynı dönemde 6 milyar 640 milyon dolarlık ihracat karşılığı 3 milyar 412,3 milyon dolarlık vergisiz ithal girdi izni alan diğer ulaşım araçları sektöründe de bağımlılık oranı yüzde 51,4 oldu. İhracat taahhüdü ve ara malı ithalatı tutarlarına göre bağımlılığın en düşük olduğu sektörler ise yüzde 14,4’le içecek imalatı, yüzde 19,4’le bitkisel ve hayvansal ürünler ve yüzde 30,1’le tütün mamulleri imalatı.

Yüksek bağımlılık kura yüksek duyarlılık

Tüm ülkelerde sanayi ürünleri ihracatının içinde belirli miktarda ithal girdi yer alıyor. Bazı girdiler başka ülkelerde daha ucuz olabildiği için katma değeri yükseltmek için ithalat tercih edilebiliyor. Ancak ihracata konu sanayi ürünü içinde ithal girdi payı ne kadar yüksekse, kurdan etkilenim o kadar artıyor. Türkiye’nin ihracat ve ithalatının önemli bir bölümü DİR kapsamında gerçekleşiyor.

İlk yedi ayda dahilde işleme izin belgesine bağlanan ihracat, aynı dönemde gerçekleşen toplam ihracatın yüzde 35’ine; bu kapsamda izne bağlanan ara malı ithalatı da toplam ara malı ithalatının yüzde 14,6’sına denk geliyor. DİR kapsamındaki, ara malı ithalatı/ihracat geliri oranının yüksek oluşunda, sağlanan vergi muafiyeti teşviğinin de etkisi bulunuyor. Ancak, DİR kapsamındaki gerçekleşmeler, genel olarak Türk sanayisindeki yüksek ithal girdi bağımlılığını, başka deyişle kur hareketlerine karşı yüksek duyarlılığı ortaya koyuyor.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Bütçede aslan payı faize 26 Haziran 2024
Ekonomiden daralma sinyali 25 Haziran 2024