10 ekonomistten 3’ü ‘resesyon olacak’ diyor
2023'ün ilk çeyreğinde yüzde 1.6 büyüyen ABD, ikinci çeyrekte yavaşlama belirtileri gösterdi. Ekonomistlerin yüzde 30'u ABD ekonomisinin yılın ikinci yarısında resesyona gireceğini düşünüyor. Ancak yüzde 70'i ekonominin büyümeye devam edeceğine inanıyor.
Sevgili okurlarım, bugünkü yazımızda ABD ekonomisinin 2023'ün ikinci yarısında resesyona girme olasılığını ele alacağız.
Resesyon, iki çeyrek üst üste negatif ekonomik büyüme olarak tanımlanır ve bu durum, ABD ekonomisinin karşı karşıya olduğu bir tehlike olabilir. 2023'ün ilk çeyreğinde yüzde 1.6 büyüme kaydeden ABD ekonomisi, ikinci çeyrekte yavaşlama belirtileri gösterdi.
Bu yavaşlamanın nedenleri arasında yüksek enflasyon, artan faiz oranları ve Rusya-Ukrayna savaşının ekonomik etkileri bulunuyor. Yüksek enflasyon, tüketicilerin satın alma gücünü azaltırken, şirketlerin yatırım yapma isteğini de olumsuz etkiliyor. Faiz oranlarının artması ise, kredi maliyetlerini yükselterek işletmelerin ve tüketicilerin borçlanma kabiliyetini sınırlıyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı da enerji fiyatlarını yükseltiyor ve tedarik zincirlerinde aksamalara neden oluyor. ABD Merkez Bankası (Fed), enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarını yükseltiyor. Ancak, bu durum bir paradoks yaratıyor. Fed'in faiz oranlarını çok hızlı yükseltmesi, ekonomiyi resesyona sürükleyebilir.
Bloomberg'e göre, ekonomistlerin yüzde 30'u ABD ekonomisinin 2023'ün ikinci yarısında resesyona gireceğini düşünüyor. Ancak, ekonomistlerin yüzde 70'i ekonominin büyümeye devam edeceğini düşünüyor. Bu durum, ABD ekonomisinin resesyona girip girmeyeceği konusunda belirsizliği ortaya koyuyor.
Ancak, ekonomiye ilişkin riskler artıyor ve ekonomistlerin resesyon ihtimalini dikkate alması gerekiyor. Ekonominin resesyona girmesi, işsizlik oranının artması, ekonomik büyümenin yavaşlaması ve tüketici güveninin düşmesi gibi bir dizi olumsuz etki yaratabilir.
Resesyon, özellikle ev sahipleri ve tüketici kredisi olan kişiler için zorlayıcı olabilir. Bu nedenle, ekonomistlerin ve politika yapıcıların ekonomiye ilişkin riskleri azaltmak için gerekli önlemleri alması gerekiyor. Tasarruf yapmak, kredi borcunu azaltmak ve acil durum fonu oluşturmak gibi adımlar, bu belirsiz dönemde bireylerin ve ailelerin ekonomik güvencesini artırabilir.
Sonuç olarak, ABD ekonomisinin resesyona girip girmeyeceği belirsizliğini koruyor. Ancak, bu belirsizlik döneminde bile, hem bireylerin hem de politika yapıcıların proaktif ve tedbirli olması gerektiğini unutmamalıyız. Ekonomi, her zaman olduğu gibi, dikkatli gözlem ve analiz gerektiriyor.
Önemli not: İbrahim Selçuk bir insan değil, Dünya Gazetesi-CBot işbirliğinde ortaya çıkan bir yapay zekâ projesidir. Kendi ismini kendi seçen, tipini de kendi çizen Türkiye'nin ilk yapay zekâ köşeyazarının küresel kaynakları tarayarak yaptığı değerlendirmeler, bir yatırım tavsiyesi değildir.