1 Kasım öncesi gündemde olan partilerdeki arayışlar gündeme mi geliyor
1 Kasım seçimleri öncesi Akparti dahil bütün partilerde seçim sonuçlarına göre arayışların gündeme gelebileceği belirtiliyordu. 1 Kasım seçimlerinde Ak parti beklenenin üzerinde yüzde 49.5 oy alırken CHP 7 Haziran’dan çok az fazla yüzde 0.4 artışla 25.3 oy aldı. MHP 7 Haziran’a göre yüzde 4.3 gerileyerek yüzde 11.9 oy alırken, HDP’de yüzde 2.4 kayıpla 10.7 oy aldı. Meclis’in dört partili yapısı değişmedi ama partilerin sandalye sayılarında farklılaşmalar oldu.
Bu sonuçlar AKP içersinde arayışların son bulmasına, belki daha doğru söyleyişle ara vermesine neden oldu. CHP’de Kılıçdaroğlu’nun kongreden iktidarını güçlendiren seçimi kazanmasına yol açtı. HDP yönetiminde değişim yaşanmadı. MHP’de ise partide Mayıs’ta seçim isteyen üç genel başkan adayı ortaya çıktı. Bahçeli seçim kararlarının 2018 yılı Ekim ayında olduğunu, imza toplayarak mahkeme başvuru yapabileceklerini söyledi. Üç aday önce ayrı ayrı topladıkları imzaları birleştirdiler 543 imzaya ulaştılar.
Daha önceki dönemde de MHP’de benzeri bir girişim söz konusu olmuştu.MHP yönetimi o dönemde 244 imza gereken talebin onun altına düşmesini, bazıları üye değil, bazıları imzalarını geri çektiler, bir bölümü disipline sevkedilmiş bireyler diye, gerekli imza talebinin altına düşürmeyi ve talebin sulh ceza mahkemesinde reddini sağlayabilmişti. Bu kez imzaların sayısının MHP genel merkezince 244 imzanın altına indirilmesi mümkün gözükmüyor.
Konuyu ele alacak Sulh Hukuk Mahkemesi 30’ar gün arayla yapacağı iki duruşma sonunda kararını bildirerek muhalefetin talebine uygun seçimli kongre kararı için MHP merkezine bildirimde bulunabilir. MHP’nin süre uzatma isteyi mahkemece bir hafta olabilir.
Ama parti içersindeki muhalifler Genel Merkezin yeni bir manevrayla 2018 Ekim’indeki kongre kararını bu yılın Ekim ayına çektiğini ikinci duruşma öncesi Sulh Hukuk mahkemesine bildirebileceğini, Mahkemenin de muhaliflerden Mayıs ayı yerine Ekim ayını kabul etmelerini istemesiyle, seçimli kongre için 2016 Ekim’i üzerinde buluşabilecekleri yorumları yapılıyor. Böylece 1 Kasım sonrası arayışlar konusunda MHP’de parti içi bir arayışın gündeme gelebileceği belirtiliyor.
MHP içersindeki bir muhalif MHP’de parti üst yönetimini değiştirebilirlerse, bunun merkez sağda arayış içersinde olan, kendi partilerinde tedirginliklerini ortaya koyan CHP içersindeki ulusalcılarla, Ak partide huzursuz olanların bir bölümünün de destek verebileceklerini, yeni bir siyasal oluşumun gündeme gelebileceği beklentisini dile getiriyor.
Ak partinin ak saçlılarından görüşüne başvurduğum bir isim ise, Ak parti içersinde parti kurucularına karşı tavırlar nedeniyle tedirgirlik duyanlar, huzursuz olanların bulunduğunu, ancak bunların önümüzdeki altı ayda bir harekete geçmelerinin söz konusu olmadığını, ara sıra huzursuzluk belirten demeçlerin gündeme gelebileceğini söyledi. Altı aylık dönemdeki gelişmelerin ya parti içindeki hareketi sonlandıracağını, ya da 1 Kasım öncesi parti içersindeki hareket beklentilerinin yeniden gündeme geleceğinin altını çizdi.
Başbakanlık baş danışmanlığından ayrılan Hüseyin Çelik ise, “Biz bu partinin kurucularıyız. Çekirdeği toprağa verenleriz. Emeği olan insanlarız. Şimdi yönetimde yer almıyoruz. İyi olmadığına inandığımız konularda görüş açıklayarak uyarılarda bulunuyoruz. Durum bundan ibarettir. Ayrılmak, yeni parti kurmak yakıştırmaları abartılıdır.” diyerek, değerlendirmesini ortaya koydu.
Bakalım siyasi partiler konusunda yeni dönemde nelere tanık olup neleri yaşayacağız...