'İşsizlik' markası!

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI [email protected]

"Tuhaf şeyler oluyor…" lafını, sıkça duyar ve kullanır hale geldik.

Yok; devletin kurumları arasında yaşanan tartışmalara girmeyeceğim.

Birkaç soru var kafamda 'tuhaf' ile 'ekonomi' bağlantılı.

Mesela:

Bu ülkede 'işsiz' olmak tuhaf değil mi?

İşsizlik oranının yüzde14'lere çıkması daha da tuhaf değil mi?

* *

Fındığın en lezzetlisini, en kalitelisini üretebileceksin…

Dünyaca sevilen bir 'çikolata' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Otomotivde tüm parçaları üretebileceksin.

Dünya çapında bir otomotiv markasına sahip olamayacaksın.

* *

Zeytinin en lezzetlisini, en kalitesini üreteceksin…

Dünya çapında bir 'zeytinyağı' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Pamuğun, ipeğin, ipliğin neredeyse en iyisini üreteceksin…

Dünyaca ünlü bir tekstil markasına sahip olamayacaksın.

* *

Üç tarafın denizlerle çevrili olacak, balığın en lezzetlisini çıkartabileceksin… Dört tarafın verimli toprak olacak, güneşin olacak, suyun olacak, meyvenin sebzenin tahılın hayvanın en kalitelisini, en lezzetlisini üretebileceksin…

Dünyaca aranan bir 'konserve', 'gıda' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Önemli maden yataklarına sahip olacaksın…

Milyarlarca dolarlık granit, taş, mermer ithal edeceksin.

* *

Kamusuyla, özeliyle bilanço sağlığı açısından dünyanın en iyi bankalarını kurabileceksin…

Dünya ülkelerinin referans kabul ettiği bir bankaya sahip olamayacaksın.

* *

Dünyanın önde gelen markalarını yöneten ve yönetebilecek beyinler yetiştireceksin…

Dünyaca ünlü bir 'marka' yetiştiremeyeceksin!

* *

Kısacası milyonlarca kişiyi iş sahibi yapabilme potansiyeli barındıracaksın…

Dünya çapında bir işsiz ordusuna sahip olacaksın!

* *

Bunlar da tuhaf değil mi?

Tuhaf şeyleri doğal, doğal şeyleri ise tuhaflaştırıp kabullenmek midir acaba düştüğümüz durum?

* * * *

Yarım asra doğru…

Çalışmaya başladığımda 15 yaşındaydı DÜNYA Gazetesi.

Şimdi 30 yaşında.

DÜNYA ailesi fertlerinin büyük bölümünün ve yaşadığımız sürecin önemli gazetecilerinin ilk durağı, ilk okulu oldu.

Yaklaşık 12 yıl önce Samsun'da düzenlediğimiz bir toplantının sabahında rahmetli Nezih Demirkent karşısına oturtup tembihlemiş ve "Gazeteci olacaksan, belli bir alana hakim olmalısın. O alanda bilgin ve fikirlerin kuvvetli olmalı. Sana danışılmalı. Bu gazete uzun yıllar yaşayacak; yaşatacakta bu özelliklere sahip gazeteciler olacak." demişti.

Nezih Bey'in, DÜNYA ailesinin her ferdine ayrı ayrı yaptığı bu tembihlerdir bizi birbirimize bağlayıp, kenetleyen, büyüten ve bugünlere getiren.

30'uncu yaşımızı kutladığımız bu günde olduğu gibi, 50'inci yaşı kutlayacağımız o günlerde de bu öğretiden sapmamış olacağımızı biliyor, atardamarımız olan Anadolu'da ki sanayi kuruluşlarına da nice 30 yıllar diliyorum.

DATE:05-03-106207-1043-80

'İşsizlik' markası!

AYRINTI  / Ferit B.PARLAK

"Tuhaf şeyler oluyor…" lafını, sıkça duyar ve kullanır hale geldik.

Yok; devletin kurumları arasında yaşanan tartışmalara girmeyeceğim.

Birkaç soru var kafamda 'tuhaf' ile 'ekonomi' bağlantılı.

Mesela:

Bu ülkede 'işsiz' olmak tuhaf değil mi?

İşsizlik oranının yüzde14'lere çıkması daha da tuhaf değil mi?

* *

Fındığın en lezzetlisini, en kalitelisini üretebileceksin…

Dünyaca sevilen bir 'çikolata' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Otomotivde tüm parçaları üretebileceksin.

Dünya çapında bir otomotiv markasına sahip olamayacaksın.

* *

Zeytinin en lezzetlisini, en kalitesini üreteceksin…

Dünya çapında bir 'zeytinyağı' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Pamuğun, ipeğin, ipliğin neredeyse en iyisini üreteceksin…

Dünyaca ünlü bir tekstil markasına sahip olamayacaksın.

* *

Üç tarafın denizlerle çevrili olacak, balığın en lezzetlisini çıkartabileceksin… Dört tarafın verimli toprak olacak, güneşin olacak, suyun olacak, meyvenin sebzenin tahılın hayvanın en kalitelisini, en lezzetlisini üretebileceksin…

Dünyaca aranan bir 'konserve', 'gıda' markasına sahip olamayacaksın.

* *

Önemli maden yataklarına sahip olacaksın…

Milyarlarca dolarlık granit, taş, mermer ithal edeceksin.

* *

Kamusuyla, özeliyle bilanço sağlığı açısından dünyanın en iyi bankalarını kurabileceksin…

Dünya ülkelerinin referans kabul ettiği bir bankaya sahip olamayacaksın.

* *

Dünyanın önde gelen markalarını yöneten ve yönetebilecek beyinler yetiştireceksin…

Dünyaca ünlü bir 'marka' yetiştiremeyeceksin!

* *

Kısacası milyonlarca kişiyi iş sahibi yapabilme potansiyeli barındıracaksın…

Dünya çapında bir işsiz ordusuna sahip olacaksın!

* *

Bunlar da tuhaf değil mi?

Tuhaf şeyleri doğal, doğal şeyleri ise tuhaflaştırıp kabullenmek midir acaba düştüğümüz durum?

* * * *

Yarım asra doğru…

Çalışmaya başladığımda 15 yaşındaydı DÜNYA Gazetesi.

Şimdi 30 yaşında.

DÜNYA ailesi fertlerinin büyük bölümünün ve yaşadığımız sürecin önemli gazetecilerinin ilk durağı, ilk okulu oldu.

Yaklaşık 12 yıl önce Samsun'da düzenlediğimiz bir toplantının sabahında rahmetli Nezih Demirkent karşısına oturtup tembihlemiş ve "Gazeteci olacaksan, belli bir alana hakim olmalısın. O alanda bilgin ve fikirlerin kuvvetli olmalı. Sana danışılmalı. Bu gazete uzun yıllar yaşayacak; yaşatacakta bu özelliklere sahip gazeteciler olacak." demişti.

Nezih Bey'in, DÜNYA ailesinin her ferdine ayrı ayrı yaptığı bu tembihlerdir bizi birbirimize bağlayıp, kenetleyen, büyüten ve bugünlere getiren.

30'uncu yaşımızı kutladığımız bu günde olduğu gibi, 50'inci yaşı kutlayacağımız o günlerde de bu öğretiden sapmamış olacağımızı biliyor, atardamarımız olan Anadolu'da ki sanayi kuruluşlarına da nice 30 yıllar diliyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Refleks (2) 27 Ağustos 2024
Refleks 26 Ağustos 2024
“Durduk yere” mi oldu? 21 Ağustos 2024