TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu en büyük nişanla ödüllendirildi
İkili ekonomik ve ticari ilişkilere, Avrupa ekonomisine ve küresel ekonomiye katkılarından ötürü, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Avusturya iş dünyasının en büyük nişanı olan “Ekonomi Altın Ödülü”ne layık görüldü
TALİP AKTAŞ
VİYANA - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) Avusturya’daki muadil örgütü Avusturya Ekonomi Odası, ikili ekonomik ve ticari ilişkilere, Avrupa ekonomisine ve küresel ekonomiye katkılarından ötürü, TOBB Başkanı ve Eurochambres Başkan Yardımcısı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu Avusturya iş dünyasının en büyük nişanı olan “Ekonomi Altın Ödülü”ne layık gördü. Hisarcıklıoğlu’na nişanı ve ödülü, Viyana’daki törende Avusturya Ekonomi Odası Başkanı ve Eurochambers Onursal Başkanı Christoph Leitl tarafından takdim edildi.
Ekonomi Altın Ödülü, şimdiye kadar aralarında Rusya’nın eski başbakanlarından Yevgeni Primakov, AB’nin Genişlemeden Sorumlu eski Komiseri Günter Verheugen’in de bulunduğu 17 devlet adamı ve özel sektör temsilcisine verilmişti. TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, bu ödülü alan 18. isim oldu.
“TTIP için destek bekliyoruz”
Törende konuşan Rıfat Hisarcıklıoğlu, köklü tarihi ve siyasi ilişkilerin yanında, Avusturya’nın bugün de, Türkiye’nin en yakın yatırım ortaklarından biri olduğunu ve son beş yılda Avusturyalı şirketlerin Türkiye’ye 7.2 milyar dolarlık doğrudan yaptıklarını belirterek, Avusturyalı işadamlarını daha fazla yatırım yapmaya çağırdı.
Hisarcıklıoğlu, AB’nin ABD ile yürüttüğü Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) görüşmemlerine Türkiye’nin dahil edilmesi konusunda Avusturya iş dünyasının desteğini beklediklerini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, Eurochambres’ta görev aldığı tarihten itibaren Türkiye’nin AB üyeliğine en fazla karşı çıkan Avusturya ve Fransa gibi ülkelerin iş dünyası örgütleri ile kurdukları diyalog ve yakın işbirliği sonucu, bu kuruluşların Türkiye’nin tam üyeliğine bakışlarında olumlu sonuçlar elde ettiklerine işaret etti. Başkan Hisarcıklıoğlu, değerlendirmesinde şu başlıklara değindi:
ODALARA ÜYELİK
Avusturya, oda sisteminde Almanya, İtalya, Fransa ve Türkiye birlikte en başarılı ülkelerden biri olarak kabul ediliyor. Bu başarıda asıl olarak odalara zorunlu üyelik sisteminin büyük payı var. İngiltere dışında G20 üyesi AB ülkelerinin tamamında odalara zorunlu üyelik sistemi bulunuyor. .
MESLEKİ EĞİTİM
Avusturya ve Almanya’da mesleki eğitim konusunda odalar, oldukça etkili. Her iki ülkede de genç nüfustaki işsizlik oranının düşük düzeyde kalmasında bu durumun etkisi bulunuyor. Başarılı ülke örneklerinde olduğu gibi, Avusturya’da da dış ticaret müşavirlikleri odaların üst örgütü olan Avusturya Ekonomi Odası’na bağlı olarak çalışıyor.
LEFKOŞA FORUMU
Türkiye, Yunanistan, KKTC ve Güney Kıbrıs iş dünyası örgütlerince kısa süre önce hayata geçirilen Lefkoşa Ekonomi Forumu, güven artırıcı politikalar kapsamında ilişkileri ileri aşamaya taşıdı ve bazı projeleri somutlaştırdı. Forumun üçüncü toplantısı, bu hafta Atina’da gerçekleştirilecek. Somutlaşan projeler arasında Kıbrıs’taki “ara bölge”de ortak bir tahkimin kurulmasının yanı sıra, Kuze y ve Güney üniversitelerinin katılımıyla “Girişimcilik kuluçka merkezi” kurulması konularında mutabakat sağladık. Şimdi bu projelere siyasilerden destek isteyeceğiz.
AVUSTURYA BALO’YA ORTAK OLUYOR
Büyük Anadolu Lojistik Organizasyonlar (BALO) ile Avusturya Devlet Demiryollarının (OBB) yük taşımacılığı şirketi Rail Cargo Austria (RCA) arasında imzalanan işbirliği protokolünün ardından şimdi de Avusturya tarafını BALO’YA ortak ediyoruz. Böylelikle, Anadolu’nun Avrupa’ya ihracatında önemli maliyet avantajının yakalayabileceğiz.
AB Komiseri Verheugen: Güney Kıbrıs nankörlük etti
Avrupa Birliği’nin eski Genişlemeden Sorumlu Komiseri ve TOBB Danışmanı Günther Verheugen, görevde bulunduğu dönemde Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğinin Kıbrıs sorunu ile ilişkilendirilmesinin yanlış bir karar olduğunu söyledi. Verheugen, “Güney Kıbrıslılara bu kadar yardımcı olmamak gerekirmiş, çünkü nankörlük ettiler” dedi. TOBB’un Türkiye’den 54 oda başkanının katılımıyla Avusturya Ekonomi Odası ile Viyana’da gerçekleştirdiği seminerde Türkiye- AB ilişkileri konulu sunum yapan Verheugen, şu görüşleri dile getirdi:
• Aralık 1999’de Helsinki’deki Avrupa Konseyi Zirvesi’nde benim önerim üzerine Türkiye’ye resmi olarak adaylık statüsü verildi. Ve o zaman görüşmelerin Kıbrıs’ın üyeliği ile birlikte yürütülmesi kararlaştırıldı. Şimdi diyorum ki, Güney Kıbrıslılara bu kadar yardımcı olmamak gerekirmiş, çünkü nankörlük ettiler. Kendilerin yapılan iyiliği unuttular. Süreci KKTC’ye ambargo koyarak uyguladılar. Güney Kıbrıslılara sesleniyorum; çözümün önünü açın.
• 1997-2005 döneminde Avrupa Konseyi Başkanı olarak görev yapan Jean-Claude Juncker’in, hiç bir zaman Türkiye’nin tam üyeliğine taraftar olmadı. Kıbrıs ve Türkiye konusunda hatalı karar verildiği dönemde, çıkan kararı destekledi. 2020 senesine kadar genişleme olmayacağını söyledi. Eksiklik bulduğum şey, genişleme olsun olmasın, Komisyon’un adayları tam üyeliğe hazırlamak için elinden geleni yapacağını söylememesiydi. Sonradan imtiyazlı üyelik gibi garip statüler konuşuldu.
• Türkiye'de ise hayal kırıklığı v
ar ve son zamanlarda farklı alternatiflerden söz ediliyor. Türkiye’nin AB ile ortaklık dışında doğru bir alternatifi olamaz. Bölge ülkeleri uzun vadede güvenilir ortak olamaz.
• Dünya Bankası raporuna göre Gümrük Birliği’ni etkileri bakımından bir revizyon gidilmesi vakti geldi. Gümrük Birliği’ni genişletme, her iki tarafın da çıkarına olacağı için bu siyasi fırsatın iyi değerlendirilmesi gerekir. TTIP Türkiye'yi çok ciddi şekilde olumsuz etkileyecek. Türkiye’nin sürece nasıl dahil edileceğine ilişkin çözüm bulunmalı . Viyana’da gerçekleştirilen seminer kapmasında, Avusturya’daki meslek eğitim konusunda da sunumlar yapıldı.