TİM Başkanı Mustafa Gültepe: Enflasyonla mücadelede ihracat parka alınmamalı

TİM Başkanı Mustafa Gültepe, 2024 yılında rekabetçiliğin zarar gördüğünü ve bazı sektörlerin güç kaybettiğine dikkat çekti. Türkiye’nin çok pahalı bir ülke olduğunun altını çizen Gültepe, enflasyonla mücadele ederken ihracat ve üretimin devamlılığının sağlanmasına vurgu yaptı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Özlem SARSIN

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Bölge­sel Toplantıları’nın ilki Ege İhracatçılar Birliği’nde ger­çekleştirildi. İhracatçılar, ihra­catı ve sanayiyi etkileyen temel sorunlar ile çözüm önerileri hakkında güncel bilgiler pay­laşmak ve birlikte atılabilecek adımları değerlendirmek üzere bir araya geldi.

Toplantıda ihracatçılara ses­lenen TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe, Tür­kiye’yi ihracatta dünyanın ilk 10 ülkesi arasına çıkarmak is­tediklerini söyleyerek, “Ta­bi küresel ticaret dikensiz gül bahçesi değil. 2024’te ise re­kabetçilikle ilgili ciddi sorun­lar yaşadık. Yine de her iki yılı artıda tamamlamayı başardık.

2024’te yüzde 2,5 artıdayız. Ge­çen yıl, 262 milyar dolarla tüm zamanların en yüksek yıllık ih­racat değerine ulaştık. Küre­sel ihracattaki payımızı yüzde 1,08’e çıkardık. Yüzde 2,5’lik ar­tışta özellikle otomotiv, çelik ve savunma sanayi gibi sektörleri­mizin katkısının altını çizmem gerekiyor. Mal ihracatı yapan 26 sektörümüzden 13’ü artı, 13’ü eksi yazdı. Hizmet ihracatımız son yıllarda hızlı bir artış tren­di izliyor. Bu yılı da inşallah he­defin üzerinde bir rakamla ta­mamlayacağız” dedi.

“Daha fazla ihracat yapabiliriz”

2025 yılına 280 milyar dolar­lık ihracat hedefiyle başlandı­ğını ve yaklaşık yüzde 7 artırıl­masının hedeflendiğini ifade eden Gültepe, “Başarabilir mi­yiz? Türkiye’nin potansiyeline, ihracatçımızın gücüne baktığı­mızda daha fazlasını da yapabi­liriz. Ama yakın coğrafyamız­da jeopolitik riskler devam edi­yor. Kuzeyimizde, Ukrayna’da üç yıldır savaş var. Güneyde İs­rail’in saldırıları devam ediyor. Suriye’de iç savaş sona erdi ama istikrarlı bir döneme geçiş za­man alacak. Bu ülkedeki geliş­meleri yakından takip edece­ğiz. En büyük ihracat pazarları­mızdan ABD’de Donald Trump, 20 Ocak’ta ikinci kez başkanlık koltuğuna oturacak. Tüm bu ge­lişmelerin 2025’teki ihracatı­mıza olumlu ya da olumsuz yan­sımaları olacak” dedi.

“En büyük sorun Türkiye’nin çok pahalı olması”

2024 yılında rekabetçiliğin zarar gördüğünü ve bazı sektör­lerin güç kaybettiğini dile geti­ren Gültepe, “2025 yılı aynı şe­kilde devam etmez umarım. En büyük problem Türkiye’nin pa­halı olması. Çok çok pahalı. Ra­kip ülkelerimizden dolar bazın­da yüzde 50’nin üzerinde paha­lıyız. Doğu Avrupa ülkelerinden neredeyse dolar bazında yüzde 20-25 pahalıyız. Türkiye’nin kur ve enflasyon arasındaki bağlan­tısı sürdürülebilir değil. 27 sek­tör, hizmet sektörü dahil herkes pahalı olduğumuzu ve iş devam etsin diye sipariş alındığını söy­lüyor.

Halk arasında şöyle bir al­gı var. İhracatçı yüksek kur isti­yor. Asla ve asla öyle bir şey yok. Türkiye’nin istikrarlı bir ekono­miye kavuşması için kur yüksel­memeli dengede gitmeleri ge­rek. İnşallah 2025 yılında kur ve enflasyon paralel bir şekilde gi­der. Hatta yıllık enflasyonun beş puan altına bile razıyız. Hiçbir şekilde bizim başka bir talebi­miz olmadı. İhracatçı bu anlam­da nasıl rekabet edecek? 2024’ü bir şekilde tamamladık. Ama ay­nı anlayış devam ederse bu sene çok zorlanırız.

Yapılacak şey as­lında belli. Enerjiyi yeniden to­parlamamız gerekiyor. Her plat­formda bunu söylemeye devam edeceğiz. 2025 yılı ihracat hede­fimizi yakalayabilmek için poli­tikaları biraz daha değiştirmek gerektiğini, sanayinin biraz daha ön plana çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz. Enflasyonla mü­cadele ederken bir taraftan ihra­cat ve üretim parka alınmamalı, sürdürülebilir şekilde yukarıya doğru devam etmeliyiz” dedi.

“Bölgesel asgari ücretin tartışılması gerekiyor”

Ege İhracatçı Birlikleri Ko­ordinatör Başkanı Jak Eskina­zi ise rakip ülkelerle kıyaslandı­ğında son dönemde artan mali­yetler nedeniyle rakiplere göre yüzde 40-50 daha pahalı kalın­dığını söyleyerek, bölgesel asga­ri ücretin tartışılması gerektiği­ni vurguladı.

Yeniden değerlendirme ora­nının devletin kendi alacakları için yüzde 44 olarak belirlendi­ğini, ihracatçıların da buna pa­ralel bir döviz artışı talep etti­ğini ifade eden Eskinazi, “Son dönemde uygulanmakta olan ekonomik programın temel bir eksikliği olarak, reel sektör ve sanayiye yeterli desteğin veril­mediği, ekonomi yönetiminin büyük oranda finansal bir pers­pektifle yürütüldüğü görülmek­tedir. Bu durum, reel sektörün çok ciddi bir çıkmaza girmesi­ne neden olmaktadır.

Her ne ka­dar ihracat istatistiklerinde bir artış görülse de, bu artışın se­beplerini derinlemesine değer­lendirdiğimizde şunlar orta­ya çıkıyor: Kazanılan pazarları kaybetme korkusu, sermayesi­ni yitiren sanayi sektörlerinin daha ucuz kredi olan ihracat kredileri için ihracat taahhü­dünü kapatma ihtiyacı, işyeri­ni kapatmak isteyen imalatçıla­rın kıdem tazminatını ödeyecek sermayeleri olmamasıdır. Bu yapısal sorunlar, ihracatçıların çok daha etkin bir destek me­kanizmasına ihtiyacı olduğunu göstermektedir” dedi.

Yürütülmekte olan ekono­mik programın ekonomi yöne­timinden uzak, sadece finansa yönelik yönetildiğini kaydeden Eskinazi, bu sebeple; reel sek­tör ve sanayinin zaman geçtikçe bir çıkmaza girdiğini söyleyerek şu taleplerde bulundu: “İhracat­çılara acilen Merkez Bankası­nın döviz bozdurma mecburi­yeti ve döviz alma zorunluluk­larının kaldırılarak daha rahat hareket etmesinin sağlanma­sı gerekiyor. Aşırı değerli olan TL’ye karşı ihracatçıların döviz bozdurmaları esnasında mah­sup edilmek kaydıyla yüzde 10’a kadar bir teşvik verilmelidir.

Döviz kredisi geri ödemelerinin istisna kapsamına alınması ge­rektiğini düşünüyoruz. Şua an yürürlükte olan mevzuata gö­re ihracat bedellerinin yüzde 30’unu TCMB’ye satma zorun­luluğu var. Dolayısıyla ihlal kap­samına girmemek için tahsil edilecek ihracat bedelinin yüz­de 70’inin kredi vadesine kadar serbest kullanıma alınıp kredi geri ödemesinin de bu tutardan yapılması dışında bir çare bıra­kılmamış. Bizlerin ihracat be­delinin yüzde 70’ini vadesiz he­sapta tutma lüksümüz hiç yok hele ki TL’nin günden güne de­ğerlendiği bir durumda.”

EİB İhracatın Yıldızlarını ödüllendirdi

Ege İhracatçı Birlikleri, 2024 yılında ihracatta başarı gösteren üyelerini İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde ödüllendirdi. 20 kategoride 60 ödül sahibini bulurken Ege İhracatçı Birlikleri ihracatından yüzde 40 pay alan firmalar 7.4 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi törende yaptığı konuşmada 2024 yılında mevcudu koruma hedefi koyduklarını ve yüzde1 artışla 18.4 milyar dolar ihracat yaptıklarını söyleyerek, 2025 yılını ekonomik program ile birlikte kararlılık yılı olarak değerlendirdiklerini ifade etti. Döviz kurunun enflasyon oranında arttığı takdirde 2 haneli artış hızı yakalanabileceğini ve ihracatta 20 milyar doları geçebileceklerini belirten Eskinazi, böylelikle Türkiye’nin 280 milyar dolar ihracat hedefine daha fazla katkı sağlamış olacaklarını sözlerine ekledi.