Rönesans Holding, polipropilen üretim tesisi ve terminal projesi için harekete geçti

Rönesans Holding, polipropilen (PP) üretim tesisi ve terminal yatırımları için gerekli finansman desteğini sağladığını açıkladı. Toplam tutarı 2 milyar doları bulacak olan söz konusu girişim, Türkiye’nin endüstriyel yeterliliğini artırması, dışa bağımlılığını azaltması ve küresel ticaretteki yerini güçlendirmesi açısından önemli bir yatırım olarak görülüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Rönesans Holding, polipropilen üretim tesisi ve terminal projesi için harekete geçti

Türkiye’nin en büyük müteahhitlik ve yatırım gruplarından biri olan Rönesans Holding, polipropilen (PP) üretim tesisi ve terminal projesini hayata geçirmeye hazırlanıyor.

Holding, proje için gerekli finansmanı sağlarken; söz konusu projenin Türkiye’de özel sektörün gerçekleştirdiği en büyük yatırımlardan biri olması hedefleniyor. 

Polipropilen talebinin yaklaşık yüzde 17'si karşılanacak

Toplam yatırım tutarı 2 milyar doları bulan projenin, Türkiye’nin endüstriyel yeterliliğini artırması, dışa bağımlılığını azaltması ve küresel ticaretteki konumunu güçlendirmesi açısından stratejik bir yatırım olarak dikkat çekiyor.

PP Üretim ve Terminal Tesislerinin uluslararası finansörler tarafından ayrı ayrı finanse edildiği açıklandı.

İlk finanse edilecek tesis olan PP Üretim Tesisi, Rönesans Holding ve Sonatrach ortaklığı ile hayata geçirilecek.

Sonatrach’ın aynı zamanda hammadde sağlayıcısı olacağı tesis, 472 bin 500 metrik ton/yıl üretim kapasitesine sahip olup, Türkiye'nin polipropilen talebinin yaklaşık yüzde 17'sini karşılayacak.

"Yeni iş imkanı yaratmakla kalmayacak"

Proje hakkında değerlendirmelerde bulunan Rönesans Holding Onursal Başkanı Erman Ilıcak, “Bu yatırım, Türkiye’nin ekonomik kalkınma ve sanayi hedeflerine destek veren sürdürülebilir ve katma değerli yatırımlara olan bağlılığımızın bir göstergesidir.” ifadelerini kullandı. 

Ceyhan PP Tesisinin yeni iş imkanları yaratacağını da kaydeden Erman Ilıcak, açıklamalarına şöyle devam etti:

“Ceyhan PP Tesisi, bölgede yüzlerce yeni iş imkanı yaratmakla kalmayacak, aynı zamanda PP gibi Türkiye ve Avrupa’daki endüstriler için hayati önem taşıyan bir hammadde için daha sürdürülebilir ve rekabetçi bir tedarik zinciri oluşmasını güvence altına alacaktır.

Ayrıca projenin tamamen yabancı kaynaklarla finanse edilmiş olması, uluslararası yatırım çekme konusundaki yetkinliğimizi ortaya koyarak, Türkiye’ye doğrudan yabancı yatırım ve finansman girişini destekleyecektir.”

"Yatırım yapmamızda Türkiye'de büyüyen PP pazarı etkili oldu"

SONATRACH CEO’su Rachid Hachichi ise Türkiye'ye yatırım yapılmasıyla ilgili şunları söyledi: 

“Türkiye’ye yatırım yapma kararımızda, Türkiye’de dinamik ve büyüyen bir PP pazarı olması etkili olmuştur.

Bu lokasyon, köklü ve sürekli gelişen endüstrisiyle ideal bir konum olarak öne çıkmaktadır. Derinlemesine yapılan araştırmalar, olumlu ekonomik beklentiler ortaya koymaktadır.”

İkinci yatırımla ilgili detaylar

Yatırımlardan ikincisi ise Stolt-Nielsen’in terminal hizmetleri alanındaki iştiraki Stolthaven Terminals ile ortaklaşa geliştirilen sıvı yük terminal tesisi olacak.

Terminal tesisin hem PP üretim tesisine hem de gelecekteki potansiyel müşteriler için terminal ve hammadde depolama hizmetleri sunması hedefleniyor.

Konuyla ilgili konuşan Stolthaven Terminals Başkanı Guy Bessant, Rönesans Holding ile bu önemli projede ortak olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirerek şunları söyledi:

“Stolthaven Terminals, sıvı ve gaz hammaddelerin güvenli ve verimli bir şekilde taşınması ve depolanması konusunda 50 yılı aşkın deneyime ve karmaşık, büyük ölçekli depolama projelerinin geliştirilmesinde kanıtlanmış bir uzmanlığa sahiptir. Bu terminal, yalnızca Ceyhan PP Tesisi için depolama sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda DAPEK Endüstri Bölgesi’nin bir parçası olarak, gelecekte yerel ve uluslararası şirketlere depolama ve lojistik çözümleri sağlayabilecek.”

Çevre dostu güncel teknolojiler kullanılacak

Her iki projede de sürdürülebilirlik ve üretim verimliliği sağlamak amacıyla çevre dostu en güncel teknolojilerinin kullanılacağını açıklandı.

PP üretim tesisinde, dünya genelinde üretilen PP başına en düşük sera gazı emisyonu hedeflenirken, yüzde yüz yenilenebilir elektrik ve yüksek verimli üretim yöntemlerinden faydalanılacak.

Ceyhan Polipropilen (PP) Üretim Tesisi ve Terminal projesi toplam 1,3 milyar dolarlık uluslararası finansmanla güçlü bir uluslararası ilgi çekti.

PP Üretim Tesisi için ABD Uluslararası Kalkınma Finans Kurumu (DFC) ile Cesce sigortası altında ING (genel koordinatör & dokümantasyon bankası), BBVA, DenizBank AG – Austria, DZ BANK ve The Arab Energy Fund - TAEF (eski adıyla Apicorp) gibi uluslararası ticari bankalardan oluşan bir konsorsiyumdan finansman sağlandı.

Deutsche Bank bu işlemde Cesce koordinatörü olarak görev aldı. Terminal için ise Vakıfbank’ın yanı sıra Cesce sigortası altında ING ve BBVA tarafından finansman sağlandı.

Dış ticaret açığını azaltması bekleniyor

Otomotiv, tekstil ve ambalaj gibi ana sektörler tarafından yönlendirilen taleple dünyanın en büyük polipropilen pazarlarından biri olan Türkiye’nin toplam yıllık PP tüketimi yaklaşık 2,7 milyon ton olmasına rağmen, mevcut yerel üretim yaklaşık 100 bin ton seviyesinde bulunuyor.

PP Üretim Tesisi ise, DAPEK Endüstri Bölgesi’nde stratejik bir konumda yer alıyor. Yerel ekonomiyi desteklerken, Türkiye'nin dış ticaret açığını yıllık yaklaşık 300 milyon dolar azaltması, inşaat döneminde 4.500 kişiye kadar, faaliyet döneminde ise 300 kişiye kalıcı istihdam sağlaması bekleniyor.

Proje, nitelikli istihdam olanaklarını ve iş yapma becerisini artırmayı hedefleyen girişimleri de içeriyor. Tesis için kurulan bir kaynakçılık okulu da dahil olmak üzere uygulanan programlar, bölgede eğitim ve beceri geliştirmeyi desteklerken sosyo-ekonomik kalkınmaya da katkıda bulunacak.

Kaynak: HABER MERKEZİ