‘Nüfusumuz yaşlanıyor, doğru yönetilmesi şart’
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye’nin şimdiden yaşlı nüfusu nasıl yöneteceğini belirlemesi gerektiğini söyledi. Bahçıvan, İstanbul ve diğer illere 5.5 milyon göç veren Sivas'ın bu konuda model il olabileceğini belirtti
SERCAN AKINCI
SİVAS - Türkiye’nin nüfusunun bugün için genç olmasına karşın, 10 yıllık sürede daha da yaşlanacağını ifade eden İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye’nin yaşlı nüfusu nasıl yöneteceğini belirlemesi gerektiğini söyledi. Bahçıvan, emeklilerin ve yaşlıların kendi memleketlerinde yaşamasını sağlayacak projelerin geliştirilmesini önererek, bu konuda Sivas’ın bir model olarak öne çıkabileceğini kaydetti.
Tersine göç Türkiye’yi kalkındırır
İSO Yönetim Kurulu ve Meclis üyeleri Sivas’ı ziyaret etti. Burada STSO ve İSO’nun ortaklaşa düzenlediği basın toplantısında konuşan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, birçok İSO üyesinin ve İSO Meclis üyesinin Sivaslı olduğunu bildirdi. Türkiye’nin 10 yıl sonra AB gibi yaşlı nüfus sorunu yaşayacağını dile getiren Bahçıvan, bu konudaki tedbirlerin şimdiden alınması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük ili olan Sivas’ın, eğitimli ve emekli nüfus için tersine göçü başlatmasının tüm ülkeyi kalkındırabileceğine değinen Bahçıvan, “Sivas ülke genelinde emeklisi yüksek olan bir şehir. Sivas’a emeklileri için hayatlarının ikinci baharında mutlu olarak kendi topraklarında yaşamaları noktasında çok önemli bir model il olmasını, farklı ekonomik işlevlerin ve sektörlerin de oluşabileceği bir çalışma yapmasını öneriyoruz. Türkiye’nin bunu düşünmesi lazım. Bu hem İstanbul, hem de diğer illerde yoğun nüfusun bu bölgelere aktarılmasına katkı sağlayacak. Ayrıca bu bölgelerin emekli gelirinden pay almasına ve yaşlılara yönelik birtakım farklı sektörlerin oluşmasına katkı sağlayacak. Bu herkese maddi ve manevi katkısı olacak bir yöntem” dedi.
Zor koşulları aşabilme dinamizmine sahibiz
Ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Bahçıvan, dış politikada olağanüstü bir dönemden geçtiğimizi belirterek, şunları söyledi: “Gerek güney gerekse kuzeyde ayrı bir cadı kazanı söz konusu. Çevremizde karışıklıkların zirve yaptığı şu dönemde özel sektör olarak, gündeme kaptırmadan yaptığımız işi en iyi şekilde yapmalıyız. Zaten en zor koşulları aşabilme dinamizmine sahibiz. Bizi diğer ülkelerden ve yabancı meslektaşlarımızdan ayıran en büyük faktör bu. Sanayinin ne kadar önemli olduğunu, Sayın Başbakan Davutoğlu ve Sayın Bakanımız Babacan’dan net bir şekilde duyduk. Geleceğin üretim dönemi olmasında, üretime dayalı sanayiye dönüşmemizde net bir kararlılık var. Türkiye’nin son 10 senedir daha çok inşaata, tüketime, ticarete, ithalata dayalı bir modelden yatırımlara, üretime ve de üretimden gelişen kaliteli bir ihracata döndürülmesinin teşhisinde hükümetimizle mutabıkız. Dünyadaki ucuz ve bol paranın faydasını geçen sürede üretime yönelik olarak çok kullanamadık. Bu bol para üç-beş ayda bitecek gibi görünmüyor. Özellikle cari açığımızın düşmesi noktasında, petrol fiyatları başta olmak üzere birtakım temel değerlerin fiyatlarının düşmesi de Türkiye için çok büyük bir şans. Böyle bir süreç sanayiye yönelik bir finansman kaynağıyla da uzun vadeli taçlandırılırsa, Türkiye önümüzdeki yıllar için karlı çıkacaktır.”
"8 milyar dolarlık hurda ithalatı yapıyoruz"
Cari açığı oluşturan ithalat kalemlerinde, Türkiye’nin yatırıma dönüştürebileceği fırsatlar olduğuna değinen Bahçıvan, “En basiti demir-çelik. Sivas belki de dünyanın en önemli demir yataklarından birine sahip. Ama Türkiye belki de hurdaya dünyada en çok para harcayan ülke. Yılda 8 milyar dolara yakın hurda ithalatımız söz konusu. Türkiye’nin demirde daha katma değerli üretime yönelmesi, demir rafinerisi kurması, bu demir rafinerisinden çeliğe yönelik politikalar oluşturması, başlı başına bir işkolu yaratır. Kendimize ait değerleri üst seviye çıkarmamızın ülke gelirine ve cari açık belasına yapacağı çok ciddi katkı var” diye konuştu. Makine sektörünün de daha fazla güçlendirilmesi ve katma değerli fikirlerin değerlendirilerek ihracatın artırılması gerektiğine işaret eden Bahçıvan, “Bu alanda kaydedilecek gelişme, cari açık sorununa çözüm olacak. Sanayi reformu konusundaki tespitlerde karar mercileri ile mutabıkız. Ortak akıl oluşturursak, uygulamada iyiyi de buluruz. O konjonktür, Türkiye’de son yılların en iyi döneminde” dedi.
Sivas denizle buluşacak, ihracatı 1 milyar dolar olacak
STSO Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yıldırım ise, 2023 vizyonu kapsamında Türkiye’nin en gelişmiş 10 ili arasına girmeyi hedeflediklerini ve 78 ülkeye 190 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiklerini belirterek, şunları söyledi: “2023’te 1 milyar dolar ihracat yapan, milli geliri 15 bin doların üzerinde, 500 bin nüfusu ile göçü tamamen önlemiş, ilimizde üretilen markalı ürünleri pazarlayan rekabetçi bir il olmayı hedefl iyoruz. Üniversite sayısını ikiye çıkarmak ve 100 bin öğrenciye öğrenim sağlamak hedefimiz. TOBB ETÜ, şehrimizin ikinci üniversite müracaatını yaptı. YÖK’ten onay bekliyoruz. Sivas’ın iki yıl içinde lojistik yatırımlarını tamamlaması ile ülkenin en önemli lojistik noktalarından biri olmak istiyoruz. Sivas’a deniz getirmek istiyoruz. Kuzeyde Ordu-Sivas karayolunu tamamlayacağız. Ordu yolunu iki saate, güneyde Ceyhan ilçesi yolunu dört saate düşereceğiz. Şehrimizi Ordu Limanı üzerinden denizlere açacağız."
Odakule geliri bankada mevduat olmayacak
İSO olarak sahip oldukları kaynakları doğru kullanmayı hedeflediklerini kaydeden İSO Başkanı Bahçıvan, Odakule’nin mevcut gelirlerinin hak ettiğinin çok altında olduğunu söyledi. Bunun önüne geçmek için burası için kiraya verme modeli geliştirdiklerini anlatan Bahçıvan, “Halen ihale sürecindeyiz. Aralık ayına kadar teklifl er toplanacak. Bizler için tatmin edici bir teklif olursa ihale neticelenecek. Farklı projeler için bir kaynak yaratmış olacağız. Bankada mevduat olarak kalmayacak. Arzu ettiğimiz bir teklif olmazsa, süreci bitireceğiz. Yeni bir kiralama yapmamız, bu sürece bağlı” dedi. STSO Başkanı Osman Yıldırım (solda) ve İSO Başkanı Erdal Bahçıvan deri ve egzama hastalıklarının tedavisi için dünyadaki tek sağlık merkezi olan Sivas Kangal’daki Balıklı Kaplıca’yı ziyaret ettiler.