Meclis 3 ayda bir toplanacak TİM’e ‘Beyaz Masa’ kuracak

SERCAN AKINCI

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) üç başkan adayından birisi İsmail Gülle. Yaklaşık iki yıldır adaylık için çalıştığını söyleyen Gülle, yaptığı çalışmalar nedeniyle uzun dönemdir herkesin, kendisinin aday olacağını bildiğini ifade ediyor.

Gülle, başkan olması halinde TİM delegelerinden daha fazla yararlanmayı hedefliyor. Delegelerin binlerce oy alarak seçilmesine karşın sadece genel kurulda oy kullandıklarında hatırlandıklarını ifade eden Gülle, “Delegeler mutlaka fikirlerini aktarıyorlar ama daha verimli hale gelmeli. Bu meclisi, meclis gibi çalıştırmak lazım. Belirli aralıklarla meclisi toplayıp, onlardan fikir almak lazım. Büyük hedefe gideceksek herkesin fikrine ihtiyaç var. Her ay toplanmak zor olur, delegeyi yorar. 3 ayda bir toplanmak sağlıklı netice verir” diyor.

Gülle ayrıca bir de TİM’e ‘Beyaz Masa’ benzeri bir yapı kurmak istediğini belirtiyor. İhracatçıların sorunları başkanlara aktarırken çekindiklerini savunan Gülle, bu yapıdaki uzman kişilerin sorunlara anında çözüm olacağını belirtiyor.

'Yönetim daha kapsayıcı hale gelmeli'

30 Haziran'da gerçekleştirilecek TİM Genel Kurul'unda başkanlık seçiminin yanısıra sektörler konseyi başkanları da seçilecek. Başkan seçilen daha sonra 27 kişilik sektörler konseyi içinden 13 yönetim kurulu üyesi, üç de denetim kurulu üyesi seçecek. Gülle şimdiden yakın çalıştığı sektörler olması nedeniyle yönetim kurulunu büyük ölçüde belirlediğini ifade ediyor. Gülle, 27 kişilik sektörler konseyinin tamamıyla çalışmak gerektiğini vurgulayarak, "Mevcut durum aslında TİM’in felsefesine haksızlık. Bütün sektörleri çalıştırmak ve hepsiyle birlikte olmak gerekiyor. Yani yönetimi daha kapsayıcı yapmak gerekiyor. Sektörler konseyinde verimli çalışamıyorsunuz. Getirdiğim projeler karşılık bulmadı orada. Bütün sektörler konseyini yönetim kurulu gibi çalıştırmak gerekiyor. Bu şekilde kapsama alanı genişleyecek ve kimse oyunun dışında kalmayacak" ifadelerini kullanıyor.

'İhracatı tabana yaymak gerekiyor'

'Biz yeni bir TİM ve yeni bir yönetim istiyoruz' diyen İsmail Gülle, TİM seçim sisteminde yanlış olarak gördüğü bir noktaya dikkat çekiyor. Başkanlık seçiminin yapılacağı güne kadar sektörler konseyi seçimlerinin tamamlanmış olması gerektiğini vurgulayan Gülle, "Çünkü son güne kadar aday olarak çalışıyorsunuz ama son gün aday olamayın diye sektörler konseyi seçimlerinde komplolar düzenlenme ihtimali oluyor" diyor.

İhracattaki artışı sadece TİM'e mal etmenin yanlış olduğunu dile getiren Gülle, TİM'in ihracatçının sorununun çözümüne aracı bir kurum olduğunu anlatıyor.

TİM 1000 listesindeki şirketlerin toplam ihracatın yüzde 58'inden fazlasını yaptığını dile getiren Gülle, şöyle devam ediyor: "Bu çok doğru bir tablo değil ama sevindirici olan TİM 1000 dışında kalan şirketlerin payının artıyor olması. Burası bizim de çalışmamız gereken yer. İlk 1000 dışındakilerin sorunlarına eğilip, bunları büyütmek lazım. İhracatçının finansman sorununa ciddi şekilde destek olmak gerekiyor. Bu sorunlarının yarısını çözmek demek. Para ile ilgili sorun varsa başka şeyi konuşmak zor."

"10 yıl önce ihraç ettiğimizi bugün satamıyoruz"

İsmail Gülle ihracatın dinamik bir yapıda olduğunu söylüyor. Üretim sistemleri, mallar başta olmak üzere hemen her şeyin sürekli bir değişim içinde olduğunu belirten Gülle, "10 yıl önce ihraç ettiğimiz pek çok şeyi belki bugün ihraç etmiyoruz. Yeni sektörlerin ve ihracatçı birliklerinin çıkması ihtiyacı da buradan doğuyor. Değişimin içindeyiz, yaşıyoruz. Geçen yıl sattığınızı bu yıl satacağım diye zorlamanız bile bu işin dışında kalmanıza yol açabilir. Sahada değilseniz olmaz. Sahada olmak, üretimi bilmek, teknolojiyi, tüketicinin taleplerini bilmek önemli bir avantaj" diyor.

Öztiryaki: İthalatı azaltmaya odaklanılacak

Koordinasyon olursa ihracat 4 yılda 400 milyar dolara ulaşır