Türk balıkçısı Çin pazarına ağ atacak
Avrupa’da Norveçli üreticilerle rekabet eden Türkiye su ürünleri sektörü, bu yıl ihracatını 2 milyar doların üzerine çıkarmak için çalışmalarını hızlandırdı. Rusya ve Japonya’daki fiyat baskısını alternatif pazarlarla aşmak isteyen sektör, dünya devi Çin’e girmeye hazırlanıyor.
Nurdoğan ARSLAN ERGÜN / BARSELONA
Dünyada en çok ticareti yapılan gıda ürünlerinden su ürünleri pazarında Türkiye’nin gücü de hızla yükseliyor. Su ürünleri ihracatında dünyada 26’ncı olan Türkiye, üretiminin yüzde 80’ini başta Avrupa olmak üzere Japonya, Rusya gibi ülkelere ihraç ediyor. Geçen yıl 1.7 milyar dolar olan su ürünleri ihracatında bu yılki hedef 2 milyar doları yakalamak. Ana pazarı Avrupa’daki payını korumak isteyen Türk balıkçısı, aynı zamanda Çin, Tayland, Polonya gibi alternatif pazarlara da ürünler vermek istiyor. İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği (İSHİB) Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, “Özellikle Türk somonunda iki ana pazarımız, yüzde 80 pay ile Rusya ve Japonya. Ama buralarda fiyat dayatmalarıyla ilgili sorunlar başlıyor. O yüzden Çin gibi alternatif ülkelere gitmemiz lazım” dedi.
“Süpermarket alıcılarına tanıtacağız”
Ağustos ayında Şangay’da düzenlenecek dünyanın sayılı balık fuarlarından birine katılıp Türk su ürünleri tanıtım gecesi yapacaklarını açıklayan Sagun, Çinli süpermarket alıcılarına Türk su ürünlerini tanıtacaklarını belirtti. Çin, su ürünleri sektöründe en büyük üretici ve ihracatçı olmanın yanı sıra en büyük alıcı konumunda yer alıyor. Dünya su ürünleri ihracatının yüzde 9’unu gerçekleştiren Çin’in en çok sattığı su ürünleri kafadanbacaklılar, karides, çift kabuklu yumuşakçalar. Türkiye açısından önemli bir pazar olan Çin, aynı zamanda Japonya, ABD, Güney Kore gibi pazarlarda büyük de bir rakip. Dünya su ürünleri ihracatının 2022 rakamlarına göre, parasal değeri ise 176 milyar dolar.
Türk somonunu doğru anlatmak
Dünya genelinde balıkçılık dendiğinde ilk akla gelen ülkelerden Norveç, dünyanın en büyük çiftlik Atlantik somonu üreticisi. Norveç, morina gibi küçük pelajik türlerin ve derin su balık türlerinin önemli miktarda avcılığını da gerçekleştiriyor. Türkiye ile Norveç’in en çok karşı karşıya kaldığı ürün grubu ise somon. Türk somonu ile Norveç somonunun aynı aileden geldiğini anlatan İSHİB Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, “Norveç, pazarlama çalışmaları ve devlet desteği ile somonunu trend haline getirdi. Bugün bizim tezgahlarımızda bile Türk somonu 169 TL iken Norveç somonu 699 TL. Bizim ürünümüz de aynı. Hatta sularımız daha temiz. Ama satıcılara sorduğumuzda ‘Norveç’ten geliyor daha kaliteli’ cevabını alıyoruz. Türk somonu çok daha kaliteli. Bu algının zaman içinde değişmesi için çalışıyoruz” diye konuştu. Sagun, Türk somonunun Rusya ve Japonya’daki bilinirliğini tüm dünyaya yaymak istediklerini vurguladı. Birlik verilerine göre, 2024ilk çeyreğinde Türk somonu ihracat değeri yüzde 157’lik artış gösterdi. Geçen yılın ilk 3 ayında 37.7 milyon dolarlık somon ihraç eden Türkiye, ihraç değerini bu yılın aynı döneminde 97 milyon dolara çıkardı.
Avrupa’da yenen 3 balıktan 1’i Türkiye’den
Su ürünleri sektöründe 2023 yılında bir önceki yıla göre ihracatın yüzde 2,6 oranında artış göstererek 1 milyar 736 milyon dolar olarak gerçekleştiğini hatırlatan Oğulcan Sagun, şunları söyledi: “Çupra levrek ve alabalık ihracatında Avrupa’da lideriz. Avrupa’da her üç balıktan bir tanesi Türkiye’den gidiyor.”
Sagun’un verdiği bilgiye göre, su ürünlerinde Avrupa’da Norveç’ten sonra ikinci sırada bulunan Türkiye, üretimin yüzde 80’ini ihraç ediyor. Bu ihracatın yüzde 75’ini çupra, levrek, orkinos, alabalık ve son yıllarda Türk somonu oluşturuyor. Kalan yüzde 15 ise kerevit ve salyangoz, deniz salyangozu gibi kabuklu deniz ürünlerinden. Çupra, levrek ve alabalık ağırlıklı olarak AB ülkeleri ve Rusya’ya yapılırken, orkinosun neredeyse tümü Japonya’ya ihraç ediliyor. Sektörde 700 bin tonluk toplam üretimin 400 bin tonu çiftlik üretimi 300 bin tonu ise yabani avcılık şeklinde. İhracatta katma değer oranı ise Türkiye ortalamasının üzerinde. AB ve Japonya başta olmak üzere dünyanın birçok bölgesine su ürünleri ihracatı yaparken, içeride kişi başına yıllık tüketimin 8 kilolardan 6 kiloya kadar düşmesi iç tüketimin azlığını ortaya koyuyor. Kerevit karides gibi kabuklu ürünlerin Türkiye’deki tüketimi yok denecek kadar az. Bu ürünler yüksek katma değerle başta İsveç olmak üzere Rusya, Moldova gibi Kuzey Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Katma değerli ürün grubundaki salyangoz ve kurbağa kilosu 28-30 euro fiyatla Fransa ve İsviçre’ye ihraç ediliyor. Çin, Kore ve Kore’ye ise deniz salyangozu gidiyor.
“Orkinosta K. Afrika’dan kota satın alıyoruz”
Öte yandan orkinos yetiştiriciliğinde Türkiye’nin İspanya ve Malta’dan sonra üçüncü sırada yer aldığını açıklayan Oğulcan Sagun, “Gemilere binip Akdeniz’e açılıyoruz. Malta, Suriye gibi ülkelere kadar gidip avcılık yapıyoruz. Yakaladığımız orkinosları, getirip yetiştiriyoruz. Bu balığı yumurtadan üretmek uygulanabilir bir teknoloji olmadığı için avcılık yoluyla getiriyoruz. Ama burada da her ülkenin kotası var. Orkinosta kotanın yüzde 60’ı AB ülkelerinin elinde. Yüzde 7’si Türkiye’nin, diğerleri Kuzey Afrika ülkelerinin” bilgisini verdi. Bunun adil bir durum olmadığını söyleyen Sagun, bu uygulamanın sağlıklı olmadığı eleştirisi yaptı.
Türkiye, Seafood’a çıkarma yaptı
İspanya’nın Barcelona kentinde düzenlenen Seafood fuarına katılan Türkiye, fuarda Norveç standının yanında yer alarak Norveçli balıkçılara karşı gövde gösterisi yaptı. İstanbul Su Ürünleri ve Mamulleri İhracatçı Birliği (İSHİB) önderliğinde milli katılım yapılan fuara Türkiye’den 20 üretici katıldı. Dünyanın en prestijli balık fuarı olarak kabul edilen ve önceden Brüksel’de düzenlenen Seafood, son 3 yıldır Barcelona’da organize ediliyor. Türkiye, 18 yıldır Seafood fuarına katılıyor