Bakanı Mehmet Fatih Kacır açıkladı: 'İlaç ihracatımız 2,5 milyar dolara yükseldi'

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Tanıtım Toplantısı"nda konuştu. Bakan Kacır, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında biyobenzer ilaçlardan kanser ve otoimmün ilaçlara, ortopedik cihazlar ve protezlerden yenilikçi eşdeğer ilaçlara kadar toplam büyüklüğü 13 milyar lirayı aşan 26 yatırımı desteklediklerini söyledi. Bakan Kacır ayrıca, ilaç ihracatının 2,5 milyar Dolar'a yükseldiğini de kaydetti.

AA
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Üreten Sağlık" temasıyla düzenlenen "Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Tanıtım Toplantısı"nda açıklamalarda bulundu. 

Bakan Mehmet Fatih Kacır, 2024 yılında sağlık endüstrisinde 175 yatırıma teşvik belgesi düzenlediklerini söyledi. Bakan Kacır ayrıca, 30 milyar TL'nin üzerinde yatırımı harekete geçirdiklerini ve yaklaşık 3 bin 262 nitelikli istihdamın önünü açtıklarından da bahsetti.

Yeni destek ve teşvik mekanizmalarımızı da adım adım devreye aldıklarını kaydeden Bakan Kacar, "Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında Biyobenzer ilaçlardan kanser ve otoimmün ilaçlara, ortopedik cihazlar ve protezlerden yenilikçi eşdeğer ilaçlara kadar toplam büyüklüğü 13 milyar lirayı aşan 26 yatırımı destekliyoruz." ifadelerini kullandı.

"İlaç ihracatı 2,5 milyar Dolar'a yükseldi"

Kacır, "1990'lı yıllarda İnsan Genom Projesi ile 2,7 milyar dolar gibi devasa bir bütçe harcanarak 13 yıllık uzun bir süreçte erişebildiğimiz gen haritamıza, bugün 1000 doların altında maliyetle bir günde ulaşabiliyoruz." diye konuştu.

Türkiye'nin güçlü AR-GE ve inovasyon altyapısı, nitelikli insan kaynağı, kalite ve memnuniyet odaklı sağlık altyapısıyla bu dönüşümü göğüslediğini dile getiren Kacır, "İlaç ihracatımız 160 milyon dolardan 2,5 milyar dolara yükseldi. Üretimimiz 3 milyar kutuya yaklaştı. Halihazırda 11 biyoteknolojik ilaç tesisimiz üretim faaliyetinde bulunuyor. Tıbbi cihaz ihracatımız ise 47 milyon dolardan 1,3 milyar dolara yükseldi." değerlendirmesinde bulundu.

Kacır, Kovid-19 salgını döneminde yaşanan sıkıntıları da anımsatarak, Bakanlığın teknoloji geliştirme altyapılarını hizmete açtıklarını, BAYKAR, Arçelik ve ASELSAN'ın destekleriyle BİOSYS'in geliştirdiği yerli solunum cihazını 14 günde seri olarak ürettiklerini anlattı.

Bakan Kacır, 2022'de ilan edilen "Akıllı Yaşam ve Sağlık Ürün ve Teknolojileri Yol Haritası" ile salgın, yaşlanan nüfus, artan kronik hastalıklar gibi farklı sınamaların sağlık sektörüne etkilerini analiz ettiklerini söyledi.

"26 yatırımı destekliyoruz"

Bakan Kacır, 2024 yılında 175 yatırıma teşvik belgesi düzenlediklerini, 30 milyar TL'nin üzerinde yatırımı harekete geçirdiklerinden bahsetti. Yeni destek ve teşvik mekanizmalarını da devreye aldıklarını kaydeden Kacır, toplam büyüklüğü 13 milyar lirayı aşan 26 yatırımı desteklediklerini ifade etti:

"Geçtiğimiz yıl sağlık endüstrisinde 175 yatırıma teşvik belgesi düzenleyerek 30 milyar liranın üzerinde yatırımı harekete geçirdik ve yaklaşık 3 bin 262 nitelikli istihdamın önünü açtık.

Yeni destek ve teşvik mekanizmalarımızı da adım adım devreye alıyoruz. Katma değerli üretimi teşvik etmek ve cari açığı azaltmak üzere hayata geçirdiğimiz Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında Biyobenzer ilaçlardan kanser ve otoimmün ilaçlara, ortopedik cihazlar ve protezlerden yenilikçi eşdeğer ilaçlara kadar toplam büyüklüğü 13 milyar lirayı aşan 26 yatırımı destekliyoruz.

HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı kapsamında sağlık endüstrisinde biyoteknolojik ilaçlardan yenilikçi sağlık teknolojilerine, akıllı tıbbi cihazlardan teknolojik gıdalara uzanan geniş bir yelpazede ekosistemimizi yeni yatırımlarla güçlendirmeyi hedefliyoruz."

"17 binden fazla bilim insanına destek olduk"

Bakan Mehmet Fatih Kacır, sağlık teknolojilerinde yenilikçi cihazların ve hizmetlerin fikirden ürüne dönüşmesinin ancak yoğun mühendislik, tasarım, prototipleme ve deney aşamalarından sonra mümkün olduğunu dile getirdi.

Bu anlayışla gerek TÜBİTAK bünyesinde yürüttükleri gerekse TÜBİTAK eliyle destekledikleri projelerle sağlık alanında birçok yenilikçi ürünün geliştirilmesi ve ticarileştirilmesini sağladıklarını belirten Kacır, son 22 yılda sadece TÜBİTAK burs ve destek programlarıyla, sağlık alanında yürütülen 10 bin projeye ve 17 binden fazla bilim insanı ve gence 50 milyar liranın üzerinde destekte bulunduklarını söyledi.

Kacır, bugüne kadar 70 AR-GE merkezi ve teknopark bünyesinde çalışmalarını yürüten 1400'ün üzerinde teknoloji girişiminin 3 bin 500'den fazla araştırma projesine destek verdiklerini de söyledi.

"TÜSEB ve TÜBİTAK arasındaki sinerjiyi güçlendireceğiz"

Kacır, "Üreten Sağlık" modeliyle kamudan sanayiye, üniversitelerden girişimcilere kadar sağlık ekosistemindeki tüm paydaşları bir araya getirdiklerine işaret etti. Bakan Kacır, programla ilgili şu açıklamalarda bulundu:

"Birlikte yerli üretim kapasitesini artırmayı, dışa bağımlılığı azaltmayı ve Türkiye'yi küresel sağlık teknolojileri pazarında lider konuma taşımayı hedefleyen bu program doğrultusunda atacağımız önemli adımlardan biri de Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ve TÜBİTAK arasındaki sinerjiyi güçlendirmek olacak.

Oluşturduğumuz iş birliği modeliyle aşı, tıbbi cihaz ve biyoteknolojik ürünler gibi alanındaki yetkinliklerimizi ortak kullanım esasına dayalı yeni bir yaklaşımla etkin bir şekilde değerlendirme imkanına kavuşacağız.

TÜBİTAK bünyesinde yürüttüğümüz projelerle oluşturduğumuz kabiliyet havuzumuzu sağlık ekosistemindeki tüm paydaşların erişimine açarak, bilimsel bilgi birikimini ve teknolojik yetkinlikleri ortak bir zeminde buluşturacağız. Bu sayede kaynaklarımızı daha verimli ve stratejik bir şekilde kullanarak, sağlık teknolojilerinde özgün, yüksek katma değerli ürünler geliştirme yolunda önemli bir ivme kazanmayı hedefliyoruz. Program doğrultusunda bir diğer önceliğimiz de sağlık alanında AR-GE ve üretim kabiliyetlerimizi artırmak ve yenilikçi fikirlerin ticari ürünlere dönüşmesini sağlamak olacak."

"Turcornların doğuşuna zemin hazırlayacağız"

Türkiye'nin sağlık alanında henüz "Turcorn" çıkaramadığına dikkati çeken Kacır, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ben inanıyorum ki burada temellerini atacağımız iş birlikleriyle, önümüzdeki yıllarda sağlıkta da Turcornların doğuşuna zemin hazırlayacağız.

Aşı ve ilaç tedarikinde uzun vadeli planlama ve kamu alım garantileri, temel araştırması veya klinik araştırması Türkiye'de gerçekleştirilen ya da yatırım teşviki verilmiş yatırımlar neticesinde üretilecek ilaçlara ruhsatlandırma süreçlerinde öncelik verilmesi, klinik araştırmaları daha yaygın bir şekilde gerçekleştirilmesine imkan tanıyacak mevzuat adımlarının atılması, üniversiteler, hastaneler, araştırma merkezleriyle teknopark ve AR-GE merkezleri arasında iş birliğinin güçlendirilmesi, temel araştırması gerçekleştirilmiş ürünlerin klinik araştırmalarının desteklenmesi, TÜBİTAK ve TÜSEB arasında yüksek koordinasyon sağlık ekosistemimizin ölçeklenmesi ve genişlemesi için büyük önem arz ediyor."