Mega kriz gidişatında bazı öngörüler

Bekir Kavruk, kriz ortamında ekonomik gelişmeleri değerlendiriyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

Turizm mevsiminin başlaması öncesi sahte alkol skandallarından başlayıp AB süreci içerisinde  bulunan Türkiye'nin kimi bölge insanlarında hakim olan feodal kültür ve anlayışı yansıtan korkunç töre cinayetleriyle devam eden, sokaklarda ve trafikte halk arasında maganda olarak tabir edilen asosyal insan tiplerinin yol açtığı garip olayları dile getiren haberler gerek iç ve maalesef gerekse dış basında sık sık yerini almış bulunmaktadır. 

Tüm bunlardan anlaşılacağı üzere turizm mevsiminde çok eleştirilen dışa kapalı olarak baştan tam organize anlayışa dayalı 'her şey dahil sistemi' sosyo – kültürel ve güvenlik sorunları başta olmak üzere Türkiye'de maalesef zaruriyetten doğmuş bulunmaktadır. Halbuki verimli olmayan böyle bir sisteme girmeye çalıştığımız Avrupa'da ihtiyaç yoktur ve dolayısıyla orada başta esnaf olmak üzere turizmden herkes ama herkes para kazanmaktadır.

IMF ile belirsizlik halen devam ederken turizm gelirlerinin cari açığı dengelemesinde hayati öneminin daha da arttığı ülkemizde mega krizin özellikle reel sektör üzerindeki ciddi etkileri devam etmekte olup, bunun doğal sonucu olarak işsizlik rekor düzeylere erişmiş bulunmaktadır.

2008 yılı içersinde özellikle KOBİ ve orta boy işletmeler katagorisinde ciddi kaynak sıkıntıları yaşayan Türk reel sektöründe iflas dalgaları yaşanırken, Avrupa'nın en büyük 500 liginde karları itibariyle derecelendirmeye giren Türk bankalarının başarısı buruk bir başarı olarak değerlendirilmektedir. Kredi faizlerinin kimi bankalarda mevduat faizlerinin neredeyse üç misline erişmesinin dünyada pek benzerine rastlanmamakta olup, küçük finansman sıkıntılarını dahi gideremeyen bir çok reel sektör işletmelerinin maalesef iflas noktalarına gitmesi ders niteliğinde üzerinde durulması gereken konuların başında gelmektedir.

AB'de yaşanan krizin seyri ana pazar olması itibarıyla Türkiye'yi çok yakından ilgilendirmektedir. ABD'ye nazaran heterojen bir yapıya sahip olması nedeniyle uygulanacak ekonomi politikalarda ortak bir uzlaşmanın sağlanamadığı AB'de krizin Almanya Opel örneğinde olduğu gibi daha kötüsü olamaz dedirtircesine dip noktalarda seyir gösterdiğini öne sürmek mümkün görünmektedir.

Matbaalarda mega miktarlarda basılan ABD dolarının Japonya'dan AB'ye kadar tüm dünyadaki para rezervlerinin %75'ini oluşturması itibarıyla krizin kendi içinden dışarıya ihracı konusunda ABD'ye kolaylıklar sağlamasına rağmen GM gibi yan sanayileri ile birlikte milyonlarca kişiye istihdam sağlayan dünya devlerinin çöküşünün önüne geçilememiş bulunulmaktadır. Devletleştirilen GM sonrası örneğin Ford gibi birçok devlerin iflas noktasına gelmesi durumunda bu kez ne gibi yol izleneceği ve bu işin sonunun nereye varacağı merak konusudur. Obama yönetiminin aldığı önlem paketleri sonrası mega krizin ortaya çıkış sebeplerinin ortadan kaldırılıp kaldırılmadığı hususu ise şüphe konusudur.

Uzakdoğu ülkeleri 1990'larda yaşadıkları krizlerin getirdiği tecrübelerin sonucu olarak gerek bankacılık sistemi, gerekse özel sektörlerinin daha sağlam altyapıya sahip olmaları yanında yüksek tasarruf oranları ve döviz rezervleri sayesinde, her ne kadar ihracatta batıya bağımlı daralma devam etse de iç talepte olan sıkıntıların üstesinden gelinip krizden daha kolay çıkmaları mümkün görünmektedir. 

SONUÇ : 

Ekonomi otoritelerince krizin gidişatı ve formatları konusunda farklı görüşler öne sürülmektedir. Ağırlık kazanan nokta mali piyasaların krize dayanmaya devam etmesi varsayımı altında kuzey yarımküredeki yaz rehaveti sonrası zaten dibe vurmuş olan verilerin tekrar çıkış trendine gireceği ve bu yılın sonundan itibaren  nihai yükselişe geçeceği yönündedir.

Ancak her yıl reel sektör üretiminde genellikle yoğunluk yaşanan Mart ve Nisan aylarının getirdiği bazı olumlu etkilerin yanında enerji ve emtia fiatlarında yükseliş trendi devam ederken 2010'a ışık tutacak olan 2009 yılı için daha kesin öngörülerde bulunmak amacıyla yılın ilk 6 ay verilerinin ortaya çıkacağı Temmuz ayını beklemenin daha doğru olacağını belirtmekte yarar vardır. 

Bekir Kavruk Hakkında Bilgi ve Eski Yazıları