Yolsuzlukları ortaya koyduk, susun dediler
CHP Genel Başkan Yardımcısı Koç, partisinin Kırıkkale İl Başkanlığı tarafından düzenlenen aday tanıtım toplantısında, 2004 yılından itibaren yapılan çok sayıda ihalede yapılan yolsuzluğu ortaya çıkardıklarını, ama 'susun' dendiğini söyledi
KIRIKKALE - CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, "Küsmeye kırılmaya hele de bugünkü Türkiye manzarasında, ben Cumhuriyet Halk Partiliyim diyen hiç kimsenin hakkı yok artık"dedi.
Koç, partisinin Kırıkkale İl Başkanlığı tarafından bir düğün salonunda düzenlenen aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, her seçimin önemli olduğunu, her seçimin yapıldığı tarihte insanların bir şeyler söylediğini belirterek, 30 Martta yapılacak olan seçimlerin çok daha fazla önemli olduğunu kaydetti.
Bu partinin ayağına bir diken batırmadık
Yerel seçimlerin Türkiye'nin kaderine yön verecek olan üç ayaklı bir seçimin ilk basamağı olduğunu ifade eden Haluk Koç, küskünlüklerin ve kırgınlıkların sona ermesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Benim desteklediğim aday, aday oldu, benimki olmadı o zaman ben küstüm, kırıldım, ben delege oldum, ben olamadım, küstüm. Evcilik oynamıyoruz, kahvede okey de oynamıyoruz. Ciddi bir olay, küsmeye kırılmaya hele de bugünkü Türkiye manzarasında ben Cumhuriyet Halk Partiliyim diyen hiç kimsenin hakkı yok artık.
Kırılma, küsme, darılma olsa o hakkı bu partide en çok kullanacak insanlardan biri benim. Biz zaman zaman iddialar sergiledik bu iddialar gerçekleşmediği zaman, bize partiden çek git dediler, bir yere gitmedik ama bir gün olsun bu partinin ayağına bir diken batırmadık"
Türkiye 17 Aralık'tan itibaren farklı bir günaydınla işe başladı
Haluk Koç, Türkiye'nin 17 Aralık'tan itibaren farklı bir günaydınla işe başladığını belirterek, bu ülkenin şerefli rektörlerinin, komutanlarının, gazetecilerinin, milletvekillerinin sabah 5'de, 6'da evlerinden alınıp, derdest edilip ne idüğü belirsiz suçlamalarla yıllarca hapse tıkılmasına alışık olduklarını bildirdi.
Türkiye'de 17 Aralık tarihinde "farklı bir günaydın" olduğunu söyleyen Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2002 yılında milletvekili olduk. 2004 yılından itibaren, Telekom, TÜPRAŞ, PETKİM, Sümerbank, SEKA, bütün bu milletin malı olan özelleştirmeleri söylüyorum. Bunların hepsinde çok ciddi yolsuzluklar yapıldığını bütün ihalelerin AKP yandaşı büyük firmalara bölüştürüldüğünü belgeli, bilgili, yer yer Danıştay'dan onaylı parlamentoda ortaya koyduk. 'Susun' dendi bize. Ortalığı karıştırmayın.
Yasin El Kadı'nın ortaklıklarını ortaya çıkardık. Sayın Genel Başkanımız o zaman milletvekiliydi, ben grup başkan vekiliydim. Konya Milletvekilimiz Atilla Kart üçümüz Yasin El Kadı konusunu gündeme taşımaktan yorulduk. 'Canım bunlar statükocu bunlar işleyen tekere çomak sokuyorlar bu CHP zihniyeti var ya, biz ileriye götürmek istiyoruz, bunlar paçamızdan tutup çekiyorlar' Başbakan beyefendi meydanlarda bunları anlattı. Olaylardan önce bir basın toplantısında rögarlardan kötü kokular geliyor demiştim, lağım patladı, patlayacak demiştim. Bunları söyledik ve nitekim lağım bir patladı bütün Türkiye allak bullak oldu.
Vicdansızlıktır bu
Bir banka genel müdürünün evinde ayakkabı kutularında 4,5 milyon dolar çıktı. Kırıkkale'deki emeklilerin hepsini toplayalım, ay başında gidelim bankaya hepsinin maaşını toptan alalım onun yarısı bile etmez. Günahtır, ayıptır. Vicdansızlıktır bu"
Konuşmaların ardından, CHP'nin Kırıkkale Belediyesi ve ilçe belediye başkan adayları etkinliğe katılanlara tanıtıldı.
