Yıldırım ifade veriyor
Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım Şişli Etfal Hastanesi'nden taburcu edilmesinin ardından sorgusuna devam edilmek üzere İstanbul Adliyesi'ne getirildi.
İSTANBUL- Tedavi gördüğü Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine getirilen Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın İstanbul nöbetçi 14. Ağır Ceza Mahkemesinde ifadesinin alınmasına başlandı.
Aziz Yıldırım'ın ifadesi, dün, sağlık durumunun uygun olmadığının belirtilmesi üzerine hastaneye götürülmesine karar veren İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Hadi Çağdır tarafından alınacak.
Bu arada, Yıldırım'ın adliyeye getirilmesinin ardından bir ambulansla gelen sağlık ekibi de, adliye içerisine girdi. Adliye içerisinde, duruşma salonlarının bulunduğu bölümün giriş koridorunda Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyelerinden Yasemin Merçil'in de beklediği görüldü.
Yıldırım’ın sorgusu sırasında adliyede bekleyen taraftarlarla, gazeteciler arasında olay çıkmasını engellemek için yoğun güvenlik önlemi alındı.
Futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve sevk edildiği Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden akşam saatlerinde adliyeye getirilen Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki sorgusu sırasında şekerinin 240'a çıkması ve düşürülememesi üzerine dün gece hastaneye sevk edilmişti.
İfadesi internetten yayımlandı
Öte yandan, Yıldırım'ın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'na dün verdiği ifadenin bir bölümü, sarı-lacivertli kulübün internet sitesi aracılığıyla duyuruldu.
Aziz Yıldırım'ın, sarı-lacivertli kulübün internet sitesinde yer verilen ifadesinin bir bölümü şöyle:
''13 yıllık Fenerbahçe Kulübü başkanlık döneminde, kulübü aldığım yerden getirdiğim nokta malumdur. Dernek olan Fenerbahçe Kulübü'nü kurumsal bir yapıya dönüştürdüm. Bugün Avrupa'nın en önemli spor kulüplerinden biri haline geldi. Bugün salonlarda bayan ve erkeklerde, voleybolda bayan ve erkeklerde bütün Avrupa'da başarılar yakalamaya, bireysel anlamda sporcularımızda Avrupa'da başarılar kazanmaya başladı. Aynı şekilde futbolda da Türkiye önemli isimleri transfer ederek Fenerbahçe ve Türkiye'nin ismini her yerde duyurmaya başladık.
Bugün verdiğim ifade içerisindeki suçlamaları kabul etmediğimi zaten belirttim. Bunları yapmadığımı da vicdanen belirtiyorum. Gizlilik ilkesine rağmen yayınlarda devletin emniyetinde çektirdiğim resimlerin kamuoyuna yansıması ve sanki suçluymuşum gibi kamuoyu oluşturmaya çalışılması, Taraf ve Fotomaç gibi yayın ilkelerine uymayan iki gazetenin Kıbrıs'a kaçacağımı belirtmesi beni derinden yaralamıştır.
Ben bu ülkenin evladıyım. 60 yaşındayım. Bu yaşımdan sonra da yaşayacağım topraklar Anadolu'dan başka yer olamaz. Öldüğüm zaman yatacağım mezarımın yeri de bellidir. Gözaltına alındığım süreçten bugüne kadar geçmişten gelen hınçlarını çıkartmak için aleyhime yayın yapan kuruluşların hepsini kınıyorum. Destek olanlara da camiam ve şahsım adına teşekkür ediyorum.
Rahatsızlıklarım, sağlık sorunlarım var. Kalbimde stent takılı, damarımda tıkanıklık var, böbreğimde kist var, şeker ve tansiyon hastalığım var. Gözaltına alındığımdan bu yana hemen hemen her gün hastaneye gidip geldim. Şu anda da aynı rahatsızlıkları yaşıyorum. Arzum, yapmadığım ve samimi olarak söylediğim, işlemediğim bu suçlardan dolayı şahsımın serbest bırakılması, dışarıdan bu davanın devam etmesi, sonunda çıkacak karar neticesinde, suçumuz var ise bu suçumuzun cezasını çekmektir. Şu an sağlık nedeniyle bir yere, ceza evine gitmem beni zor durumda bırakacaktır. Fenerbahçe ve Fenerbahçe Camiasını çok sevdiğimi söylüyorum. Son sözümün de tüm Fenerbahçelilerin söylediği gibi dar ağacında olsam da son sözüm Fenerbahçe olacaktır. "