Yeni TTK'nin yürürlük tarihi ertelenmesin
DÜNYA Mikro Politika, konuyu ve uyum sorununu iş dünyası ve TÜRMOB nezdinde araştırdı. Konuşulan kuruluş liderleri erteleme istemiyor ve TTK'nin 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe girmesini bekliyorlar.
Canan SAKARYA -Özüm ÖRS
ANKARA - Yeni Türk Ticaret Kanunu 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girecek. Tek istisna kanunun "şirketlerin denetimine" ilişkin bölümü. Bu bölümdeki hükümlerin yürürlüğe giriş tarihi 1 Ocak 2013. Yeni TTK, 1956 yılından beri uygulanan mevcut TTK'nin yaslandığı ticaret hukuku yapısında bazıları köklü, geniş ve günümüz dünya şartlarıyla uyumlu düzenlemeleri içeriyor.
Düzenlemelerin büyük bölümü doğrudan iş ve şirketler dünyasını ilgilendiriyor. Kanun koyucu bu nedenle özellikle her boy ve kesimden şirketin yeniliklere uyum sağlaması için 20 aylık zaman tanıdı. BMM'de 13 Ocak 2011'de kabul edilen kanunun yürürlük tarihini 1 Temmuz 2012 olarak belirledi.
Ancak, uluslararası bağımsız denetim şirketi Deloitte'in TOBB için yaptığı bir anket çalışmasında, çoğunluğunu KOBİ'lerin oluşturduğu şirketlerin yüzde 88'inin TTK'ye uyumda 'hazırlıksızlığını" vurgulaması uyarıcı oldu. Genellikle her işi "son dakikaya" bırakma alışkanlığının yaygın olduğu Türkiye'de 'şirketler ticaret kanunu ve hukukundaki yeniliklere uyum için ne yapıyor ne yapmıyorlar', sorusu bu anketle daha bir önem kazandı.
DÜNYA Mikro Politika, konuyu ve "uyum sorununu" iş dernek ve federasyonları ile TTK'yi "sahada" uygulayacak meslek kuruluşu olan TÜRMOB nezdinde araştırdı. İlginç sonuçlar çıktı. Konuşulan kuruluş liderleri TTK'nin 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe girmesini bekliyorlar.
Önemli bir kesimde, yeni düzene uyum çalışmaları programlandı, başlatıldı, sürdürülecek. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile TOBB gibi kuruluşlar başta güç ve imkânları nispeten zayıf KOBİ'ler olmak üzere şirketler dünyasına uyum destekleri verirlerse, işler daha da kolaylaşacak. Erteleme talebi ise "hayat standartı" mevzuatına göre kurulmuş, reel faaliyetleri bulunmayan 400 bin civarındaki şirket kesiminden geliyordu. Ancak, erteleme söz konusu değil.
NE DEDİLER?
Ertelemenin ticari hayata faydası olmaz
Nurettin Özgenç / KOBİDER Genel Başkanı
Türk Ticaret Kanunu'nda KOBİ'lere yönelik düzenlemelerin işletmelerin finansman sorununu önemli ölçüde çözüme kavuşturacağını düşünüyorum. Kurumsallaşmasını tamamlamış, ayrı bir kişilik kazanmış şirketlerin, hissedar ve menfaat sahiplerinin ömründen bağımsız olarak, daha uzun yaşayan şirketler haline geleceği muhakkak.
Kurumsallaşma sürecinde orta ve büyük ölçekli işletmeler kanunun yükümlülüklerini yerine getirebilecek iken mikro ve küçük ölçeklilerin kurumsallaşmaya ayak uydurabilmeleri epey bir zaman alabilir. Şirketler internet web sitesi açmak, bazı firma bilgilerini siteye yansıtmak, ekonomik riskleri izlemek ve önlem almak, iş akış süreçlerini belirlemek, muhasebe düzeninde Türkiye Muhasebe Standartlarını uygulamakta zorluk çekebilirler. Bu durum da zamanla aşılabilir.
Dernek olarak KOBİ'lere TTK ile ilgili bilgi sunmak amacıyla çalışmalarımız devam etmekte. Yeni TTK'nin finansal sisteme etkileri ve uyum sürecinde KOBİ'lerin hayatını kolaylaştıracak detaylar hakkında üyelerimizi bilgilendirdiğimiz gibi, derneğimizi arayan, üyemiz olsun veya olmasın, tüm KOBİ'lere bu konuda bilgi vermekteyiz.
KOBİDER olarak bizler kanunun ertelenmesinin ticari hayata bir fayda sağlamayacağı kanaatindeyiz. Yalnız, uygulama konusunda yazılı ve görsel basın kuruluşlarınca detaylı bilgilendirme yapılmasının iyi olacağını düşünüyorum.
KOBİ'lerimize aynı zamanda işlerini ilgilendiren birçok konuda ücretsiz danışmanlık hizmetleri de veriyoruz. İşletmelerin yeni kanun hakkında farkındalığını artırarak, ortaya çıkacak ihtiyaçlarına çözüm getirmeyi hedefliyoruz.
Süreçte zorlanılsa da uyum sağlanır
Ömer Cihad Vardan / MÜSİAD Başkanı
Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun, hem çağın gereklerini karşılaması hem de bazı alanlarda çağın önüne geçmesi neticesinde, ülkemizin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat ve dünyada ilk 10 büyük ekonomi içinde yer alma hedefine katkı sağlayacağı kuşkusuz. Elbette, yeni kanunun getireceği düzenlemeler, teknik altyapı eksikliği nedeniyle, bazı KOBİ'ler için zorunlu bir uyum sürecini de gerektirecek.
Bu çerçevede, muhasebe yapılarında gereken köklü değişiklikler, birçok KOBİ'yi zorlu bir sürece sokabilir. Bağımsız denetimin zorunlu hale getirilmesi, risklerin azaltılması ve kurumsallaşma adına büyük faydalar sağlayan yeni bir dönem başlatacak olmakla birlikte, bazı KOBİ'lerin bu konuda da sıkıntılar yaşayabileceğini düşünüyoruz.
Bununla beraber, Türk Muhasebe Sistemi ancak bu düzenlemelerle modern bir yapılanmaya kavuşacak. Ayrıca yeni TTK şeffaflık hususunda ciddi anlamda yenilikler getirmekte. Belki en önemlisi, şirketlerin internet sitesi kurması. Türkiye'de KOBİ'lerin belirli bir kısmının web adresi, hattâ elektronik posta hesabı bile olmadığı göz önüne alındığında, bilişim konusundaki uyum da vakit alabilecek.
Ancak, her ne kadar işi son ana bırakma alışkanlığını muhafaza etse de, müteşebbis ve yeniliğe meraklı, Türk insanının süreçte zorlansa da kısa zamanda yeni döneme adapte olacağını düşünüyoruz. MÜSİAD olarak biz de üyelerimizi bilinçlendirme çalışmalarına, giderek ağırlık vermekteyiz. Eğitim Komisyonumuz, üyelerimize yeni kanunla ilgili seminerler düzenledi, düzenlemeye devam edecek. Üyelerimizin geçiş sürecini en rahat şekilde atlatması için gereken tüm destekleri veriyoruz, bundan sonra da vermeye hazırız.
KOBİ'ler hazır değil ama ertelenmemeli
Cahit Erbalcı /Güneydoğu Sanayici ve İş adamları Federasyonu (GÜNSİAF) Başkanı
Türk Ticaret Kanununun vakit geçirmeden uygulamaya konması gerekiyor. Bu, üç, dört yıldır gündemde olan ve tartışılan bir kanun. Bu nedenle ilgili kesimlerin hazırlıklarını yapması gerekirdi. Şu anda benim KOBİ ölçeğinde olan üyelerim bu kanuna hazırlıklı değil.
Burada yapılması gereken odaların, meslek örgütlerinin işin uzmanlarını çağırıp üyelerini bilgilendirmesi. Bize düşen görev, bu süreçte üyelerimizi bilgilendirmek ve eğitmek. 1 Temmuz 2012 tarihine kadar bütün meslek örgütleri üyelerinin, uzmanlar tarafından bilgilendirilmesini sağlamalı.
Biz bugüne kadar üyelerimizi bilgilendirici bir toplantı yapmadık. Kanunu okuyoruz, kısmen bilgi sahibiyiz, ama bu yeterli değil. Daha detaylı bilgi edindikten sonra mutlaka sorularımız olacak. Konunun uzmanlarına ulaşmak için girişimlerde bulunacağız, bilgilendirme toplantıları yapacağız. Bu toplantılar küçük gruplar halinde, soru cevap şeklinde olmalı.
1 Temmuz 2012'ye kadarki süreç eğitim ağırlıklı olacak. Kanunun ertelenmesine gerek yok. Ayrıca, bu kanunu biz istedik, değişsin istedik. Üyelerimizden erteleme konusunda bir talep bugüne kadar gelmedi.
Ertelensin diye başvuran olmadı
Ali Doğan / Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı
Bize Türk Ticaret Kanunu'nun ertelenmesi konusunda bugüne kadar gelen bir talep yok. İş insanları olarak, gerekli hazırlıkları yapıyoruz. Şu anda bir sıkıntı gözükmüyor. TÜSİAD ile TÜRKONFED'in desteğini aldık, mayıs ayında işin uzmanı bir kişi geldi üyelerimizi TTK ile ilgili olarak bilgilendirdi.
Bu bilgilendirmenin yeterli olup olmadığı konusunda üyelerimizden bir geri dönüş olmadı. Önümüzdeki dönemde bilgilendirme toplantılarını devam ettirmeyi planlıyoruz. Üyelerimiz kanuna daha hazırlıklı; çünkü, çok küçük ölçekli değiller. Aralarında orta ölçekli 30, 50, 200 hattâ 1.000'e yakın işçi çalıştıran işletmeler, büyük sanayi kuruluşları var. Bu nedenle üyelerimiz açısından çok sıkıntı yaşanacağını düşünmüyorum.
KOBİ'lerin hazır hale getirilmesi gerekiyor
Süleyman Sönmez / Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) Başkanı
Dernek olarak özel bir çalışma yapmadık. Derneğimizin profiline baktığımızda üyelerimiz KOBİ ağırlıklı. Ama aralarında büyük firmalar da var. Onlar zaten yeni kanuna hazır. Ancak, KOBİ'ler hazırlıklarını bitirebilmiş değil. TOBB'nin bu konuyla ilgili araştırmasından haberdarız. TTK'nin maddelerini incelediğimizde, bize göre, olumlu tarafları ağır basıyor. Ama bazı şeyler var; daha önce "BASEL 2" kriteriyle gelen düzenlemeler vardı, o zaman karşı çıkmış; 'henüz o noktaya gelemeyen KOBİ'lerimiz bu krediyi alamayacak, mağdur olacak' demiştik ve öyle de oldu.
Bugün de bir benzerinin olmaması için KOBİ'lere dönük çalışmaların artırılması, KOBİ'lerimizin yeni çağa hazır hale getirilmesi gerekiyor. Yani, kanuna birçok firma ayak uyduramayabilir. Bu konuda Ticaret Bakanlığı'ndan destek bekliyoruz. İkincisi, sivil toplum örgütleri başta olmak üzere TOBB, TÜRKONFED, SEDEFED gibi kuruluşların da çalışma yapması lâzım. Bizim asıl beklentimiz, Ticaret Bakanlığı ile güçlü ve büyük sivil toplum örgütlerinden.
Biz bu yıl dernek olarak 20. yılımızı kutluyoruz. Bir dizi sosyal aktivite ile birlikte, bu tür kanunlar konusunda bilgilendirici toplantılar yapacağız. 'ADSİAD Akademi' adıyla kurduğumuz çalışma grubu yürütecek; üyelerimizi TTK başta olmak üzere, eğitecek. Temmuz 2012'ye kadar kanunun hemen hemen her ay bir bölümünü irdeleyeceğiz, İlk toplantımızı da Kasım ayında yapacağız.
Biz erteleme istemiyoruz. Ertelemeden çok, bu işin eğitim ve bilgilendirme ayağına ağırlık verilmesi ve ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor. Olumlu tarafları çok olan kanunun ertelenmemesi gerekir. Eksiklikler var, bunlar giderilebilir. Bir komisyonumuz kanunu inceledi, şu anda değişiklik konusunda da somut bir durum ortaya çıkmadı.
Kapsamlı uyum analizine ihtiyaç var
Timur Erk / Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) Başkanı
Çağdaş bir düzenleme niteliği taşıyan yeni TTK lâfzı ve ruhu ile her boyuttaki işletmelerimizin rekabet güçlerini artıracak bir yapıya sahip. KOBİ'lerin ufkunu açacak ve büyük işletmelere dönüşmeleri için yol gösterecek bir nitelikte.
Bununla birlikte, bu yenilikçi düzenlemenin uygulama aşamasına geçişi etkin bir tarzda yönetilmeli.
Bu çerçevede STK'lar, üyelerini yeni TTK'ya hazırlamak için önemli bir çabaya girişmiş bulunmaktalar. Uyum sürecinde, kamu tarafından yürütülen ve özellikle KOBİ'lerin parçası olabilecekleri çalışmaların 'seferberlik' anlayışı ile yoğunlaştırılması beklenmekte.
Üniversite ve STK'lerimizin yaptığı çeşitli araştırmalar, özellikle KOBİ'lerimizin, sürecin çok başında olduklarını gösteriyor. Bu nedenle 2012 yılına geçişte hangi aşamada olunduğu, tüm işletmeleri kapsayan geniş kapsamlı uyum analizleri ile araştırılmalı, geçiş süreci buna göre gerekirse yeniden planlanmalı.
Süre yeterli, firmalar gayret göstermeli
Veli Sarıtoprak / Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Başkanı
Bu süreçte KOBİ'lerin en büyük problemi öz varlık sıkıntıları olacak. BASEL kriterleri ile birleşince ciddi nakit akışı sıkıntısı yaşayacaklar. Krediye karşılık olacak öz varlık girişinde, KOBİ'ler de dahil, ödenmiş sermaye konusunda sıkıntı yaşandığı açık. Hal böyle iken bu süreçte şirketlerin ekonomik olarak güçlü olmaları çok zor görünüyor.
Öncelikle, şirketin kazancının şirkette kalması ve şirketlerin büyümesi gerekiyor. Şirket sahiplerinin şirket kazancı ile şahsi yatırım yapmaları döneminin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kapanacağını düşünüyorum.
Bu süreçte firmaların zarar görmemesi için yeterli bir süre verildi. Değişikliklerin ilk dilimi büyük ölçüde anonim şirketleri ilgilendiriyor ve 2012 yılında yürürlüğe girecek. Firmaların sürece uyum için gayret göstermesi gerekiyor. Kısa vade alınacak ilk önlemler, öz varlıkların artırılması, şirket üzerine taşınır ve taşınmaz alınması ve şirket kazancının şirkette kalması. Bu şekilde şirketin bankalar ve diğer şirketler nezdindeki güvenilirliği son derece artacak.
Eğitim için 460 eğitmen yetiştirdik
Nail Sanlı / Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı
Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun bazı bölümleri 1 Temmuz 2012, önemli bir değişiklik olan 'denetim' konusundaki bölümü ise 1 Ocak 2013 tarihinde yürürlüğe girecek. TTK'nin 400. maddesi iş dünyası ve kayıt sistemi için denetimi zorunlu kılıyor.
Kanunun bizimle ilgili bölümlerinde, 1 Ocak 2013'e kadar zaman var. Ciddi bir eğitim müfredatı hazırladık, 127 saatlik eğitimi kapsıyor. Nisan ayında eğitmenlerin eğitimine başladık. Yeminli mali müşavirler, akademisyenler,kamudan gelen kişilerden oluşan 460 eğitmeni yetiştirdik. Üç aşamalı bir eğitim verilecek. Denetim uygulamaları, 'Türkiye Finansal Raporlama Standartları' eğitimin aşamaları arasında.
Eğitimlerini tamamlayanlar TÜRMOB denetim kütüğüne kayıt olacaklar. Kanuna göre, denetimi yapacak olanlar, TÜRMOB'den ruhsatlı serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirler. Bu yetkiyi kullanacak denetim şirketlerinin kalite kontrolleri için de idari daire başkanlığı kuracağız.
Bizim cephemizde sorun ve ertelemeyi gerektirecek bir zamana ihtiyaç yok, süre yeterli. Hattâ, kanunun yürürlüğünün uzatılması düşünülür ve gerçekleştirilse doğru bulmayız. Bırakın süreç işlesin, uygulama içinde kendine gelsin. 1 Ocak 2013'te denetim süreci başlasın, alışkanlık ve adaptasyon dönemi ancak uygulamanın başlamasıyla sağlanabilir. TÜRMOB idari yapılanma, eğitim çalışmaları ve meslek mensupları noktasında hazır.
Türkiye'de resmi verilere göre 700 bini limited, 95 bini anonim olmak üzere 800 bin civarında şirket var. Bunların bir kısmı gayri faal. 800 bin şirketin denetlenmesi söz konusu değil. Gayri faal firmalar geçmişte Türkiye'de vergi yasaları açısından uygulanan hayat standardı esasına göre kurulmuş şirketler. Bu 400 bin şirketin çok basit bir yöntemle tasfiye sürecine girmesi ve tamamlaması gereken bir yasal düzenleme gerekiyor. Böylece denetlenecek şirket sayısı 350-400 bine düşecek, bunları denetleyecek imkânımız da var.
Bakanlıkla görüştüm, TTK ertelenmeyecek
Prof. Dr. Ünal Tekinalp / TTK Bilim Komisyonu Başkanı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Deloitte'in yaptığı anket, bana göre, yanlış okundu ya da okunuyor. Ankette, 'şirketler yüzde 88 oranında riske hazır değil' deniyor. Türk Ticaret Kanunu, dışında hiçbir kanunda riske karşı hazırlık yer almıyor. Ama TTK'nin 378. maddesi 'riskin erken saptanması ve yönetimi' ni düzenliyor. Türk Ticaret Kanunu risk yönetimine büyük önem veriyor.
Ticaret Bakanlığı bir anket yaptırdı. Anket, kanunun büyük bir bilimsellik içinde hazırlandığını gösteriyor. TTK'ye hazır olmayan şirketler meselesine gelince, bunlar çoğunlukla limited şirketler. 700 bin limited şirket var, bunlardan 400 bini hayat standartı şirketi. Diğerleri, TTK tatbik edilsin diye bekliyor. Ne Ticaret Bakanlığı ne Maliye Bakanlığı ne Adalet Bakanlığı bu 400 bin şirketi ekonomiye yararlı şirketler olarak görüyor. Hazırlıksız olanlar bunlar.
Umut ederim ki, TOBB ile Deloitte bu iki nüansı açıklar. Şirketlerin yüzde 80'i riske karşı hazır, hazır olmayanlar 400 bin şirket. Erteleme doğru değil. Ayrıca mevzuubahis değil. Bunu belli bir menfaat grubu yayıyor. Ticaret Bakanlığı ikincil mevzuat konusundaki çalışmalarını yapıyor; 2012 yılından önce yayımlamaya başlayacak. Ayrıca, 'Türk Ticaret Kanunu Uygulama Kılavuzu' hazırlıyor. TÜRMOB'un çalışmaları sürüyor. Hükümet TTK'yi kayıt dışı ile mücadelede önemli bir kilometre taşı olarak görüyor. Benim Ticaret Bakanlığı ile 2.5 saat görüşmem oldu, erteleme yok!