Ünal: PYD 400 DEAŞ'lıyı serbest bıraktı
AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, "Rakka, Afrin ve Deyrizor'da PYD, 400 DEAŞ'lıyı Türkiye'ye karşı savaşma şartıyla hapisten serbest bıraktı" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal, AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Toplantısı devam ederken düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Toplantıda Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın değerlendirmelerde bulunduğunu bildiren Ünal, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ve Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker'in ayrı ayrı sunum yaptıklarını, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın da ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunduğunu anlattı.
Ünal, toplantıda olağan kongre süreçlerinin ele alındığını, uyum kanunlarıyla ilgili çalışmaların da değerlendirildiğini dile getirdi.
Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı'nın toplantının öncelikli gündemi olduğunu ifade eden Ünal, Milli Savunma Bakanı Canikli'nin bu konuda bilgilendirmeler yaptığını kaydetti.
"CHP'nin içerisinden sağduyulu, aklıselim bir ses yükseldi"
Ünal, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sivillere dönük azami bir dikkat ortaya koyduğuna işaret ederek, çok kısa sürede sonuçlandırılabilecek Fırat Kalkanı Harekatı'nın 6 ay gibi bir süre devam etmesinin sebebinin, devletin bu konudaki azami hassasiyeti olduğunun altını çizdi.
Strazburg'da devam eden Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda, "Türkiye'de İnsan Haklarının Güncel Durumu" başlıklı karar tasarısının oylandığını anımsatan Ünal, kabul edilen kararda, Suriye'de terör örgütlerine karşı gerçekleştirilen Zeytin Dalı Harekatı'nın eleştirildiğini, harekatın insani açıdan ortaya çıkartabileceği sonuçların endişe yarattığının belirtildiğini aktardı.
Ünal, Fırat Kalkanı Harekatı'nın 6 ay sürdüğünü ve 3 bin DEAŞ'lının etkisiz hale getirildiğini belirterek, bu sırada hiçbir uluslararası kuruluşun, "sivillere dönük hassasiyet" konusunda bir açıklamasına şahit olunmadığını söyledi.
Türkiye'nin hem Fırat Kalkanı Harekatı'nda hem de Zeytin Dalı Harekatı'nda azami hassasiyet gösterdiğini vurgulayan Ünal, şöyle devam etti:
"Türkiye bu konuda da son derece şeffaf bir süreç yürüttüğü halde, söz konusu PYD/PKK olduğunda özellikle Avrupalıların nasıl harekete geçtiğini, karalama propagandasına başladıklarını içeride ve dışarıda görüyoruz. Diğer taraftan 'ÖSO' tartışmalarına maalesef Cumhuriyet Halk Partisi devam ediyor. Bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi'nin içerisinden bir sağduyulu, aklıselim bir ses yükseldi ve 'Emperyalist güçler mutlaka maşa kullanıyor'. dedi. Burada Özgür Suriye Ordusu'nun, Türk Silahlı Kuvvetleriyle beraber harekatta bulunmasının önemli ve faydalı olduğunu açıkladı Dursun Çiçek.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi içindeki bu durum, siyasi açıdan 'çok seslilik' değil, adeta 'çoklu kişilik bozukluğuna' maalesef dönüşmüş durumda. Çünkü bir taraftan PYD'yi terör örgütü olarak kabul etmek için istihbarat raporları isteyen, öbür taraftan 'PYD'li arkadaşlar' diyen, diğer taraftan Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı'nı uluslararası hukuk açısından sorunlu hale getirmek için Özgür Suriye Ordusu üzerinden bir terör algısı oluşturmaya çalışan bir Cumhuriyet Halk Partisi var karşımızda."
400 DEAŞ'lı militan PYD tarafından serbest bırakıldı
CHP'nin son 3 yıldan beri ısrarla kullandığı temel argümanlardan birisinin, "Türkiye'nin DEAŞ ve bölgedeki terör örgütleriyle birlikte hareket ettiğine dönük oluşturmak istediği algı" olduğunu belirten Ünal, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biz Rakka'da PYD, YPG ve DEAŞ'ın ilişkisinin nasıl deşifre olduğunu da ortaya koymuştuk. Bu konuda yeni bir gelişmeyi daha sizlerle paylaşmakistiyorum. Özellikle Rakka, Afrin ve Deyrizor'da 400 DEAŞ'lı militanı, PYD'nin hapisten serbest bıraktığı ve Türkiye'ye karşı savaşma şartıyla serbest bıraktığı teyit edilmiş bilgisini de sizinle paylaşmakistiyorum. Bölgede kimler terör örgütleriyle beraber, kimler DEAŞ ile hareket ediyor, bunlar artık açık seçik görülüyor. Özellikle Amerika'nın 'DEAŞ'a karşı mücadele ediyoruz' tezini de çürüten bir ifade bu."
Ünal, bölgede PYD'nin baskı ve zulmünün devam ettiğine vurgu yaparak, "Özellikle Sincar'daki örgüt mensuplarının, çatışma bölgesindeki terörist unsurlara destek için bölgedeki Yezidi halka baskı uyguladığı, maddi durumu iyi olmayan Yezidilere örgüt adına savaşmaları halinde aylık 250 dolar maaş, gıda, yakacak ve benzeri yardımların teklif edildiği, Yezidi halkının büyük çoğunluğunun örgüt saflarına katılmayı kabul etmedikleri, maddi durumu iyi olmayan ve terör örgütünün baskılarına dayanamayanların da bölgeden kaçtıklarına dönük teyit edilmiş bilgileri de sizlerle paylaşmak isterim." diye konuştu.
PYD terör örgütü tarafından Rakka'dan Afrin'e takviye amacıyla örgüt mensuplarının kaydırıldığı bilgisini de paylaşan Ünal, "Söz konusu faaliyetin Rakka civarında yoğun şekilde unsur ihtiyacı ortaya çıkardığı ve bu çerçevede örgüt tarafından genç kızlara, adeta çocuk yaştaki gençlere dönük, zorla askere alma çalışmaları başlatıldığı, teşvik amacıyla gönüllü olarak örgüte katılanlara ev ve araba gibi vaatlerde bulunulduğu da teyit edilmiş bilgiler arasında." dedi.
"Yüzde 10 barajının korunmasında mutabakat oluştu"
Uyum yasaları komisyonlarının ve milli mutabakat komisyonunun çalışmalarına devam ettiğine işaret eden Ünal, Seçim Kanunu'nun bir gereği olarak seçimlerden bir yıl önce düzenlenmesi gerekli yasalarla ilgili çalışmaların sürdüğünü bildirdi.
Ünal, "Bu çerçevede yüzde 10 barajının korunması konusunda mutabakat oluştu." dedi.
"Seçim pusulasına ilişkin çalışmamız devam ediyor" diyen Ünal, "Yerel seçimler tek zarf, tek sandık üzerinden yapılacak. Meclise ilk olarak yerel seçimlere ilişkin düzenlemeyi göndereceğiz. Çünkü yerel yönetimlerle ilgili düzenlemenin, yerel seçimlerden bir yıl öncesinde yasalaşması ve Meclisten geçmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.