Türkiye’nin en büyük cemevi projesi hayata geçiyor

İSTANBUL - Türkiye’nin en büyük cemevi projesi olan Halkalı'da inşa edilecek çok amaçlı 12 katlı cemevi ve kültür merkezinin temeli törenle atıldı.

İstanbul Cemevi ve Kültür Merkezi'nde, ibadethanenin yanı sıra öğrenci yurdu, kütüphane, kreş, dershane, toplantı salonları, sanat, kültür ve eğitim merkezleri yer alacak.

Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cemal Canpolat, törende yaptığı konuşmada, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sevgiyle ve hoşgörüyle inançlarını sürdüreceklerini söyledi. Canpolat, kimseyi incitmeden, hor görmeden "Allah, Muhammed, Ali" diyerek, bütün insanlara bir nazardan bakarak kendi inanç ve kültürlerini yaşamaya, yaşatmaya devam edeceklerini vurguladı.

İhtiyaç, talep ve haklarının görmezlikten gelinmemesi gerektiğini anlatan Canpolat, cemevlerinin statüsüyle ilgili hukuki bir karara varılamadığını, Aleviler'in genel bütçeden de pay almadıklarını söyledi.

Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, ülkenin her bir bireyinin inançlarını ve kültürünü ötekileştirilmeden yaşamasının önemini vurguladı. Bir inancın ve kültürün barakalara mahkum edilmiş olmasının izah edilemeyeceğini kaydeden Yeniay, "Herkesin inancını hür ve özgür bir şekilde yaşaması en doğal hakkıdır" dedi.

Ülke insanlarının binlerce yıllık medeniyet tarafından yoğrulduğunu anlatan Yeniay, "Bu temel, birliğin temelidir, bu temel medeniyetin temelidir, bu temel kardeşliğin temelidir, bu  temel bu ülkenin aydınlık geleceğinin temelidir" diye konuştu.

Yapılan bazı şeylerin bir lütuf değil, bir hakkın sahiplerine iadesi olduğunu ifade eden Yeniay, korkuların gömülüp, umutların yeşereceğini söyledi.

Caferilik İnancını Tanıtma Araştırma ve Eğitim Derneği (CAFERİDER) Genel Başkanı Sinan Kılıç ise bir ibadethanenin temelinin atıldığını, barışa ve kardeşliğe hizmet için biraraya gelindiğini belirtti.

“İbadethane, sadece benim tanımladığım ölçülerdeki, vasıflardaki bir yerdir'' anlayışını doğru bulmadıklarını dile getiren Kılıç, Kur'an-ı Kerim'de zikredildiği gibi Allah'ın adının anıldığı her yerin ibadethane olduğunu söyledi. İbadethanelerin sadece belirli bir yapıya, dört duvar arasına sıkıştırılamayacağını kaydeden Kılıç, ibadethanenin aslının, insanın gönlünde olan ibadethane olduğunu ifade etti.