Türkiye İnovasyon Konferansı başladı

Türkiye İnovasyon Konferansı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Gül, gelir dağılımındaki adaleti sağlamak için inovasyona önem verilmesi gerektiğini belirtirken, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'de, inovatif düşüncenin Türkiye için şart olduğunu söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Turkcell stratejik ortaklığında Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye İnovasyon Konferansı başladı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, açılışta yaptığı konuşmada, milletlerin yükselişinde geri kalmasında en önemli faktörün, bilim, teknoloji ve yenilik olduğunu, diğer bir deyişle ülkeler arasındaki medeniyet yarışını belirleyenin de tarihin akışını hızlandıranın da inovasyon ve teknolojik gelişmeler olduğunu belirtti.

Sanayi devrimi öncesinde halihazırda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kişi başına tahmini milli gelir rakamlarının büyük ölçüde aynı olduğunu ifade eden Gül, buna karşılık sanayi devriminin başlamasıyla birlikte her iki grup arasındaki gelir farkının dramatik bir şekilde açıldığını ve 'az gelişmiş ülkeler' ve 'çok gelişmiş ülkeler' diye tarif edilen iki grup arasındaki farkın yüzlerce, birkaç yüz misli farklı olduğunun görüldüğünü dile getirerek, şöyle konuştu:

"Ülkemizde uzun yıllar ihmal edilen bu konularda, son yıllarda gözle görülür bir bilinçlenme yaşanmaktadır. Hükümetlerden akademik çevrelere, iş dünyasında sivil topluma kadar pek çok kesim, bilim, teknoloji ve inovasyon alanında çabalarını ve aralarındaki işbirliğini olağanüstü şekilde artırmışlardır. Ancak uzun yılların ihmalinin yarattığı kayıpları aşmak için bu alanda çok daha süratli ve etkili yol almamız gerektiğine inanmaktayım. Sadece kişi başına milli gelir bakımından gelişmiş ülkelerle aramızdaki gelir farkını kapatmak için değil, aynı zamanda bölgesel dengesizlikleri gidermek ve gelir dağılımındaki adaleti sağlamak için de araştırma, geliştirme ve inovasyona çok önem vermemiz gerekmektedir."

Konferansta, inovasyonun uluslararası boyutu dahil tüm ilgili taraflarının bir arada bulunmasının özellikle takdire şayan gördüğünü dile getiren Gül, "Zira başarılı bir inovasyon politikası ancak bu tarz bir işbirliği, eşgüdüm ile yürütülebilecek bir husustur. Bununla ilgili bütün tarafların, sizler 'paydaşlar' diyorsunuz, hepsinin bir arada olması bu konferansı gerçekten güçlü kılmaktadır" diye konuştu.

"Yapılan pek çok iktisadi analiz göstermiştir ki, kalkınma ve gelişmeyi tetikleyen temel dürtü yeniliktir, inovasyondur" diyen Gül, şunları kaydetti:

"İnovasyon yeni bir ürün, üretim metodu, pazar veya endüstriyel örgütlenme şeklinde tezahür edilebilir."

TİM Başkanı: İnovatif düşünce Türkiye için şart

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de inovatif düşüncenin Türkiye için şart olduğunu kaydederek, bunu kaçınılmaz bir mecburiyet olarak gördüklerini ifade etti.

"İnovasyon konusunda yaratmaya çalıştıkları farkındalığın toplumsal bir yaşama biçimine nasıl dönüştürüleceği" sorusuna yanıt aradıklarını dile getiren Büyükekşi, şöyle devam etti:

"Bu soruya en açık cevabımız şudur; Bu süreci iyi yönetebilirsek hedefe çabuk ulaşırız. Bunun yolu da inovasyon meselesini kültürel değerler sistemimizin bir parçası haline getirmekten geçiyor. Okulda, işte, gündelik hayatta yenilik yapmaya çalışanları, icat çıkartanları öyle desteklemeliyiz ki, desteklemekle kalmayıp öyle baş tacı etmeliyiz ki herkes 'ben nasıl bir yenilik yapar da hem kazanırım hem de onurlandırılırım' diye düşünmeli. İnovasyon bizim insanımızın genlerinde var. Bunu açığa çıkartmak, bunun önünü açmak, buna maddi manevi destek vermek gerekiyor."

Ciliv: Artık Türkiye'nin zamanı

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Türkiye'de insanların artık bilgiye ulaşmakta dezavantajlı değil avantajlı hale geldiğini belirterek, "Artık Türkiye'nin zamanı, artık bölgenin zamanı diyoruz" dedi.

Ciliv, Türkiye İnovasyon Konferansı'nın açılışında yaptığı konuşmada, hem kurumlar hem bireyler hem de özel sektör açısından başarı stratejisinin farklılaşma yolundan geçtiğini söyledi. Bunun için eldeki en büyük kaynağın inovasyon olduğunu ifade eden Ciliv, inovasyonun, önümüzdeki yıllarda daha da büyük önem kazanacağını, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşması, daha yüksek rekabet gücü kazanması için inovasyonu çok iyi kullanması ve ürünlerini farklılaştırması gerektiğini dile getirdi.

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali: Farklılaşmak zorunluluk haline geldi

Bali, konuşmasında, bilgiye erişimin kolaylaştığını ve bilginin kullanımının özgürleştiğini dile getirdi.

Çin ve Hindistan başta olmak üzere Asya ülkelerinin, üretim ve hizmet merkezleri olarak gündeme geldiğini ve bu ülkelerin kendilerine biçilen düşük katma değerli işler tanımının dışına çıkmaya ve kendi markalarını yaratmaya başladığını ifade eden Bali, şöyle konuştu:

"Bu gelişmeler, gerek şirketler gerekse kişiler için de farklaşmayı bir zorunluluk haline getirdi. Bir dönem kaliteli ürün ve kaliteli hizmet ile sağlanabilen farklılık artık tüketicilerin bunu standart görmeleri çerçevesinde fark yaratmaz oldu. Birey ya da kurum olarak başarılı olmak için fark yaratmak size özel, muhatabınıza özel, özelleştirilmiş çözümler üretmenizi mecbur kılıyor.

Daha geniş bir perspektiften ülkemiz açısından bakıldığında ise dünyanın bugün karşı karşıya kaldığı global kriz, kendilerine hiç yakıştırılamayacak adreslerdeki büyüyen borç sorunlarının ve bütçe istatistiklerinin yanı sıra yine büyüme yetersizlikleri gibi yansımalarıyla Türkiye'yi olumlu manada ayrıştırırken, yakınsamaya çalıştığımız ülkelerle aramızdaki nitel ve nicel aleyhe farkların da beklenenden daha hızlı şekilde daraldığını görmekteyiz."

Bu konularda ilginizi çekebilir