Türk-İş: Ağustosta açlık sınırı 816 lira
Türk-İş araştırmasına göre dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise 2 bin 657 lira 95 kuruş oldu.
ANKARA - Türk-İş, ağustos ayında dört kişilik bir ailenin açlık sınırını 815 lira 99 kuruş, yoksulluk sınırını ise 2 bin 657 lira 95 kuruş olarak hesapladı.
Türk-İş'ten yapılan yazılı açıklamada, konfederasyon tarafından yapılan ağustos ayı "açlık-yoksulluk sınırı" araştırması sonuçlarına yer verildi.
Ramazan ayı nedeniyle birçok marketin çeşitli kampanyalarla fiyat indirimine gittiği, bunun aile bütçesine rahatlatan bir unsur olduğu belirtilen açıklamada, fiyatlarında artış yapmayan Et ve Balık Kurumu reyonları önünde uzun kuyruklar oluştuğu, ancak sebze ve özellikle de meyve fiyatlarındaki artışın mutfak harcamasına olumsuz yansıdığı kaydedildi.
Meyve-sebze ortalama fiyatının bu ay özellikle meyve fiyatındaki artışın etkisiyle geçen aya göre yüzde 5,80 yükseldiğinin belirlendiğine işaret edilen açıklamada, bu ay ortalama meyve-sebze kilogram fiyatının 2 lira 37 kuruş olarak hesaplandığı ifade edildi.
Açıklamada, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcamasının (açlık sınırı) ağustos ayında geçen aya göre azalarak 815 lira 99 kuruş olarak tespit edildiği ifade edildi. Gıda harcamasının yanı sıra giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu harcamalarla birlikte toplam harcama tutarının (yoksulluk sınırı) ise 2 bin 657 lira 95 kuruş olarak hesaplandığı bildirildi.
Dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarının geçen aya göre yüzde 0,69 oranında gerilediğinin saptandığı belirtilen açıklamada, gıda enflasyonunun 12 ay itibarıyla artış oranının ise yüzde 10,13'ü bulduğu kaydedildi.
"Yoksulluk sınırı" tutarının haneye girmesi gereken gelir toplamını ifade ettiği, ancak çoğu ücretli çalışanın hanede tek gelir getiren konumunda olduğu vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"Kabul edilmesi gereken önemli bir husus da genel olarak ele geçen ücret-maaş-aylık düzeyinin düşüklüğü olmaktadır. Elde edilen gelirin insan onuruna yaraşır geçim koşullarını sağlayacak harcama tutarı karşısındaki yetersizliği, açlık ve yoksulluğu, özellikle ramazan ayında, daha görünür kılmaktadır.
Dar gelirli ailelerin elde ettiği gelirin yeterli ve dengeli beslenme için gerekli harcamaları bile karşılayabilecek düzeyde olmadığı açıktır. Aileler, düşük düzeydeki geliriyle beslenme ve beslenme dışı harcamaları karşılayabilmek için çeşitli malların fiyatlarını da dikkate alarak tüketim malları arasında tercihte bulunmak zorunda kalmaktadır. Çoğu zaman fiyatı yüksek olan gıda maddeleri yerine fiyatı düşük olan gıda maddelerini seçmektedir. Aileler, büyük bir olasılıkla beslenme dışı harcamalarının bir kısmını da beslenme harcamalarından kısarak elde edebilmektedir. Sonuçta gelir düzeyinin düşük ve yetersiz olması, dar gelirli kişi ve ailelerin sağlıksız ve dengesiz beslenmesine yol açmaktadır."