TBMM Genel Kurulu olağanüstü toplandı

TBMM Genel Kurulu, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) bazı vergilerdeki artışlarla ilgili genel görüşme yapılmasına ilişkin önerisini müzakere etmek üzere bugün olağanüstü toplandı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Özdağ, TBMM Genel Kurulu'nda CHP'nin, "KDV ve ÖTV oranlarının yükselmesi ve temel ihtiyaç üzerindeki fiyat artışı nedeniyle oluşan sorunlara çözüm bulunması amacıyla genel görüşme yapılması" önerisi üzerinde partisi adına yaptığı konuşmada, Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırma gerekçelerinin iktidar tarafından zaman kaybı olarak görüldüğünü öne sürdü.

Cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçimleri üzerinden yaklaşık iki aylık bir sürenin geçtiğini aktaran Özdağ, iktidarın seçim öncesi olan olmayan ne varsa "saçıp savurduğunu" iddia etti. Özdağ, "Olmayan petrolleri 'traktörünüze doldurun gidin' dedi, olmayan doğalgazı güya hanelere gönderdi. Saçma sapan vaatlerle halkımızı kandırıp durdu. Sırf seçim kazanmak uğruna Hazine ile Merkez Bankası kaynaklarını har vurup harman savurdu. Karşılıksız para bastı. Kredi ve Swap adı altında yüksek faizlerle borç alarak ülkemizi borçlandırdı. Uyguladığı bu seçim ekonomisi yüzünden daha yılın yarısında 2023 bütçesini tüketti." dedi.

İktidarın, memurun ve emeklinin maaşlarını ödeyebilmek için yeni kaynak arayışına girdiğini ileri süren Özdağ, bulunan fikrin "vatandaşa yeni vergi ve harçlar salarak günü kurtarmak" olduğunu savundu. Özdağ, bu nedenle TBMM kapanmadan hemen önce yeni vergilerin TBMM'den geçtiğini söyledi.

 "Deprem bahane"

İktidarın TBMM'de kabul edilen ek bütçeye gerekçe olarak 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremleri gösterdiğini ileri süren Özdağ, "Madem tüm bu ekonomik çöküşün sebebi depremdi, neden depremin ardından bu kanunu TBMM'ye getirmediniz de şimdi getirdiniz? Çünkü deprem bahane. Gerisi lafügüzaftan ibaret." sözlerini sarf etti.

Seçimlerden bu yana akaryakıt fiyatlarına yaklaşık yüzde 80'lere varan zam yapıldığını belirten Özdağ, "İktidar bu haliyle vatandaşın tenceresinde et değil dert kaynadığının farkında mı acaba?" sorusunu yöneltti.

Hazine ve Maliye Bakanlığına Mehmet Şimşek'in getirildiğini anımsatan Özdağ, "Mehmet Şimşek gibiler esasen manav tezgahındaki 'mostra' figürlerdir. Dış dünyaya 'bakın tam da sizin istediğiniz gibi kişileri getirdik haydi yardım edin bize' diyecekler. Ördek avında kullanılan yalancı ördek 'Mühre' gibi yani." ifadesini kullandı.

Özdağ, ilerleyen zamanlarda tüm kötü gidişin sorumlusu olarak, "Kötü Polis" olarak Mehmet Şimşek'in gösterileceğini iddia etti. Şimşek'in ekonomiye yönelik aklına "cin fikirler" geldiğini savunan Özdağ, şunları söyledi:

"Ekonomiyi kurtarması için kimsenin aklına gelmeyecek cin fikirleri hayata geçirmeye başladı bile. Nedir o fikirler: Zam yapmak, vergileri arttırmak, Arap ülkelerinden yardım istemek, emekliye asla zam yapmamak, enflasyonu yükseltmek, faizleri artırmak, döviz kurlarına jet motoru takmak, elde avuçta kalan varlıklarımızı kelepir fiyatına satmak için dünyayı dolaşmak, kemer pardon ümük sıkmak ve elbette dua telkin etmek. Yahu bunun için ekonomist falan olmanıza gerek yoktu ki. Çağıralım sokaktan herhangi birisini o da bunları yapabilirdi. Hatta gözlerinden ışık saçan Nureddin Nebati bakanınız bile yapabilirdi." 

"Emeklilere verilen zamlar yetersiz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimlerden önce en düşük memur maaşını 22 bin lira yapacakları müjdesini verdiğini anlatan Özdağ, bu söz verildiğinde doların 19,5 lira olduğunu ve 22 bin liranın yaklaşık bin 128 dolar yaptığını kaydetti. Özdağ, "22 bin lira, 810 dolara kadar düştü. Bir başka ifadeyle maaşlar daha verilmeden yaklaşık 320 dolar yani yaklaşık 8 bin 600 lira azalmış oldu. Birkaç hafta veya birkaç gün, hatta yarın ne olacağını kimse bilmiyor. Yeni öyle güzel bir ekonomi yönetimimiz var ki Allah düşman başına versin. Ya emeklilerimiz? Emeklilerimizi ölmeden mezara göndermeye yemin etmiş bir iktidar var. 7 bin 500 lira emekli aylığı alan emeklinin maaşına güya yüzde 25 zam yapmışlar ama bakın görün ki en düşük emekli maaşı yine 7 bin lira oluyor. Şaka gibi değil mi?" diye konuştu.

Pandeminin üzerinden yaklaşık iki yıl geçtiğini anımsatan Özdağ, tarım ürünü fiyatlarının tüm dünyada ciddi bir düşüşe girdiğini Türkiye'de ise "roket takmış" şekilde uçtuğunu savundu. Dünyada hızlı bir düşüşe geçen gıda ürünlerinin Türkiye'de bütün sınırları zorladığını belirten Özdağ, "Bundan birkaç sene önce 3-4 liraya aldığımız domates, bugün pazarda kaç para? 20 lirayla 40 lira arasında değişiyor. Mutfakta bir ağıt var, bu hava uzun hava ağıdı, çileli bir ağıt. Vatandaşlarımızın tenceresinde et değil dert kaynıyor. Farkında olan kim? Kimse değil." ifadelerini kullandı.

İktidardan beklentilerini de sıralayan Özdağ, "İktidardan beklentimiz şudur: Bu zamların, özellikle MTV'den akaryakıta kadar bütün bunların geri alınmasını talep ediyoruz. Emeklilere verilen zamlar yetersiz, seyyanen zamların verilmesini talep ediyoruz. Gelin bu kanunu çıkartalım." dedi.