Skolyoz Savaşçılarından en anlamlı adım! Podyumda meydan okudular!

Skolyoz tedavisinde çağ atlayan ülkemizde artık hayalleri gerçek kılan başarılara imza atılıyor. Omurganın sağa ya da sola doğru eğriliği olarak tanımlanan skolyoz, son yıllarda ülkemizde teknoloji ve tıptaki hızlı ilerlemeler ve hekimlerin tecrübeleriyle  kader olmaktan çıkıyor!

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Skolyozda erken teşhis ve tedavinin önemi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla Acıbadem Sağlık Grubu her yıl Haziran ayında düzenlediği etkinliklerin bu yıl 10.sunu gerçekleştirdi. Skolyozla mücadelelerine rağmen her biri alanında öncü olmuş ve başarı öykülerine imza atmış isimler, hastalar ve ailelerinin uzmanlarla bir araya gelerek kendi deneyimlerini paylaştığı toplantının ardından ünlü Manken Tülin Şahin ve skolyoz tedavisi gören, yaşları 9-16 arası değişen gençler skolyoza podyumda meydan okudular!

Uzmanlar ve Skolyoz Savaşçıları anlattı

Etkinlikte bilim dünyasından uzmanlar ve ilham veren hikayeleriyle skolyoz savaşçıları bir araya geldi. Sağlık İletişimcisi Seral Çelik’in moderasyonu yaptığı söyleşide Acıbadem Maslak Hastanesi Omurga Sağlığı Merkezi Direktörü, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Alanay, skolyoz tedavisindeki en yeni gelişmeleri anlatırken, Acıbadem Maslak Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağlar Yılgör korse hakkında bilgiler verdi.

Kendi hikayeleriyle ilham veren Avrupa Kulüpler Birliği’nin Yönetim Kurulu’na seçilen ilk ve tek kadın Avustralya Profesyonel Futbol Ligi Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Köksal; ABD İstanbul Başkonsolosu Julie Ann Eadeh, dünyada 7 ülkede 77 şubesi olan Curvy Girls Scoliosis Türkiye Temsilcisi Mina Çermikli de skolyozla ilgili verdikleri savaşı anlattılar.

Ebru Köksal: “Eğriliğim 105 dereceye ulaşınca!”

İş dünyasında ve spor camiasında başarılarıyla ilham veren, Avrupa Kulüpler Birliği’nin Yönetim Kurulu’na seçilen ilk ve tek kadın olan, Avustralya Profesyonel Futbol Ligi Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Köksal, 8 yaşında fark edilen skolyozla karşılaştığında ‘Acaba annem, babam ve çevremdekiler beni artık sevmez mi?’ endişesiyle kendini her alanda çok çalışmaya, çok güçlü olmaya adadığını belirterek şöyle konuştu: “Bugün geçmişe dönüp baktığımda kendimce bu ‘eksikliğimi’, girdiğim her işte çok başarılı olarak kamufle etmeye çalıştığımı görüyorum.

Bu ‘görünmez engelim’ benim yaşamımı şekillendirmişti. 12 yaşında korse takmam gerektiği söylenince, herkesten farklı olmak istemediğimden itiraz ettim. Korseyi düzenli takmadığım ve bir süre sonra tamamen çıkardığım için eğriliğim yıllar içinde 23’den 70 dereceye çıktı. Yine de çok aktif bir yaşam sürdüm, düzenli spor yapıp kiloma dikkat ettim.

O günlerde doktorumun söylediği ‘ileride anne olamazsın’ sözüne rağmen hem de normal doğumla 2 çocuk yaptım.” Buna karşın skolyoz eğriliği geçen yıl 100 derecenin üzerine çıkınca ameliyatın kaçınılmaz hale geldiğini belirten Ebru Köksal, Prof. Dr. Ahmet Alanay’ın 17,5 saatlik başarılı füzyon ameliyatında 38 vida ve 4 de metal çubuk takıldığını, ameliyata 1.61 cm boyla girip 7 santim uzayarak 1.68 cm ile çıktığını ve boyunun uzamasının tatlı şaşkınlığını yaşadığını söyledi. Ebru Köksal, ameliyattan kısa bir süre sonra iki çocuğunun mezuniyet törenlerine gitmenin de mutluluğunu yaşadığını vurguladı.

ABD İstanbul Başkonsolosu Eadeh: “Çelikten omurga, gücünüzün göstergesi!”

ABD İstanbul Başkonsolosu Julie Eadeh de, omurgasında anormal bir eğrilikle yaşama ve çalışmaya dair deneyimlerini paylaştığı konuşmasında, 14 yaşındayken skolyoz teşhisi konulduğunu ve omurgasının düzeltilmesi için çok sayıda ameliyat geçirdiğini belirterek, genç bir kız olarak bu teşhisi kabullenme sürecini şöyle anlattı: “İçimde bir kıvılcım çaktı ve bu ameliyatın ve fiziksel bozukluğumun beni hedeflerimden alıkoymasına izin vermeyeceğime karar verdim.” Başkonsolos skolyoz tedavisi görenlere “çelikten omurgalarının”, sahip oldukları muazzam güç, metanet ve kararlılığın bir göstergesi olduğunu söyledi.

16 yaşındaki Mina Çermikli: “Korse mağarada yolunuzu aydınlatan fener!”

Dünyada 7 ülkede 77 şubesi olan Curvy Girls Scoliosis Vakfı’nın Türkiye Temsilcisi Mina Çermikli de toplantıda 6 yıldır taktığı korsenin tüm zorluklara rağmen eğriliğinin tedavisinde çok yardımcı olduğunu vurguladı.

İlkokul 2. Sınıfta skolyozu fark edildiğinde 16 derece olan eğriliğinin uzama dönemi öncesi 40 dereceye çıktığını belirten Mina Çermikli şöyle konuştu: “Korseyi o dönemlerde takmamak için çok direndim ve düzenli takmadım ama bugün dönüp baktığımda keşke düzenli taksaymışım diyorum çünkü korse tedavisi sayesinde eğriliğim yarı yarıya azaldı. Sonunda bize fayda sağlayacağı için bence birkaç yıl o zorlukları yaşamaya değer.

Ben şu anda kendimle barışığım ve gençlere korse tedavisinin kurallarına sıkı sıkıya bağlı olurlarsa sonunda başarıya ulaşacaklarını söylemek istiyorum. Mağaraya girdiğinizde yolunuzu aydınlatan bir fener gibi düşünün korseyi!”

Prof. Dr. Ahmet Alanay: “Erken teşhis ve tedavi çok önemli!”

Acıbadem Maslak Hastanesi Omurga Sağlığı Merkezi Direktörü, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Alanay, skolyoz tedavisinde erken teşhisin önemine dikkat çekerken, bu sayede ameliyat dışı tedavilerle de eğriliklerin kontrol altına alınabildiğini söyledi. Prof. Dr Ahmet Alanay, özellikle son yıllarda ülkemizde de teknoloji ve tıptaki hızlı gelişmeler ve hekimlerin tecrübeleri sayesinde 1-1.5 yaşındaki bebeklerde dahi başarılı ameliyat sayesinde tam düzelme sağlanabildiğini vurguladı.

Doç. Dr. Çağlar Yılgör: “Çocuğa çok iyi açıklanmalı!”

Acıbadem Maslak Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağlar Yılgör de skolyoz tedavisinde aile, doktor, fizyoterapist ve ortotist işbirliğinin önemine dikkat çekerken, son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalarda düzenli egzersiz ve korse tedavisinin,  ameliyata gerek bırakmayabildiğini ortaya koyduğunu söyledi.

Doç. Dr. Çağlar Yılgör “Çocukluk eğriliklerinde eğer uygun hastada, uygun korse kullanılırsa ve gerekli süre boyunca egzersizle de desteklenir, kurallara uygun olarak takılırsa, büyüme döneminde eğriliğin ilerlememesi konusunda çok ciddi yol alınıyor hatta skolyoz defterinin kapanmasını ve bir daha da açılmamasını sağlayabiliyor.

Ancak korse tedavisine büyüme döneminde başlamak gerekir çünkü uzama bitince fayda sağlamaz” diyor. Korseyle yaşamın geçici bir süre olsa da zor ve sıkıntılı bir süreç olduğunu ancak sabırla ve gerekli özeni göstererek takıldığında nihayetinde çok büyük faydalar sağladığını vurgulayan Doç. Dr. Çağlar Yılgör, çocuğa bu durumun çok iyi açıklanması ve tüm zorluklarına rağmen tedavide çok başarılı sonuçlar alındığının iyi anlatılması gerektiğini söyledi.

“Korsen senin zırhın olacak kızım!”

Konuşmaların ardından yaşları 9-16 arası değişen Skolyoz Savaşçıları ünlü Manken Tülin Şahin’le birlikte skolyozda erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekmek için podyuma çıktılar. Tasarımcı Şansım Adalı’nın kah zırha dönüşen kah allı pullu göz dolduran korseleriyle farkındalık adımları atan Skolyoz Savaşçıları izleyenlerden tam not aldı. Podyumda zırhlı korsesiyle yürüyerek büyük beğeni ve takdir toplayan en küçük Skolyoz Savaşçısı 9 yaşındaki Almıla 4 yıldır tüm zorluklarına rağmen korsesini düzenli olarak taktığını, tedavisinin başarıyla devam ettiğini belirtirken “Korse takmam gerektiği zaman babam bana ‘Korsen senin zırhın olacak, sen bizim zırhlı prensesimiz olacaksın kızım’ demişti.

Ben de günde 20 saat korsemi hiç çıkarmıyorum ve herkese tedavi kurallarına sıkı sıkıya uymalarını tavsiye ediyorum” dedi. Almıla’nın anne ve babası da “skolyozu olan gençlere ve ailelerine “Yalnız değilsiniz. Skolyoz çok yaygın bir hastalık ama çözümü var, yeterki doğru ellerde olsunlar ve gerektiği şekilde kurallara sıkı sıkıya bağlı kalıp bir süre sabretsinler” mesajı verdiler.