Şiir tadında…
KAYSERİ'DEN / Güneş DOĞDU
Ziyaret ettiğimiz işletmelerde sohbetlerimizin içeriği aşağı yukarı aynıdır. Nasıl başladınız, ne üretiyorsunuz, nereye pazarlıyorsunuz, hedefleriniz nedir gibi rutin sorular sorarız.
Sorularımız aynıdır ama işin içine insan faktörü girince her şey değişiyor. Her insanın kendine özgü rengi olunca yaptığımız sohbetlerin her biri ayrı bir tat bırakıyor bizde. Her gün defalarda aldığımız bu tat, bizim işimizi diğer işlere göre daha keyifli hale getiriyor.
Bu tatlardan birisi olan Beyzan Tekstil'i sizlerle paylaşmak istiyorum.
Beyzan Tekstil, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'nde tekstil ve mobilya yan sanayi alanında faaliyet gösteren bir işletme. Neler yaptıklarını merak ediyoruz. Aile şirketi olan işletmede karşımızda Mahir Mahir (Sürmelibey), Meryem Mahir ve Ozan Mahir var. Mahir Bey makine mühendisi, oğlu Ozan Bey de öyle. Anne Meryem Hanım emekli edebiyat öğretmeni. Ozan Bey işletmede dümenin başındaki isim. Meryem Hanım emekli olduktan sonra evde oturmak yerine eşine ve oğluna yardımcı olmak için işletmede çalışmaya başlıyor. Çalışmaları hakkında bilgi vermelerini istiyoruz. Ozan Bey de heyecan duydukları yeni projelerini anlatmaya başlıyor.
TEKNOPARK'ta Narda Ar-Ge ve Dış Ticaret Limited Şirketi adı altında ikinci bir şirket kurduklarından bahsediyor. TÜBİTAK ile TTGV'den toplamda 300 bin TL'lik destek aldıklarını söyleyen Sürmelibey, "Daha hızlı, verimli, kaliteli üretim yapabilmek için teknoloji üreteceğiz. Maliyetler düşecek, üretim hızı ve verim artacak. Yurtdışından bir tezgah alarak bu tezgah üzerinde ilave ekipmanlarla farklı üniteler, yazılımlar geliştireceğiz. Dar dokuma mekanik kontrolden elektronik kontrole çeviriyoruz. Yeni bir üretim tekniği uyguluyoruz. Bu teknoloji geliştirdikten sonra seri olarak üreteceğiz. Kendi kullanımımız için 20-40 adet yaptıktan sonra bu teknolojinin satışını yapmayı planlıyoruz" diyor.
Bizler için iyi bir haber kaynağı diye düşünüyoruz. Buraya kadar her şey normal. Bizim için keyifli olan yanına gelecek olursak. Narda şirket adının nereden çıktığını sorduğumda aldığım cevap oluyor;
Bir Nisan sabahı,
Dağlarda karlar eriyor.
Oturmuş gözlerime yalnızlık, eli silahlı;
İçime korku veriyor.
Adını aylar var ki Narda,
Bir kerrat cetveli gibi ezberliyorum.
Depremler oluyor içimde yokluğuna,
Üstümde yıkılmış duvar ağırlığı,
Boncuk boncuk terliyorum...
Meryem Hanım, Mahir Bey'in 20'li yaşlarda yazdığı şiirini okuyor bizlere.
Tabii şaşırıyoruz. Mahir Bey'in şair olduğunu öğreniyoruz. Şiire olan düşkünlüğünü dinliyoruz Mahir Bey'den.
Bu işletmede yorgunluk yazılan, okunan şiirlerle atılıyormuş. Edebiyat kokan bir işletmede başarılı işlere dair güzel bir sohbetin mutluluğunu yaşıyoruz.