Seri cinayet davasında ilginç savunma
İzmir'de peş peşe üç cinayet işlediği iddiasıyla müebbet istenen Ayri cinayetleri işlediğini kabul etmedi.
İZMİR- İzmir'de peş peşe üç cinayet işlediği iddiasıyla hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 45 yıl hapis cezası istemiyle dava açılan sanık Hamdi Ayri, ikinci celsede ilk kez savunmasını yaparak, suçlamaları reddetti.
7. Ağır Ceza Mahkemesindeki ikinci duruşmada, ilk celsede ifade vermeyen sanık Hamdi Ayri, bu celse savunma yapacağını söyledi.
Savunmasında olayların gelişimini anlatan Ayri, cinayetleri işlediğini kabul etmedi.
"Zaza Ercan işlemiş olabilir"
Ayri, ilk kez savunmasını yaptığı ikinci celsede, cinayetleri kendisinin değil, Bodrum'da tanıştığı "Zaza Ercan" isimli bir kişinin işlemiş olabileceğini iddia etti.
Duruşmaya, sanık Hamdi Ayri ile avukatı Mert Çelikdemir, müştekiler öldürülen Esra Yaşar'ın annesi Türkan Yaşar, öldürülen Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice ve babası Sertel Ayla ile avukatları katıldı.
Davaya konu suçlamaların hepsini reddeden Ayri, bu yılın mart ayında, Bodrum'da çalıştığı iş yerinde geçici olarak garsonluk yapan "Zaza Ercan" adlı bir kişiyle tanıştığını belirterek, bu kişiyle birlikte kaldığını, hatta bazı akşamlar birlikte dışarı çıktıklarını anlattı.
Ayri, "Zaza Ercan, uyuşturucu da kullanıyordu ama ben onunla hiç kullanmadım. Bazı zamanlar Bodrum civarındaki çeşitli yerlerden uyuşturucu hap alıp satardı da. Ben de onun yanında dururdum. Ama asla satmadım ve satışından da nemalanmadım" dedi.
Bir gün Zaza Ercan ile restoranda yemek yediklerini, paraları çıkmayınca Zaza Ercan'ın kendisine "Sen kimliğini bırak, sonra vereceğimizi söyleriz" dediğini aktaran Ayri, daha sonra bir gece bu iş yerinin camını kırıp içeriye girdiklerini, yazarkasa, içinde laptop bulunan bir çanta ve bıraktığı kimliği alıp restorandan çıktıklarını söyledi.
Ayri, "Daha sonra bu laptop çantasının içinde bir silah bulduk, ruhsatı da vardı. Silahı Zaza Ercan aldı" dedi.
Bunun ardından Zaza Ercan ile ayrı ayrı İzmir'e geldiklerini, kendisinin anne-baba ve kardeşlerinin Balçova'da kaldığı eve, Zaza Ercan'ın ise Bayraklı'daki bir akrabasının yanına gittiğini kaydeden Ayri, ertesi gün 24 Nisan Cumartesi günü Zaza Ercan'ın "Bu silah çalışmıyor. Tamir edebileceğimiz bir yer biliyor musun?" diye sorması üzerine tamir için Kemaraltı'nda bir yere gittiklerini dile getirdi.
Ayri, Zaza Ercan bir kahvehanede çay içerken kendisinin, silahı tamire götürdüğünü, tamiri için 10 lira para verdiğini kaydederek, daha sonra birlikte İnciraltı'nda bir yerde yiyip içtiklerini, gece 22.00 gibi Balçova'ya dönerek, kendi evine yakın havuzlu bir parkta oturup çay-kahve içtiklerini anlattı.
Kendisinin saat 23.00 gibi ayrıldığını, Zaza Ercan'ın da Bayraklı'daki akrabasına gideceğini söylediğini ifade eden Ayri, eve geldiğinde kimsenin olmadığını, daha sonra sırayla kardeşleri Abdullah, Ahmet ve Taner'in geldiğini, anne ve babasının memlekette olmalarından ötürü evde zaten bulunmadıklarını söyledi.