Sektörde Arap Bankalarının payı yüzde 3,5
Türkiye'de Araplara ait 7 banka faaliyet gösteriyor.Bu bankaların toplam aktifleri, geçen yılın son çeyreği itibariyle 24 milyar dolar, sektördeki payı ise yüzde 3,5 düzeyinde
İSTANBUL - Türkiye Bankalar Birliği (TBB)Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, finansal sektör açısından bakıldığında, Arap Bankalar Birliği'ne üye ülkelerde Türkiye'de yerleşik bankalara ait 14 şube, 1 temsilcilik ve 1 ortaklık bulunduğunu, Türkiye'de faaliyet gösteren bu ülkelere ait 7 banka bulunduğunu, bu bankaların toplam aktiflerinin geçen yılın son çeyreği itibariyle 24 milyar dolar, sektördeki payının ise yüzde 3,5 düzeyinde olduğunu bildirdi.
Arap Bankalar Birliği, Türkiye Bankalar Birliği ve Dünya Arap Bankacılar Birliği işbirliğiyle düzenlenen "Arap-Türk Bankacılık ve Finans Forumu"nda konuşan Aydın, içinde bulunulan coğrafyada tarih boyunca süregelen ilişkilerin ve sınır ticaretinin henüz arzu edilen düzeyde olmadığını belirtti.
3 trilyon dolarlık büyüklük ve aynı büyüklükte bankacılık aktifi
Hüseyin Aydın, Türkiye ile bölge ülkeleri arasındaki ekonomik ve bankacılık faaliyetinin giderek artan bir ivmeye sahip olduğunu, Arap Bankalar Birliği'ne üye ülkeler esas alınarak yapılan analize göre; Türkiye de dahil edildiğinde, 3 trilyon dolar tutarında büyük ölçekte bir ekonomik büyüklüğe ve hemen hemen aynı büyüklükte bankacılık aktifine ulaşıldığını söyledi.
Türkiye ile bu ülkeler arasındaki dış ticaret hacminin son 10 yılda 5 milyar dolardan 34 milyar dolara yükseldiğine değinen Aydın, bu hacmin Türkiye'nin toplam dış ticaret hacminin yaklaşık yüzde 10'unu oluşturduğunu kaydetti.
2011 yılında Türkiye'ye gelen doğrudan yabancı sermaye girişi içinde bu ülkelerden gelen yatırımların payının yüzde 2 civarında olduğunun altını çizen Aydın, şöyle devam etti:
"Finansal sektör açısından bakıldığında bu ülkelerde Türkiye'de yerleşik bankalara ait 14 şube, 1 temsilcilik ve 1 ortaklık vardır. Türkiye'de faaliyet gösteren bu ülkelere ait 7 banka vardır. Bu bankaların toplam aktifleri, geçen yılın son çeyreği itibariyle 24 milyar dolar, sektördeki payı ise yüzde 3,5 düzeyindedir. Yakın dönemde, özellikle bankacılık alanındaki ilişkilerin, karşılıklı yatırımlar ve krediler yoluyla çok daha anlamlı büyüklüklere ulaşacağına inanıyorum."
Sektör bilgileri...
Uluslararası karşılaştırmalara göre Türkiye'de henüz küçük ölçekte olan bankacılık sektörünün yüksek bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu belirten Aydın, bankacılık sektörünün toplam aktiflerinin 2011 sonunda 645 milyar dolar, öz kaynakların 77 milyar dolar düzeyinde, toplam aktiflerin milli gelire oranının yüzde 95, sermaye yeterliliği oranının ise yüzde 16,5 düzeyinde olduğunu hatırlattı.
Bilanço yapısının "son derece dengeli ve yönetilebilir" nitelikte risk dağılımına sahip olduğuna işaret eden Aydın, toplam aktiflerin yüzde 56'sının kredilerden, yüzde 23'ünün ise menkul kıymetler portföyünden oluştuğunu belirtti.
Kredilerin geniş bir risk yelpazesinde dağıldığını ifade eden Aydın, kredilerde risklerin gerçekleşme oranının yüzde 3'ün altında olduğunu, aktiflerin finansmanında mevduatın yüzde 57 oranında payı bulunduğunu, yurt dışından sağlanan kaynakların arttığını, ancak toplam aktiflere oranının yüzde 14 ile düşük bir düzeyde olduğunu, öz kaynak karlılığının da yüzde 14 civarında seyrettiğini anımsattı.
İMKB'deki finansal kurumların piyasa değeri 78 milyar dolar
Sektörün gerek karlılık gerekse büyüme potansiyelinin yabancı yatırımcıların ilgisini çektiğini vurgulayan Aydın, "Borsada işlem gören hisseler dışarıda tutulduğunda, öz kaynakların yüzde 24'ü yurt dışında yerleşik ortaklara aittir. Bu oran 2000'li yılların başında yüzde 4 düzeyindeydi. İMKB'de hisseleri işlem gören finansal kurumların piyasa değeri 78 milyar dolardır ve toplam piyasa değerinin yüzde 33'ünü oluşturmaktadır" diye konuştu.
Yakın gelecekte, finansal sektörün istikrar içinde büyümeye devam edeceğini, Türkiye'nin ve bölgesel ekonomik ilişkilerin finansmanına daha fazla katkı yapacağını ifade eden Aydın, Türkiye Bankalar Birliği olarak Arap Bankalar Birliği ve üye ülkeler ile işbirliğinin geliştirilmesini önemsediklerini, bu yöndeki çabaları desteklediklerini söyledi.
Bu çabanın bölge, iş adamları ve toplumlar için önemli faydalar sağlayacağına, ticareti, yatırımı, üretimi, turizmi ve finansal ilişkileri büyüteceğine inandığını dile getiren Aydın, özel sektör girişimcilerinin inisiyatifinin de katılmasıyla, sürecin hem daha hızlı olması hem de uzun soluklu hale gelmesinin mümkün olabileceğini kaydetti.