Romanlara nefret söylemi cezalandırılacak

EDİRNE - Bozdağ, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi kapsamında Mimar Sinan Spor Salonunda düzenlenen "Trakya Romanlarıyla Buluşma" programında, Roman vatandaşlarla birlikte olmaktan onur ve mutluluk duyduğunu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını getirdiğini söyledi.

AK Parti iktidarında insana her şeyden çok önem verildiğini ifade eden Bozdağ, şöyle devam etti:

"Meclisin içinde olan partileri meclisin dışına atarak, AK Parti'yi iktidar yaparak sizler 3 Kasım 2002'de devrim yaptınız. 'Önce devlet' diyen değil 'Önce insan' diyen, 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen bir anlayışı iktidara getirerek yeni bir sayfa açtınız, değişimin kapılarını açtınız. Bizim medeniyet anlayışımızda insandan daha değerli, kıymetli bir değer yoktur. Anası, babası kim olursa olsun, nerede doğarsa doğsun, dini, dili, felsefesi ne olursa olsun tüm insanlar Allah'ın huzurunda da kullarının yanında da eşittir. Roman kardeşlerimizle bu ülkede yaşayan diğer vatandaşlarımız arasında bir fark yoktur, olmamalıdır."

Bozdağ, Türkiye'de ve diğer devletlerde insanlar arasındaki farkı yaratan şeyin, dili, rengi, dili mezhebi değil, emeğiyle, alın teriyle, çalışmasıyla ortaya koydukları olduğunu vurguladı. Irkçılığı, ayrımcılığı her zaman reddettiklerini ve bunun her zaman karşısında olacaklarını belirten Bozdağ, şöyle konuştu:

"Kim yaparsa, kime yaparsa her zaman karşısında hukuku, devleti ve bu milletin tamamını bulacaktır. Zaman zaman farklı anlayışta insanlar çıkabilir, onlar sizi yanıltmasın. Onlar bu milleti temsil etmezler. Biz her ferdimizi bir, eşit gören bir anlayışa sahibiz. Bu ülkede herkes eşittir. Bu sadece lafta kalmayacak. Kanunun eşitlemesiyle eşitleme olmuyor. Ne zaman eşit olacak, Roman kardeşim ne zaman 'Ben eşitim, hürüm' dediği zaman hayatının her anında bunu yaşadığı zaman gerçek eşitliği hayata geçirmişiz demektir. Biz sözün ötesinde eşitlik noktasında hissiyatı, duyguları değiştirmek herkesin 'Ben hürüm, eşitim, benim de haklarım var, teminat altındadır' dediği bir Türkiye oluşturmak için büyük çabanın içinde olduk."

Bozdağ, dünyanın pek çok yerinde Romanları yok sayan, ayıran, ötekileştiren anlayışlar içinde olan devletlerin olduğunu ancak Avrupa Birliğinin bu devletlere ses çıkarmadığını belirterek, "Romanlara yönelik asimilasyonlar yapılırken, ayrımcılık yapılırken AB'nin değerleri nerede? Fransa'ya karşı neden AB sesini yükseltmiyor, neden caydırıcı kararlar almıyor?" dedi.

Romanlara yönelik çalışmalar

Bozdağ, AK Parti hükümetinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Romanların sorunlarına ciddi şekilde eğildiğini vurguladı.

Başbakan Erdoğan'ın, "Özür dilenecek biri varsa onlar da Roman kardeşlerimdir. Ben devlet adına Roman vatandaşlarımızdan özür diliyorum' sözünü hatırlatarak konuşmasına devam eden Bozdağ, bu sözün Romanları var kabul etme, onlara karşı haksızlıkların olduğunu kabul etme ve yeni bir yaklaşımın hayata geçirilmesi olduğunu belirtti.

Dünyada Romanlar'a azınlık muamelesi yapılırken, Türkiye'de Romanlar'ın 76 milyonun içerisinde yer alan fertler olarak kabul edildiğini ifade eden Bozdağ, Romanlar'a yönelik toplu konut projelerinin üretildiğini, Roman sorunlarının çözümü için çeşitli toplantılar gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.

"Ayrımcılığa ceza geldi"

Bozdağ, Demokratikleşme Paketi ile sadece 76 milyon vatandaş için değil Romanlar için de önemli adımlar atıldığına işaret etti.

Pakette yer alan ayrımcılığın önlenmesine ilişkin maddelere de değinen Bozdağ, şunları anlattı:

"Biri 'Sen Romansın, sana iş yok' derse, 1 yıldan 3 yıla hapis cezası getirdik. İşe almada, eğitimde, diğer alanlarda kim insanlara ayrımcılık yapıyorsa, bundan sonra da bunlara en ağır cezaları vereceğiz. İnsanımızın yaşam tarzını teminat altına alan adımları atmaya devam edeceğiz. Değerli kardeşlerim bugüne kadar hükümetimizi yaşam tarzları üzerinden ciddi eleştirenler oldu. CHP ve MHP bu eleştirilerle, 'öcü siyaseti' güttü. 'Sizin giymenize, içmenize, gezmenize, tozmanıza, sizin eteğinize karışacaklar' lafları öcü siyasetidir. İşte biz bu konuda da tarihi kararlar aldık. 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından herhangi birini, yaşam tarzına dair tercihlerinden dolayı birileri dışlarsa, kötü davranırsa, ona bir takım olumsuzluklar yaparsa ona da 1 ile 3 yıl hapis cezası vereceğiz' dedik ve parlamentoya götürdük."

Bozdağ, gerek Romanların gerekse herhangi bir vatandaşın, "Yaşam tarzıma birisi müdahale ediyor" diyerek savcılığa suç duyurusunda bulunabileceğini, yargının müdahalede bulunanlara hesabı soracağını vurguladı.

Türkiye'nin dört bir yanında, "Hayat tarzınıza müdahale edecekler" diye korku siyaseti yapanlara bundan sonra, "'Kim var bunu yapan lütfen savcıya söyleyin. Kılıçdaroğlu mu diyor, Bahçeli mi diyor, o zaman savcılar orada, buyurun şikayetçi olun' diyeceklerini belirten Bozdağ, bütün vatandaşların yaşam tarzlarını hukuken teminat altına alan tarihi adımı hep beraber attıklarını söyledi. 

Bozdağ, AK Parti hükümeti döneminde nefret suçunun hukukun içerisine girdiğinin altını çizdi.

Roman Dil ve Kültür Enstitüsü 

Bozdağ, Demokratikleşme Paketi ile Roman Dil ve Kültür Enstitüsü'nün kurulmasına karar verildiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

"İnsanların dilleri, renkleri, aidiyetleri Allah'ın ayetlerindendir, Allah yaratmıştır, şereflidir, azizdir. İçinizde dilini, dinini, anasını, babasını seçmek için yaradana dilekçe yazan oldu mu ? Beni Türk yaradan Rabbim ötekinin Kürt, Roman, Çerkez yaratmış. Bu Allah'ın taktiridir. Beni Roman yaratabilirdi. O yüzden biz dilleri, kültürleri aziz biliyoruz. Bu dillerin zenginlik sayıyor, yaşaması için de gayret sarf ediyoruz. Bunlardan biri de ilk defa Roman kardeşlerimizin dili ve kültürü üzerinde araştırma yapacağı bir enstitü kurulmasıdır. İnşallah kurulduğu yer de Edirne olacaktır."

Bozdağ, ön yargı duvarlarını yıkmak için zaman ve beraberliğe ihtiyaç olduğunu, tüm vatandaşların, Roman vatandaşların el ele, gönül gönüle verdiği taktirde ön yargıların, kalplerdeki ayrımcılığın biteceğini kaydetti.