Renault, toplam pazarda 600 bin adet üretim bekliyor
Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, "Türkiye'de beklenmedik, sürpriz bir sorun yaşanmadığı sürece işler iyi gidecektir" dedi.
İSTANBUL - Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, yıl sonu toplam otomobil pazarı tahminlerinin 550-600 bin adetler civarında olduğunu bildirdi.
Aybar, Renault Yeni Master, Yeni Renault Trafic ve Yeni Renault Kangoo Maxi'nin tanıtımında, Renault'nun geçen yıl binek otomobillerde ciddi bir değişiklik ve önemli yenilik yaptığını, hafif ticari araçlarda da bir değişim yaşanması gerektiğini belirterek, onu da bu yıl Türkiye'de başlattıklarını anlattı.
İbrahim Aybar, ticari araç satışları konusunda Renault'nun Avrupa'da çok büyük bir başarının sahibi olduğunu, Renault'nun 12 yıldan bu yana Avrupa'da ticari araçlarda lider olduğunu vurguladı.
Geçen yıl Avrupa pazarında ticari araçlarda yüzde 28'lik bir düşüş olduğunu, Renault'un Avrupa pazarındaki bu düşüşe rağmen 14,81'lik pazar payına ulaştığını kaydeden İbrahim Aybar, Türkiye'de de hafif ticari araç pazarında ciddi bir düşüş yaşandığını, Renault'nun da Türkiye'de bir atılım ve hamle yapması gerektiğini, bunu da Avrupa ile birlikte eş zamanlı Türkiye'de yılın ilk çeyreğinde yaptıklarını söyledi.
Türkiye'de binek otomobil satışlarına da değinen Aybar, bu yıl Türkiye'de binek otomobil satışlarının düşmediğini, geçen yıl (ÖTV indirimleriyle) 6,5 aylık çok özel bir dönem yaşandığını ifade eden Aybar, bu dönemin ilk 3 aylık döneminde daha iyi devlet desteği olduğu için pazarda bir tetiklenme olduğunu kaydetti.
Bu yıl binek otomobil satışlarının geçen yılın, mayıs ayına göre yüzde 8, Ocak-Mayıs dönemine göre de yüzde 3 oranında düşük olduğunu anımsatan Aybar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçen yıl hafif ticari araçlarda ÖTV indirimi daha az olduğu için, hafif ticari araç satışları beklenilen seviyede değildi. Bu yıl ise, ekonomideki büyümenin ve canlanmanın tekrar başlamış olması, küçük esnafın işinde daha fazla hareketin ortaya çıkmasından dolayı bu araçların satışında da bir ek potansiyel ortaya çıktı ve o realize oluyor. Vatandaşımız geleceğe daha güvenle bakabilip, piyasaya daha fazla kendi enerjisini yansıttıkça ticari araçlar daha fazla mesai alabiliyorlar. Ekonominin büyümeye başladığının en önemli göstergesi bu...
Eğer yıl sonuna doğru, dünya konjonktürünün gerektirdiği bir sıkıntı yaşamazsak, bunun binek otomobillere daha çok yansıyacağı dönemleri de göreceğimizi ümit ediyoruz. Ben bu yıl için daha fazla bir sorun yaşayabileceğimizi beklemiyorum. Bundan sonrası için Türkiye'de beklenmedik, sürpriz bir sorun yaşanmadığı sürece işler iyi gidecektir. Yıl sonu tahminlerimizi toplam pazarda 550-600 bin adetler arasında sabitlemiş vaziyetteyiz. Bunun 380-390 bini binek otomobil olur, 210-220 bin civarında da ticari otomobil olur. Yıl başında hepimizi öngörüleri 400-450 bin civarındaydı. Fakat vatandaşlarımızın önüne daha cesaretli bakması hepimizi bu konuda yeniden planlar yapmaya zorladı. Ticari araçlarda geçen yıl ki pazar payımızın üzerine çıkmayı hedefliyoruz."
Aybar, geçen iki ay boyunca ürün tedarikiyle uğraştıklarını belirterek, Renault ve Dacia olarak müşterilerin ihtiyaçlarına her an cevap verebilecek duruma geldiklerini ifade etti.
"Elektrikli araçları Türkiye'de satabilir hale getirmemiz lazım"
Elektrikli otomobiller konusuna da değinen Aybar, Elektrikli Fluence'i Türkiye'de satabilmeyi çok istediklerini bildirdi.
Aybar, elektrikli Fluence'nin Türkiye'de satılabilmesi için bir altyapının olması gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu alt yapı hazırlığı Türkiye'de başlayamadı. Biz bunun için epeyce bir uğraş veriyoruz. Umarız ki bu yılı boşa geçirmeyiz. Önümüzdeki yıla geldiğimizde umarız ki belli illerde bir alt yapı hazırlığı bitmiş olur ve işe başlayabiliriz. Şimdi bizim tek gayemiz bu alt yapıların belli yerlerde hazırlanabilmiş olması. Onun mücadelemizi sürdürüyoruz.
Bizim bu araçları Türkiye'de satabilir hale getirmemiz lazım. Çünkü Türkiye'de üretilen bir araç Türkiye'de satılamazsa üretimin geleceği, akıbeti ne yazık ki çok olumlu olmuyor. Yeni üretimler Türkiye'ye gelecek ise mutlaka Türkiye'de pazarının olması lazım. Onun için bir an evvel bu araçları satabilecek alt yapıya Türkiye'nin kavuşması lazım."