"Yüzde on barajı, zihinlerdeki psikolojik barajdır"

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Yüzde on barajı, zihinlerdeki psikolojik barajdır" dedi. 

Demirtaş, Atatürk Spor Salonu'nda partisinin Tunceli 1. Olağan Kongresi'nde, bölgede yaşananların kendi tercihleri olmadığını, dayatmaya karşı mücadele ve direniş olduğunu söyledi.

HDP’yle birlikte bütün bu mücadelenin sonuçlarını en görkemli düzeye taşımak istediklerini ifade eden Demirtaş, “Biz artık bu topraklarda, kendi ülkemizde sırf muhalefet, sırf eksikleri ifade eden, sırf yanlışları gösteren olmayacağız. Doğrusu neyse onu yapan olacağız. Demokratik halk iktidarını inşa ederek, demokratik halk egemenliğini kurarak, bütün bu yanlışları biz düzelteceğiz" diye konuştu.

HDP’nin tüm ezilenlerin, emekçilerin partisi olduğunu belirten Demirtaş, şöyle devam etti:

"Cumhuriyet tarihi boyunca ezilenler mücadele ettiler, mücadelelerini yükselttiler, büyüttüler on yılda bir askeri darbelerle bütün kazanımlarımız tuzla buz edildi. Fakat yılmadık, bıkmadık. İnatla, ısrarla bütün bu mücadele değerlerini demokratik iktidara taşıyacak zamanı bekledik. Şimdi bunun fırsatını yakaladık. Çıkışını yakalamak istiyoruz artık. 2015 seçimleri işte bu tarihi fırsatı bize sunan, büyük bir olanağı yaratan büyük bir gelişmedir. Emin olun arkadaşlarım yüzde on barajı, zihinlerdeki psikolojik barajdır. Biz barajı tarumar edeceğimize inanalım bakın barajın duvarları daha şimdiden titremeye başladı. Daha seçime altı ay var barajın duvarları çöktü. Yeter ki özgüvenimiz olsun, birbirimize inanalım, güvenelim." 

"AKP ile gizli bir planımız yok"

Yürüttükleri mücadeleyi AK Parti’ye peşkeş çekeceklerinin iddia edildiğini belirten Demirtaş, "Bu mücadeleyi getirip AKP’ye peşkeş çekeceğimiz iddialarını ortaya atanlar asla ve asla bu geleneği tanımamışsınız. Aklı başında olduğunu iddia eden bazı kalemler ve kişiler bunu yazma cesaretini kendinde görüyorsa kusura bakmasınlar onların demek ki gizli bir planları var. Bizim HDP olarak AKP ile gizli bir planımız yok. Kapalı kapılar ardında gizli hesaplara, pazarlıklara girmedik girmeyeceğimizi de defalarca ispatladık" ifadelerini kullandı.

"Sokakları meşru siyaset alanı olarak görüyoruz"

Sokakları meşru siyaset alanı olarak gördüklerini ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

"Biz muhalefeti sadece parlamentoya sıkıştıran bir hareket değiliz. Sokak dediğimde biliyorum özellikle Cumhurbaşkanı ve Başbakanın tüyleri diken diken oluyor. Burada bir kez daha söylüyorum. Sokak zulme karşı meşru siyaset alandır. Siyaset parlamentodan ibaret değildir. Bunların özellikle de AKP’nin anladığı ve dayattığı siyaset tarzı elitizmdir, parlamentarizmdir ki asla hiçbir soruna köklü çözüm getirmek mümkün olmaz böyle bir sistemde. Muhalefetin ve siyasetin milletvekilliğinden, parlamentodan ibaret olduğu sistemin adı demokrasi değildir. İşte Cumhurbaşkanı ve Başbakan her seferinde ısrarla diyorlar ya ‘buyurun gelin parlamentoda siyasetinizi yapın’ sokağa çıkmayın, miting yapmayın, yürüyüş yapmayın. Nerede kaldı demokrasi peki?"

Dünyanın en diktatör ülkelerinde bile parlamento olduğunu dile getiren Demirtaş, "Parlamentoyu denetleyecek, parlamentoyu doğru yapmaya zorlayacak, parlamento ve hükümet yanlış yaptığında da bunun hesabını soracak bir halk gücü olmadığı her yerde diktatörlük vardır. Bakın hiçbir cümlemde ve hiçbir çağrımda asla gençlerimizi molotofa, taşa, şiddete teşvik etmedim. Sokak derken de demokratik muhalefet hakkımızdan söz ettim" diye konuştu.