"KİK ülkeleri Serbest Ticaret Anlaşması sonuçlandırılmalı"
Bakan Davutoğlu, KİK Yüksek Düzeyli Stratejik Diyalog 2'nci Dışişleri Bakanları toplantısında konuştu.
KUVEYT - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, KİK ülkeleri ile 2005 yılında müzakerelerine başlanan Serbest Ticaret Anlaşmasının mümkün olan en kısa zamanda sonuçlandırılmasını istediğini söyledi.
Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Yüksek Düzeyli Stratejik Diyalog 2'nci Dışişleri Bakanları toplantısında konuşan Davutoğlu, KİK ile tesis edilen stratejik diyalogun Türk-Arap Forumu bünyesinde sürdürdükleri çabaları tamamlayacak ve Türkiye'nin KİK ülkeleriyle ilişkilerini yeni ve ayrıcalıklı bir boyuta taşımasını sağlayacak bir mekanizma oluşturduğunu kaydetti.
KİK'in tek bir ülkeyle gerçekleştirdiği ilk düzenli danışma egzersizi olması bakımından, üçüncü ülkeler tarafından da ilgiyle izlenen bu mekanizmanın benzer girişimleri özendirdiğini ifade eden Davutoğlu, Körfez ülkeleriyle son yıllarda gerek ikili düzeyde, gerek KİK platformunda siyasi ve ekonomik ilişkilerde kaydedilen aşamadan memnuniyet duyduklarını söyledi.
Davutoğlu, "Aramızdaki dostluk ve kardeşlik bağlarını pekiştirmek, ilişkilerimize stratejik derinlik kazandırmak ve işbirliğimize yeni ufuklar açmak istiyoruz. Türkiye her zaman bölgesel meselelerin öncelikle bölge ülkelerince sahiplenilmesi gerektiğini savunagelmiştir. Bölgemizde her alanda işbirliğinin güçlendirilmesi ve ekonomik alanda karşılıklı bağımlılık yoluyla barış, istikrar ve refahın yayılmasını arzu ediyoruz" diye konuştu.
Bu çerçevede, Türkiye, Suriye, Lübnan ve Ürdün'ü kapsayan Yüksek Düzeyli Dörtlü İşbirliği Konseyi'ni oluşturmak için harekete geçtiklerini belirten Davutoğlu, ilk aşamada, ticaret, ulaştırma, enerji ve turizmi öncelikli işbirliği alanları olarak belirlediklerini, dört ülke arasında kişilerin ve malların serbest dolaşımını öngören mekanizmanın, dost ve kardeş bölge ülkelerinin katılımına açık olacağını dile getirdi.
Davutoğlu, "Körfez ülkeleriyle gerek ikili, gerek KİK platformunda geliştirmekte olduğumuz stratejik işbirliğinin gelecekte dört ülke arasında tesis ettiğimiz sisteme eklemlenmesi, böylelikle, Körfez'le Avrupa arasındaki ulaştırma, iletişim, enerji ve ticaret bağlantılarının güçlendirilip etkinleştirilmesi mümkün olabilecektir" ifadelerini kullandı.
KİK serbest ticaret anlaşması
Davutoğlu, ilk toplantıda Türkiye-KİK Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması uyarınca kurulan "Ekonomik İşbirliği Ortak Komitesi"nin 23 Mayıs 2010 tarihinde Riyad'da toplandığını anımsattı.
Komite'nin tavsiyeleri doğrultusunda, dün düzenlenen Yüksek Düzeyli Memurlar Toplantısında, işbirliğini somut adımlarla ilerletmek üzere, 9 sektörde Ortak Çalışma Grupları oluşturulması hususunda mutabakata varıldığını bildiren Davutoğlu, bu mutabakat doğrultusunda 'Ticaret ve Yatırım', 'Tarım ve Gıda Güvenliği', 'Ulaştırma ve İletişim', 'Enerji', 'Kültür', 'Turizm', 'Sağlık', 'Eğitim' ve 'Çevre' Ortak Çalışma Gruplarının kısa zamanda oluşturulmasında ve Yüksek Düzeyli Memurlar toplantısında nihai hale getirilen Ortak Eylem Planında öngörülen takvim uyarınca toplanmasında yarar gördüklerini söyledi.
"Türkiye, zengin enerji kaynakları, sermaye birikimi, gelişen hizmet sektörü ve büyük çaplı altyapı yatırımlarıyla dünyanın ilgi odağında bulunan KİK ülkelerini, doğal ekonomik ortağı olarak görmektedir" diye konuşan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"KİK ülkeleriyle toplam ticaret hacmimiz 2002-2008 yılları arasında sekiz kat artarak 16,6 milyar dolar düzeyine ulaşmış, ancak 2009 yılında küresel krize bağlı olarak daralma göstermiştir. 2010 yılının ilk yedi ayında ticaretimiz toparlanma sürecine girmiş ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25 artışla 5,5 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Bu durum kısa zamanda kriz öncesi seviyeye ulaşabileceğimizi, gerekli irade ve çabayı gösterdiğimiz takdirde, bu seviyeyi kolaylıkla aşabileceğimizi göstermektedir. Bu bağlamda, 2005 yılında müzakerelerine başlamış olduğumuz Serbest Ticaret Anlaşması'nı mümkün olan en kısa zamanda sonuçlandırmak istiyoruz. Bugüne kadar yapılamayan 5. tur müzakerelerin biran önce gerçekleştirilmesini ümit ediyoruz.
KİK ile ekonomik ve ticari ilişkilerimizin sağlam temeller üzerinde 'kazan-kazan' prensibi çerçevesinde iki tarafın da menfaatine olacak şekilde geliştirilmesini arzuluyoruz. Bazı çevrelerce Serbest Ticaret Anlaşması'nın imzalanmasının ardından yerel ekonomilerin zarar göreceği yönünde endişelerin dile getirildiği gözlenmektedir. Bu görüşler yersiz ve yanıltıcıdır."
Türkiye'de KİK ülkelerinin doğrudan yatırımlarının 10 milyar doları geçtiğini belirten Davutoğlu, Türk ekonomisinde son yıllarda gerçekleşen büyük dönüşüm sayesinde yabancı yatırımcıların hiçbir kaygıya ve tereddüde kapılmadan, Türk vatandaşlarıyla eşit koşullarda Türkiye'de yatırım yapabilmelerinin önünün açıldığını kaydetti.
Davutoğlu, Türk Ticaret Hukuku ve mevzuatının AB standartlarına getirilmesiyle birlikte, yabancıların Türkiye'de yapacağı yatırımların getirisinin yüksek, riskinin düşük hale geldiğine işaret etti.
Türk müteahhitlik firmalarının son yedi yıl içinde KİK ülkelerinde üstlenmiş oldukları projelerin değerinin 20 milyar doları bulduğunu belirten Davutoğlu, "Türk firmalarına gösterdiğiniz güven ve desteğin ve ülkemize yönelik yatırımların önümüzdeki dönemde de artarak sürmesini temenni ediyoruz. Türkiye-KİK İş Konseyi'nin kurulmasının da yararlı olacağına inanıyoruz" dedi.